Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Askerlik Kanunu ile ilgili tasarının maddeleri kabul edildi

        TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen Askerlik Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının görüşmelerinde tasarıda bulunan maddelerin tamamı kabul edildi, maddelerin tümü üzerinden yapılan 2 oylamada da toplantı yeter sayısı bulunamadığı için oylama işlemi 11 Şubat gününe bırakıldı.

        Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları ile Jandarma Genel Komutanı, görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divanda yargılanacak. Bu suçlardan dolayı soruşturma açılmasına, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanları hakkında Başbakan, Jandarma Genel Komutam hakkında İçişleri Bakanının karar vermesini öngören 64 maddelik tasarının maddelerinin tamamı Genel Kurul'da yapılan görüşmelerin ardından kabul edildi. Tasarının geneli üzerinden yapılan 2 oylamada da toplantı yeter sayısına ulaşılamayınca, tasarının tümü üzerinden oylanması işlemi 11 Şubat tarihine bırakıldı.

        "BİR GENELKURMAY BAŞKANININ 'TERÖRİST' SIFATIYLA SUÇLANMASINDAN BİZ RAHATSIZ OLURUZ"

        Görüşmeler esnasında Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'a sözlü soru yönelten Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, "Sayın Bakan, gerçekten orduya kumpas kurulmuş ise bugün gösterdiğiniz hassasiyeti yolsuzluklar nedeniyle o günlerde niye göstermediniz, Genelkurmay Başkanı savcılığa davet edildiğinde savcıları niçin görevden almadınız?" ifadelerini kullandı.

        Haydar Akar'ın sorusuna cevap veren Bakan İsmet Yılmaz, "Sayın vekilimiz diyor ki; 'savcıyı niye görevden almadınız?' Savcıyı görevden almamızı istiyor. Niye? hukuka aykırı işlem yaptığı için. Bugün yapılanlar nelerdir? Yine savcının hukuka aykırı işlem yaptığını söylüyoruz. Dolayısıyla hukuka aykırı işlem yaptığında savcıyı değiştirdiğimizde 'hukuku ihlal ediyorsunuz, ayaklar altına alıyorsunuz' diyorsunuz. Burada da niye yapmadığımızı söylüyorsunuz" açıklamasında bulundu.

        "Bir Genelkurmay Başkanının 'terörist' sıfatıyla suçlanmasından biz rahatsız oluruz ve doğru da değildir. Bunu, Sayın Başbakanımız da dahil olmak üzere Hükümetin bütün üyeleri söyledi" diyen Bakan Yılmaz, Açıklamasına şu sözlerle devam etti: "Muhakkak ki biz bu Kuvvet Komutanımızı atarken de üçlü kararnameyle, Genelkurmay Başkanı olarak atarken de Bakanlar Kurulu kararıyla atadık. Bu atamada Bakanlar Kuruluna kimse 'bu Genelkurmay Başkanını ata' diye bir zorlamada bulunmamıştır. O Bakanlar Kurulu Cumhurbaşkanı dahil olmak üzere, çünkü onun imzasıyla tekemmül eder, bu kişiye olan güvenimizi gösterdi. Dolayısıyla biz söyledik ki hep şudur, 'bu ülke için yapmış olduğu hizmetler için teşekkür ediyoruz' Ancak bir de yargı var, bu yargı bizim yargımız değil ki, işte, bizim arkadaşları da yargılıyorlar. Bu yargı Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin. Devlet üç ayaktan oluşuyor; yasama, yürütme, yargı. Sonuçta, bu yargının yapmış olduğu bir eylemden dolayı bazı kararları bozuluyor, bazı kararları onansa dahi biz hep şunu söyledik, 'millet vicdanında ne yankı buluyor, ses buluyor?' Zamanla da, tarih geçince de ortaya çıkacaktır ki en yanılmaz, en doğru karar milletin verdiği karardır. Peki bu süre geçmiş midir? Bazı eklemeler, bazı çıkartmalar var, işte, bilirkişi raporları var, fakat bunu siyasetçi olarak bizim yapmamamız lazım. Bunu kimin yapması lazım? Bu eklemeden veya çıkartmadan dolayı veya bu sahtelikten dolayı kimin hakkı mağdur edilmişse bunu hakimlerin ayırması lazım, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin hâkimleri yapar. 'Hâkimler görevini yapmıyor, savcılar görevini yapmıyor' İşte, o zaman da bizim Meclisin çalışması lazım, idarenin daha çok güçlendirilmesi lazım."

        TASARI İÇİNDE BULUNAN TARTIŞMALI MADDE

        Tasarı içinde bulunan en tartışmalı madde 61. Madde oldu. Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları ile Jandarma Genel Komutanı, görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divanda yargılanmasını, Bu suçlardan dolayı soruşturma açılmasına, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanları hakkında Başbakan, Jandarma Genel Komutam hakkında İçişleri Bakanının karar vermesini öngören 61. Madde şöyle:

        MADDE 61-25.10.1963 tarihli ve 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununa 15. maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 15/A maddesi eklenmiştir; "Yüce Divanda yargılanacak asker kişilerle ilgili soruşturma usulü:

        MADDE 15/A- Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları ile Jandarma Genel Komutanı, görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divanda yargılanırlar. Bu suçlardan dolayı soruşturma açılmasına, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanları hakkında Başbakan, Jandarma Genel Komutanı hakkında İçişleri Bakanı karar verir. Bu suçlara ilişkin herhangi bir ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanları hakkında Başbakan, Jandarma Genel Komutanı hakkında

        İçişleri Bakanı, araştırma, gerekiyorsa ön inceleme yaptırarak soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine karar verir. Soruşturma izni verilmiş bulunanlar izin vermeye yetkili merci tarafından soruşturmanın emniyeti ve sıhhatli olarak devam etmesi amacıyla geçici süre ile görevden uzaklaştırılabilir. Anılan kararlara karşı ilgililer on gün içinde Cumhurbaşkanlığına itiraz edebilirler. İtiraz üzerine Cumhurbaşkanı tarafından verilen karar kesindir. İsimsiz, imzasız, adressiz yahut takma adla yapıldığı anlaşılan ya da belli bir olayı ve nedeni içermeyen, delilleri ve dayanakları gösterilmeyen ihbar ve şikayetler işleme konulmaz. Araştırma veya ön inceleme, izin vermeye yetkili merci tarafından bizzat yapılabileceği gibi, görevlendireceği denetim elemanları eliyle de yaptırılabilir. Bu şekilde görevlendirilen kişiler, 2.12.1999 tarihli ve 4483 sayılı Kanunda ön inceleme ile görevlendirilen kişilere tanınan yetkilere sahiptir. Soruşturma izni verilmemesi kararı hakkında

        ilgililer tarafından yapılan itirazın Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilmesi veya soruşturma izni

        verilmesi kararına karşı süresi içinde itiraz edilmemesi ya da bu itirazın Cumhurbaşkanı tarafından reddedilmesi üzerine, izin vermeye yetkili merci tarafından soruşturmayı yapmak üzere denetim elemanlarından üç kişilik bir soruşturma kurulu oluşturulur. Kurul, soruşturma sırasında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Cumhuriyet savcısına tanıdığı bütün yetkilere sahip olup, soruşturma sırasında hakim kararı alınması gereken hususlarda yetkili mahkemelere başvurur. Kurul, yaptığı soruşturma sonucunu bir rapor ile tespit ederek izin vermeye yetkili merciye sunar. İzin vermeye yetkili merci kamu davasının açılmasına gerek görmezse kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verir. Bu karar kesindir. İzin vermeye yetkili merci kamu davasının açılmasına gerek görürse, soruşturma dosyasını Yüce Divan sıfatıyla yargılama yapmak üzere Anayasa Mahkemesine gönderir."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ