Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Yargı Sarıyer Muhsin Bodur Polis Mmerkezi ve Metris Cezaevi'nde gördüğü işkence sonucu hayatını kaybeden Engin Çeber'in davasında şok bir gelişme yaşandı

        Gökay USANMAZ / AHT / İSTANBUL

        Sarıyer Muhsin Bodur Polis Mmerkezi ve Metris Cezaevi'nde gördüğü işkence sonucu hayatını kaybeden Engin Çeber'in davasında şok bir gelişme yaşandı. Savcı, ilk yargılamada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Metris Cezaevi İkinci Müdürü Fuat Karaosmanoğlu'nun işkenceye karışmadığını savunarak, sadece 'görevi kötüye kullanmak' suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Daha önceki yargılanmada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan infaz koruma baş memuru Nihat Kızılkaya'nın da 3 yıldan 12 yıla kadar hapsini talep etti, Mahkeme, savcının mütalaası doğrultusunda karar verirse, Fuat Karaosmanoğlu devlete fazladan yattığı hapis cezası için tazminat davası açabilecek.

        Engin Çeber 28 Eylül 2008'de Sarıyer'de dergi dağıtırken arkadaşları Cihan Gün ve Aysu Baykal'la birlikte gözaltına alındı. Karakolda ve Metris Cezaevi'nde işkence gördü. Çeber, yediği dayak nedeniyle cezaevinde fenalaşınca Şişli Etfal Hastanesi'ne kaldırıldı. Ancak 10 Ekim 2008'de hayatını kaybetti. Soruşturma başlatan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı aralarında cezaevi müdürleri, gardiyanlar, askerler ve polislerin bulunduğu 60 kişiye işkence suçundan dava açtı. Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi davayı 13 ayda karara bağladı. 1 Haziran 2010'da verilen kararda, Metris Cezaevi 2. Müdürü Fuat Karaosmanoğlu ile İnfaz Koruma Memurları Selahattin Apaydın, Nihat Kızılkaya ve Sami Ergazi'ye işkence sonucu ölüme neden olmak suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Polisler Mehmet Pek ve Abdulmuttalip Bozyel işkence suçundan 2 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı. Polis memuru Aliye Uçak işkence suçundan 2 yıl 6 ay, cezaevi doktoru Yemliha Söylemez gerçeğe aykırı belge düzenlemek suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün, infaz koruma memurları Murat Çise ve Yavuz Uzun ise işkence suçundan 7 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme 5'er ay hapis cezası verdiği 11 sanık için ise hükmün açıklanmasını geri bıraktı. 39 sanık beraat etti.

        YARGITAY BOZMUŞTU

        Yargıtay 8. Ceza Dairesi 28 Eylül 2011'de kararla, Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararı bozdu. Bozma gerekçesi olarak ise, kararda hakimlerden birinin imzasının eksik olmasıyla, aralarında menfaat çatışması bulunan sanıkların aynı avukat tarafından temsil edilmesi olarak gösterildi.

        CEZAEVİNDE İŞKENCE KEŞFİ

        Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi Yargıtay'ın bozma kararına uyarak davayı yeniden görmeye başladı. Engin Çeber'in ölümüyle ilgili otopsi raporu yeniden Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Adli Tıp, Engin Çeber'in ölümüne neden olan darbelerin ölüm saatinden 4-5 gün önce meydana geldiğini bildirdi. Mahkeme ayrıca Metris Cezaevi'nde işkence keşfi de yaptı.

        Davanın dün görülen duruşmasında ise tüm delillerin toplandığını söyleyen Savcı Erdal Şenol esas hakkındaki 6 sayfalık mütalaasını mahkemeye sundu. Savcı Şenol Engin Çeber'in gözaltına alınmasının ardından ölümüne kadar geçen süreci 6 başlık altında tek tek anlattı.

        CEZAEVİ MÜDÜRÜNE TAHLİYE

        Savcı, ilk kararda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan İkinci Müdür Fuat Karaosmanoğlu ve Başgardiyan Nihat Kızılkaya'nın cezalarında indirim istedi. Savcı, Karaosmanoğlu'nun 'işkenceye iştirak etmediği ve sadece görevi kötüye kullandığı' gerekçesiyle 6 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını, Kızılkaya'nın da ?işkence' suçundan' ağırlaştırılmış müebbet hapis yerine 3 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Başgardiyanlar Selahattin Apaydın ve Sami Ergazi hakkında ise daha önce verilen müebbet hapis cezasının verilmesi talep edildi. Savcı Şenol, Cezaevi İkinci Müdürü Fuat Karaosmanoğlu'nun tahliyesini de talep etti.

        POLİSLERE CEZA ARTTIRIMI

        Savcı, ilk kararda 2 yıl 6 ay hapis cezası alan polisler Mehmet Pek, Abdülmuttalib Bozyel ve Aliye Uçak'ın ?işkence' suçundan 3'er yıldan 12'şer yıla kadar hapislerini istedi.

        TANIMADIĞIM BİRİNE NEDEN İŞKENCE YAPAYIM

        Savcının mütaalasının ardından son sözleri sorulan tutuklu sanıklardan Nihat Kızılkaya

        "Ben tanımadığım bir insana neden işkence yapayım ? Zaten olay olduğunda da izinliydim. Tahliyemi istiyorum" dedi. "Ben tüm koğuşları gezer ve kontrol ederim. Beni herkes tanır. Bu olayla ilgili kimse beni teşhis etmedi. Zaten Engin öldüğünde ben izinliydim. Benim hayalim mi gelip işkence yaptı" diye kendisini savundu. Bunun üzerine Abla Şerife Çeber "Benim kardeşim 4 senedir toprak altında. Hadi onu bana verin. Onu hepiniz öldürdünüz" diye bağırdı.

        FİŞLEME KRİZİ

        Dava başlamadan önce çevik kuvvet polisleri davanın görüleceği mahkeme salonunun bulunduğu koridora adeta etten duvar ördü. Duruşmaya gireceklerin isimleri polisler tarafından teker teker kaydedildi. Çeber Ailesi'nin avukatı Taylan Tanay bu duruma isyan ederek, "Türk Ceza Kanunu'ndaki maddeler belli. Duruşmalar açık yapılır. Dört yıldır yargılama yapılıyor böyle bir uygulama yoktu. Neden insanları fişliyorsunuz" dedi. Davaya İstanbul Barosu adına gözlemci olarak katılan Baro Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Kılıç da, "Duruşmaların aleniliği ilkesi var. Adil yargılamanın olduğu yerde yapılmaması gereken bir işlemdi" diye konuştu.

        Davaya katılan Engin Çeber'in ablası Şerife Çeber duruşma çıkışında Fuat Karaosmanoğlu'nun önünde durarak, "Kardeşimi sen öldürdün. Hepiniz yaptınız. Sen göz yumdun. Cezanı çekeceksin" diye bağırdı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ