Sevingül Bahadır: "Sıla benim için hem evlat hem..."

Halk müziğinin güçlü sesi Sevingül Bahadır, 17 yıllık suskunluğunu ‘Sustum’ şarkısıyla bozdu. Usta şarkıcı, albümün, söz yazarı oğlu Efe Bahadır ve oğlunun ortağı Sıla’nın desteğiyle ortaya çıktığını anlattı

Ünlü yorumcu Sevingül Bahadır, 17 yıl sonra ‘Sustum’ adlı single albümünü çıkardı. Kendisi Sıla’nın şarkılarını birlikte yazdığı Efe Bahadır’ın annesi. Zaten yıllar sonra gelen bu albümü yapmaya Sıla ile oğlu ikna etmiş. Sıla, prodüktörü olduğu single’daki Yunan ezgisinin sözlerini de yazdı. Bahadır, ‘Sustum’ ile suskunluğunu bozma nedenini HT Magazin’e anlattı.

Yeni single’ı 17 yıl aradan sonra çıkardınız, bu arada nerelerdeydiniz?

Aslında buralardayım, hiç sektörden kopmadım. Kültür Bakanlığı İstanbul Devlet Modern Folk Müzik Topluluğu elemanıyım. 1994’ten beri devam ediyor. Artık AKM olmadığı için konserlerimiz çok değişik yerlerde oluyor. İlk ‘Oyuncaklarım’ albümünü çıkardım, ondan sonra Cihan Okan ile birlikte ‘Dostane’ albümünü yaptık. Yaklaşık işte 17 yıldan bu yana albüm yapmıyorum ama vokal koçluğu yapıyorum, öğrencilerim var.

Albüm satışlarının düşük olması mı sizi uzak tuttu?

Satıp satmaması değil, prestij falan filan da değil. Albümsüzlük beni çok etkiledi mi? Hayır. Tabii insan yapmak istiyor, mesleğimiz bu, sonuç olarak. Yeterince uğraştığımı düşündüm albüm konusunda. İşin daha içinde olmak, mutfak tarafında olmak bir süre hoşuma gitti. Oğlum Efe de bu işin içine girdi. Ben artık elimi eteğimi çektim, emekli olayım bu işten diye bir şey söz konusu değil. Bırakamıyorsunuz ki, ne siz işi bırakabiliyorsunuz ne o sizi bırakıyor.

Daha çok mücadele etmeliymişim diyor musunuz?

İki türlü de düşünülebilir, ben keşkeleri hayatımdan çıkaralı çok zaman oldu. Her şeyin doğru bir zamanı olduğuna inanıyorum. Yaşım geçmiş, geçerse geçsin. Hiç de umurumda değil. İnsanın kendini hazır hissetmesi çok önemlidir.

Bu saatten sonra ne oldu? Gelen şarkı mı çok iyiydi, oğlunuz mu ittirdi sizi?

Benim doğum günümde ya da öyle bir akşamdı işte Sıla’nın evinde oturuyorduk. Efe, Sıla, ben. Hatta terasa çıktık gecenin bir vakti, çalıyoruz, söylüyoruz kendi kendimize. Kimsecikler yok. “Ya yapalım mı?” dedik. “Yapalım. Haydi yapalım.” Ne parça bulalım? Bir tane cover yapalım. Neyse o fikirden vazgeçtik. Aradan bir zaman geçti, gece yarısı bir arkadaşım “Şunu dinledin mi” diye bana bu şarkıyı gönderdi. Hemen Efe’ye yolladım parçayı. “Bulduk” diye geri döndüler kısa süede. Bir Yunan şarkısımymış. Sıla sözler için acele etmememi istedi. Bir gece evinde buluştuk ve sözleri dinletti. Dinleyince gözyaşlarıyla sarıldım boynuna. Albümün prodüktörü de söz yazarı da Sıla.

"SILA BENİM İÇİN HEM EVLAT HEM MESLEKTAŞ"

Sıla ile oğlunuz Efe Bahadır vasıtasıyla mı tanıştınız?

Sıla ile olan ilişkimiz de tabii Efe ile Sıla’nın ilişkisinden dolayı. İkisinin tanışıklığı 1999’da Bilgi Üniversitesi zamanında başlar. Sıla benim için evlat, kardeş, arkadaş, meslektaş, bir sürü şey yani. Bir de prodüktör şimdi. Birbirimizle dertleşmişliğimiz, vakit geçirmişliğimiz vardır. Birbirimizin hayatlarına dokunmuşuzdur.

Sıla ile Efe çok iyi bir ikili oldu. Buralara gelebileceklerini tahmin ettiniz mi?

Başarılı olmaları için herkes elinden geleni yaptı, herkes bir yerlerinden tuttu. Önemli olan bir yere geldikten sonra onu sürdürmek. Çok iyi olacakları belliydi.