Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güvenlik Dağlıca saldırısının zamanlaması

        Hakkari'deki hain saldırı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın G-20 Zirvesi için Meksika'da bulunduğu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun terör sorununun çözümüne yönelik girişiminin gündemde olduğu, Diyarbakır bağımsız milletvekili Leyla Zana'nın açıklamalarının tartışıldığı dönemde gerçekleşti.

        İç siyasette bu adımlar atılırken, Irak'ta da Talabani ve Barzani’nin çözüm konusundaki gayretleri 'Yeni bir sayfa mı açılıyor?' sorusunu akıllara getiriyordu.

        Böyle bir dönemde Türkiye, güne Hakkari'den gelen şehit haberleriyle uyandı.

        Üstelik Dağlıca'da 8 askerin şehit olduğu, 16 askerin yaralandığı saldırıdaki “zaman ayarı” ilk değil. Karanlık eller, geçmişte de pek çok önemli adımın ardından benzer saldırıları gerçekleştirdi.

        PKK'NIN İLK SALDIRISI

        Türkiye 12 Eylül askeri müdahalesinden sonra 6 Kasım 1983'te gerçekleştirilen seçimlerle yeni döneme girdiğinde, terör örgütü PKK'nın da ilk silahlı eylemini gerçekleştirmesi dikkati çekti. Eruh ve Şemdinli'de 15 Ağustos 1984'te gerçekleştirilen saldırılarda 1 er şehit oldu, 3'ü sivil 12 kişi yaralandı.

        ÖZAL'IN ADIMLARI VE 33 ŞEHİT

        Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başlattığı süreçte, MGK'nın hükümete ''silahlı eylemlere katılmayan terör örgütü üyelerinin teslim olmaları halinde affedilmelerini'' tavsiye ettiği gün, Bingöl-Elazığ yolunu kesen teröristler 33 silahsız eri şehit etti.

        YİNE DAĞLICA...

        Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini de öngören anayasa değişikliğine ilişkin referandumun gerçekleştirildiği 21 Ekim 2007'de, Dağlıca'da yaşanan çatışmada 12 asker şehit oldu.

        Erdoğan'ın, ''Arap Baharı'' turuna ve ABD'ye yaptığı ziyarete denk gelen 2011 yılının Eylül ayındaki saldırılarda asker, polis ve sivil 27 kişi yaşamını yitirdi.

        'YENİ ANAYASA'DAN ÖNCE

        Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun ilk toplantısının beklendiği 19 Ekim 2011'de Hakkari'den 24 şehit haberi geldi.

        “AKIL TUTULMASI”

        Hakkari'deki son saldırının zamanlamasını Habertürk'te Akşam Raporu programına değerlendiren eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, “Böyle bir ortamda PKK'nın gerçekleştirdiği eylem bir akıl tutulmasının sonucudur” dedi.

        Öneş, şunları söyledi:

        “Yeni bir sayfa açılmakta olduğunu ifade etmiştik. Ülke genelinde, hatta yurtdışında yeni çözüm umudunun ortaya çıktığı konusunda bir iyimser hava oluşmaktaydı. Böylesine bir ortamda PKK'nın gerçekleştirdiği eylem gerçekten bir akıl tutulmasının sonucudur. Bir terör örgütü ile karşı karşıyayız. 30 yıldır devam eden bir süreç. Bu Haziran ayı içinde de esasında her gün hemen hemen şehitler verdiğimizi ifade edebiliriz. Sayın Başbakan ve Sayın Kılıçdaroğlu'nun görüşmesi ve birlikte hareket etme arzusunun çıkışı; bunun arkasından Zana'nın açıklamaları, tecrübeli bir Kürt siyasetçisinin umut vaat eden adımları; yurt içinde çeşitli liderlerin beyanları; yurtdışında bu adımları destekleyen AB sözcüleri gibi... Bir çözüm umudunu yeşerten ve bu dayanışmayı genişleten bir platform oluşmuştu.

        ZANA'NIN AÇIKLAMALARINDAN SONRA...

        'Bu eylem niçin yapıldı' dersek... PKK'nın içinde barışçı adımlara set çekmek isteyen bir grup hareketi. PKK'ya yakın bazı internet haberlerinde okuyoruz, merkezi bir karar varmış gibi. O zaman bu eylemin gerçekten Sayın Zana'nın açıklamalarıyla ortaya çıkan Kürt siyasetindeki çoğullaşma hareketine kesin tavır ortaya konulmaktadır.

        PKK'NIN KÜRT SİYASETİ ÜZERİNDEKİ VESAYETİ

        Bu saldırı PKK merkez organı kararıyla yapıldıysa PKK otoriter yapısını, Kürt siyaseti üzerindeki vesayetini korumak istemektedir. PKK'nın, geçmiş tarihlerde gördüğümüz gibi, açılım hareketlerini engelleme durumuyla karşı karşıya bıraktığını biliyoruz. Bugünkü eylem karşısında barışa giden süreçte adım atmak isteyen Karayılan ve ekibinin meseleye açıklık kazandırması gerekir.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ