Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Kadir Topbaş Teke Tek Özel'de

        İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan'ı ve AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Kadir Topbaş, Teke Tek Özel'de Gazete Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı.

        Gezi olaylarıyla ilgili tavrının her zaman ılımlı olduğunu fakat bütün meselenin ağaç olmadığını söyleyen Topbaş, "Polis buraya girmeden bizler yöneticiler olarak girip de yerinde bunu o ilk küçük başlangıç noktasında söyleyebilseydik başka bir şey olurdu ve o durabilirdi diye düşünüyorum." dedi.

        İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak devlete bir kuruş dahi borçlarının olmadığını vurgulayan Topbaş, meydanlarla ilgili projelerinin devam ettiğini, Beyazıt, Aksaray ve Kadıköy meydanlarıyla ilgili projelerinin hazır olduğunu söyledi. İstanbul'daki trafik sorunu ile ilgili ise Belediye olarak metro projelerine ağırlık verdiklerini ve metrolara yapılan yatırımın 15 milyar lira olduğunu belirtti.

        Kadir Topbaş'ın konuşmasından öne çıkan satır başları;

        Bu kampanyada dikkatimi çeken bir şey var. Sanki hiçbir yerde belediye başkan adayları yok da her yerde Başbakan Erdoğan adaymış gibi. Yani nereye baksak Tayyip Erdoğan'ı görüyoruzi adayları hiçbir yerde görmüyoruz. Bir genel seçim havası içerisinde. Niye böyle?

        Ona şöyle bakmak daha doğru; sanki ortam biraz daha genel seçime doğru bir siyasi parti algısı çok ön plana çıktı. Sadece bu Ak Parti'de değil. Diğer partilerde de durum böyle. Liderler çok fazla daha meydanlarda aktif olarak görüşmekteler. Türkiye'de son dönemde ortaya çıkan bir takım nedenler var. O noktada bu durumun tetiklendiğini düşünüyoruz. Biraz da belki yerel yönetimler üzerinde bir takım manipülasyonlar, değerlendirmeler ne diyeceksek, bu olgu ortaya çıkmaya başlayınca liderler kolları sıvadılar, böylece bunları ön kesmeye yanlışları vatandaşlara göstermeye haykırmaya çalıştılar ve bu böyle gelişti. Ülkede ortalık toz duman vaziyette iken, biz de seçim çalışmalarında kendimizi anlatmaya çalışıyoruz. Hatırlarsanız 2009'da da böyle oldu. Sayın Kılıçdaroğlu ile yarıştığımız zaman da da böyleydi.

        GEZİ OLAYLARI

        Gezi sürecinde siz hiç tavrınızı bozmadınız. O günlerde hakim olan iklime ayak uydurmadınız. Biraz daha anlayışlı, biraz daha İstanbul'un Kadir ağabeyi gibi davrandınız. Ve hatta o dönemde şöyle şeyler çıktı, "Başbakan, Kadir Topbaş'ın sert tavır almamasına kızgın, Topbaş'ın siyasi hayatını bitirecek." Ama sonradan gelişmeler gösterdi ki, sizin tavrınız aslında bir yandan Ak Parti'ye yarayan bir tavırdı. İstanbullunun olaylar sonrasında da size duyduğu sevgi ve sempatide bir kayıp oluşmamıştı. Siz Gezi ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

        Bir rahatsızlığım vardı benim, hatırlarsınız. O süreçte oldu ve sokağa henüz daha çıkamamıştım. Mayıs'ın 26'sındaydı bu ve 29 Mayıs'ta köprünün temeli atılırken oraya dahi benim doktorum gitmemin çok doğru olmayacağını söylemesine rağmen gitmek zorunda kaldım. Çünkü İstanbul'la ilgili bir köprüydü ve bulunmam gerekiyordu. Tabi orada başlangıçta bu işi doğru yönetemedik diye düşünüyorum. Şunu söylemiyorum; Bir kere bu biraz hazırlıklar vardı. Başlangıçta ne kadar masumane deseniz de, biz orada Cumhuriyet Caddesi'nde Taksim'den itibaren 40 santim çapını geçmiş büyük geçişli çınar ağaçlarını budayıp makinalarla söküp köklerini bir noktaya kadar temizledikten sonra vinçlerle kaldırıp Sadabat'a götürüp diktik 60 küsür tane. Kimse orada bir tavır koymadı, hiçbir problem olmadı. Ağaç meselesi değildi esasen. Diğer taraftan biz Gezi Parkı'nın Divan Oteli tarafına gidişindeki o yolun dönüş noktasında 6 tane cadde tarafında, 5 tane de Divan Oteli'nin karşısına gelen daha küçük çaplı ağaçların 6 tanesi kaldırıldı. 5'ine sıra geldiğinde 2 metrelik duvarı kaldırma girişimde bu olay ortaya çıktı. Biz bu projeleri koruma kuruluna göndermeden önce ilgili STK'lara anlattık, bunu sitemize koyduk. Kuruldan geçip onaylanmış bir proje ve Kasım ayında uygulamaya konmuş. Birileri bekledi diye düşünüyorum.

        Çevreye yeşile duyarlı olan çok hassas insanlar var doğru. Birileri dedi ki bu hassas konunun ancak başlangıç noktası buradan başlayabilir. Taksim Platformu ile de görüşme yaptım. Başkanını da davet ederek bir gün yüz yüze görüşme yaptım. Onlara da şunu söylemiştim; siz burada asla mı diyorsunuz yoksa konuşalım mı diyorsunuz? Siz de biz de asla dersek anlaşma mümkün değil dedim. Zaten Gezi'deki olaylarla ilgili kamuoyu yoklamalarında ağaç ve çevre ile ilgili olduğunu söyleyen yüzde 2 - 2,5 çıktı. Diğerleri çok farklı konularda siyaseti de Başbakan'a kadar ulaşan bir olgu çıktı. 1000'in üzerinde sanatçılar, oraya katılanlar, öğrenciler, STK temsilciler mensuplarıyla hatta Mimar Odası Başkanı ve İstanbul Şube Başkanı dahil bunlarla 3'lü 5'li 10'arlı görüşmeler yaptım. Büyük bir bölümü başlangıçta burada bir kışla inşaatının başladığını zannederek geldiklerini söylüyorlar. Kendilerine gelen mesajlarda "Ağaçlar toplanmaya başladı Topçu Kışlası inşaatı başlıyor". Halbuki henüz onunla ilgili bir karar verilmemiş, sadece bir yol düzenlemesi.

        İlk etapta birileri bu olguyu kullanıyor olsalar bile, polis buraya girmeden bizler yöneticiler olarak girip de yerinde bunu o ilk küçük başlangıç noktasında söyleyebilseydik başka bir şey olurdu ve o durabilirdi diye düşünüyorum.

        Sayın Başbakan'ın benimle yaptığı programa kadar hala bir şans vardı. "Tamam çocuklar ben sizi anlıyorum bakarız" diyebilseydi bugün iş bitmişti ama o farklı bir tondan konuştu.

        Bu arada başka bir şey de oldu, sayın Kılıçdaroğlu da orada bulunmaya çalışıyor, CHP'li parlamenterler oraya geliyor, parti örgütleri oraya geliyor, iş bu noktaya gelince işin şekli değişiyor. O platform aslında siyasileri istemedi. O noktaya gelinmeseydi, siyasiler bunu kullanmasaydı belki Başbakanımızın da tavrı böyle olmayacaktı.

        TAKSİM PROJESİ

        İstanbul'un en önemli meydanı Taksim'de yapılan meydan beton yığını şeklinde duruyor. Orası ne olacak?

        Eski tabirle natamam diyeyim. Daha bitmedi. Yüzeysel düzenleme ile ilgili proje bitti, şu anda ihalesi de tamamlandı zannediyorum, malzeme tespitleri yapıldı projesi hazır. Biz zaten o projeyi de takdim ettik. Hatta çok yeşil olmuş diyenler oldu. Meydan deyince bir meydan tanımımız yok aslında. Esasen meydanlarda ağaç olmaz. Meydanları bir park gibi değerlendirmeye kalktı insanlarımız, biz de bir miktar daha ağaç ekleyelim dedik. Proje yapılırken çeşitli gruplarla konuştuk; ama tüm İstanbul'a sormadık.

        İstanbul'daki bütüm meydanlara bir şey yapmayı düşünüyor mu istanbul Belediyesi?

        Beyazıt Meydanı projesini yaptık. Smülasyonları dahil var elimizde. Önümüzdeki süreçte o meydan özgün haline yakın bir proje çalışması tamamlanacak. Aksaray'da 64 bin metrekarelik bir meydan olgusu ortaya koyuyoruz, o viyadüğü oradan kaldırıyoruz. Kadıköy Meydanı ile ilgili çok mükemmel ki o proje de bitti. Mevcut meydanları düzenlerken İstanbul'a yeni meydanlar ekliyoruz.

        TRAFİK SORUNU

        İstanbul'da oluşan düzensiz trafik sorunu ile ilgili ne var kafanızda?

        Bizim İstanbul'la yaptığımız ulaşım ile ilgili projelerde ulaşımla ilgili network'ümüz hazır. Hangi sistemi ortaya koyarsak, ki tek bilet uygulamasına geçtik, tekneler dahil kentteki tüm toplu taşıma araçlarını tek biletle entegrasyonunu oluşturduk. Zaman değerlendirmesini vatandaşın yapabilmesi lazım. Ben kaçta çıkarsam nereye giderim, kaçta nerede olurum diye. Bu ancak toplu taşımlarla mümkündür. İstanbul'la ilgili neler yaparsak İstanbul rahatlar bunu biliyoruz artık. İstanbul'da 286 tane kavşak ve alt geçit yapmışız. Sayın Sözen 4 tane başlamış, 2 tanesini bitirebilmiş, sayın Başbakanımız gelince bitirmiş. Bizim 10 yıl içerisinde ulaşıma yaptığımız yatırım 32 milyar lira. Ve metrolara yaptığımız yatırım ise 15 milyar lira. Dünyada hiç bir ülkede bir belediye bu ölçekte metro yapmaz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak devlete karşı iç borçlanmamız yok. Dış borçlanma ise borçlanma limitimizin yüzde 38. Şu anda 2019 sonunda İstanbul'da öngördüğümüz metro hatların toplamı 400 km hat uzunluğu var. İstanbul Belediyesi olarak hükümet garantisi olmaksızın dışarıdan 1 milyar 740 avro kredi aldık. Belediye olarak devlete bir kuruş borcumuz yok. İstabul Büyükşehir Belediyesi'nin bütçesi kendine bağlı kuruluşlarla beraber, 26 milyar lira.

        METROBÜS

        Metrobüsleri havaya ya da yer altına alarak kapasitesini artırmak mümkün mü?

        Biz bir sistem seçerken yolcunun taleplerini dikkate alıyoruz. Talepleri gün ve saat hesabına göre değerlendiriyoruz. Otobüslerle saatte taşıyabileceğimiz yolcu sayısı 15 bini geçmemesi lazım. Eğer geçerse konforu zedeliyoruz. Biz şu anda 30 binleri bulmuşuz. Bu metro demektir. Şöyle düşünelim biraz geriye saralım zamanı. Biz metrobüsü yapmasaydık. 1246 tane minibüsün bulunduğu hat. 52 kilometre uzunluğunda bir hat. Tıkanan bir İstanbul düşünün.

        24 saat çalışan bir sistem. Biz aslında geçici olarak düşündük. Başarılı bir proje. Ama yoğun saatlerde ciddi bir sıkıntı yaratıyor. Biraz rahatlasa taşınan kişi sayısı 1 milyona çıkacak ama rahat olmadığı için kullanmayanlar var. Kapasitesinin üzerinde zorlayıcı bir şekilde çalışıyor. Bu hattın çözümü metroya dönmesiyle mümkün. Bizimde Ulaştırma Bakanlığımızdan talep ettiğimiz 24 kilometrelik hat Bahçelievler'den başlayacak ve Beylikdüzü hatta Büyükçekmece'nin merkezine kadar inecek olan bir metro hattı. Projelendirmesini yaptık. İhale dosyasını hazırlayıp bakanlığımıza ilettik. Bakan'la da görüştük geçtiğimiz günlerde bu hattın metroya dönmesi gerekiyor. Ha birileri konuşabilir üstten yukarıdan götürebilir mi. Mümkün değil insanları nereden bindireceksiniz nerede bekleteceksiniz bu mümkün değil. Çözüm metroyla mümkün. Mecidiköy ve Bahçelievler istikametine doğru projelerimiz de var.

        Metrobüs projesinin kapasitesi, hat metroya dönüştürülürse rahatlayacaktır. Bir dolaşım sistemi gibi İstanbul'un her yerine metro ile erişilebilecek hale getiriyoruz. Sarıyer'e Beykoz'a dahi sahil boyunca gitme imkanı olacak. Her bölgeye her ilçeye ulaşacak. Her yer metro istasyonu ile donatılacak.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ