Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Röportajlar Ayça Erturan: Oğulcan melek gibi bir adam

        HABERTÜRK MAGAZİN / Arif HÜR

        Yönetmenliğini Semra Dündar’ın üstlendiği 25 Eylül’de vizyona girecek olan ‘Aşk Nerede?’ adlı romantik komedi filminde Faik Ergin ile birlikte başrolü paylaşan Ayça Erturan’la Sultanahmet’te ki Fono Film Stüdyoları’nda buluştuk. Sinemada ilk başrol deneyimini yaşayacak olan oyuncuyla filmi, yeni sezonda rol alacağı ‘Evli ve Öfkeli’ dizisini, BKM Mutfak yıllarını, verdiği kiloları ve özel hayatını konuştuk.

        Öncelikle filminiz hayırlı olsun. Nasıl bir karakterle beyazperdede boy göstereceksiniz?

        Teşekkürler. 30’lu yaşlarında, haber editörlüğü yapan Biricik karakterini canlandırıyorum. Hayatı boyunca kariyerine odaklanmış bir kız. Özel hayatında çok kişiyle birlikte olmuş ama bir türlü dikiş tutturamamış. Biricik’i benim yerime başkası oynasaydı o kişiyi çok kıskanırdım.

        Faik Ergin ile daha önce tanışıyor muydunuz?

        Faik ile çok ortak arkadaşımız olmasına rağmen tanışmamıştık. Ona sen siyasete atılsan her kesimden oy alırsın diyorum. İnsanları enerjisiyle kendine bağlayabiliyor.

        ‘ROMANTİZM DOZAJI FAZLA’

        Sinema salonları romantik komediden geçilmiyor...

        Bizi diğer romantik komedilerden ayıran unsur filmin romantizminin dozajının biraz daha fazla olması olacak. Bir de bizim hikâyemiz gerçeğe dayanıyor, absürtlüğü daha az. Özellikle genç kızlar empati kurma fırsatı bulacaklar. Bir erkek bir kızdan hoşlanıyorsa bu filme hoşlandığı kızı götürsün çıkışta kesin el ele çıkarlar. Biz 30’lu yaşlardaki insanların hikâyesini anlatıyoruz ama aşkı anlattığımız için her yaşa hitap ediyor. Aşkın nasıl yoksa bu filmin de yaşı yok.

        Başrol oyuncularından biri olduğunuz ‘Evli ve Öfkeli’ önümüzdeki haftalarda başlayacak. Bu diziye nasıl dahil oldunuz?

        Temmuz ayında Bodrum’da tatil yaptığım esnada menajerim aradı ve dizinin yapımcısının senaryo yollamak istediğini söyledi. Okur okumaz tatilimi yarıda kestim, uçağa atladım İstanbul’a döndüm. Kiloları yüzünden terk edilen, saf ve komik bir kadını oynuyorum. Bir romantik komedi daha geliyor.

        Neden romantik komedi veya komedi üzerinden yürüyorsunuz?

        Bana hep komedi teklifleri geliyor halbuki ben dram, macera ve korku filmlerinde de boy göstermek isterim. Kafamda kariyer planlaması yapmıyorum ama hayallerim var. Mesela kendi yazdığım filmi çekip oynamak. Hatta bunu da şu an yazıyorum. Yine komedi. ‘O Kendini Biliyor’ adlı bir kitap yazıyorum. 2016’nın Şubat ayında piyasaya çıkacak. Yaza yaza yazar olacağım inşallah.

        Son aylarda hatırı sayılır bir kilo verdiniz?

        Eser Yenenler ve İbrahim Büyükak sayesinde 18 kilo verdim. Sahnede olduğumuz dönemde bana tosun, ayı, dombili deyip dururlardı. Bir dönem kortizon kullandığım için kilo almaya başlamıştım. Kilolarımı vermemde Gürkan Kubilay’ın da etkisi yadsınamaz. Bu arada yok tenismiş, yok fitness’mış... Onlar yalan dolan. Artık insan gibi yiyorum. Toplumumuzda balıketli kadınlar sevilir, sempatik bulunur ama ben zayıflayınca bu özelliklerimi kaybederimdiye hiç düşünmedim. Balıketli olunca daha kadınsı bir hava oluşuyor.

        Oğulcan Kırca ile geçtiğimiz yıl evlendiniz. İlişkiniz nasıl gidiyor? Çocuk düşünüyor musunuz?

        13 senelik beraberliğimizi evlilikte sonuçlandırdık. Çok mutluyuz. Oğulcan melek gibi bir adam. Bazen kavga etmek istiyorum ama o zekice alttan alabiliyor. Çocuk konusuna gelecek olursak; Eşim çok istiyor ama şu dönem benim dizi, film ve reklam çekimleri derken çok zor. Biraz daha zamanı var.

        "FİLMİ KADINLAR İÇİN ÇEKTİM"

        Üçüncü sinema filmi ‘Aşk Nerede?’ ile sinemaseverlerin karşısına çıkacak olan Semra Dündar, yıllardır tanık olduğu, duyduğu ve deneyimlediği olayları beyazperdeye aktardığını söylerken “Filmi hemcinslerim için çektim” diyor ve ekliyor: İkincisini de çekeceğiz.

        ‘Aşk Nerede?’ nasıl bir film oldu?

        Hem eğlenceli hem de bol bol gözyaşının hâkim olduğu duygulu, light olmayan bir aşk filmi oldu. Son zamanlarda eğlence ve dramın birleştiği nadir filmlerden biri. Sette hiçbir zorluk yaşamadık.

        Bu film tam olarak neyi anlatıyor?

        Bu filmde erkeklerde kadınlar da kendilerinden bir şeyler bulacak. Aşka, ilişkilere dair bir film. Aşkı irdeleyen bir film. Ben bu filmi en çok hemcinslerim için yaptığımı açık açık söylüyorum. Yıllardır duyduğum, tanık olduğum maruz kaldığım kendi yaşamımdan çok şeyi bu filme koydum.

        Gişe kaygısı yaşıyor musunuz?

        Seyircinin sevebileceği tatları yakalamaya çalışıyorum. Bu projeyi ruhumla ve kalbimle üzerinde çok düşünerek yazdım. Yılların birikimini ortaya çıkardığımı düşünüyorum. Filmin çatısını bir gecede çıkardım. Gişe kaygısı yaşamıyorum ama filmimi de 3-5 kişi izlesin diye yapmıyorum.

        BKM Mutfak’la adını duyuran, ‘Aşk Nerede?’ filmi 25 Eylül’de gösterime girecek Ayça Erturan, kendisini antipatik bulanlara seslendi: “Herkese sevimli gelmek gibi bir derdim yok. Önyargılı olanlar beni tanısalar severler aslında”

        "PARA MOTİVASYON ARACIM OLMADI"

        1999 yılında katıldığı Best Model’de birinci seçilen, sonrasında yer aldığı ‘Gümüş’ ve ‘Genco’ dizileriyle adından söz ettiren Faik Ergin, “Bugüne kadar adımlarımı yüreğimle attım. Rol aldığım ‘Gümüş’ ve ‘Genco’ dizileri beni oyunculuk anlamında olgunlaştırdı, bu zamana kadar yegâne motivasyon aracım para olmadı” dedi.

        Filmdeki karakterinizi anlatır mısınız?

        Filmde üniversite terk olan taksici Ahmet’i canlandırıyorum. Ailevi nedenler dolayısıyla taksicilik yapıyor. Bir sabah taksisine binen Biricik’le tanıştıktan sonra hikâye başlıyor. İlk filmimde başrolü yakalamak manevi yönden mutluluk verici. Bir oyuncunun ne kadar çok rengi varsa hepsini göstermeli diye düşünenlerdenim. Hem eğlencenin hem de gözyaşının olacağı güzel bir aşk filmi oldu.

        Taksicilik yaparken neler hissettin?

        Dünyanın en zor mesleği olduğuna kanaat getirdim. Direksiyon başında pür dikkat olmak gerçekten çok güç bir şeymiş. Buradan Antalya plakalı bir taksi aracı istediğimi dile getirmek isterim. (Gülüyor) Şunu söyleyeyim sinemanın oyunculukta dağın zirvesi olduğunu gördüm.

        "3 ÇOCUK İSTİYORUM"

        1999’da Best Model olmadan önce nasıl bir hayatınız vardı?

        İTÜ’de inşaat mühendisliği okurken modellik teklifi gelmişti. Best Model olmadan önce evde komşu çocuklarına matematik dersi veren ve para almaya utanan biriydim, hâlâ da öyleyim. Matematik hastasıyım. Tiyatro eğitimi almaya başladıktan sonra oyunculuğun da bir matematik olduğunu ve bunun duygularla yoğrulduğunu gördüm. Oyunculuk da böyle mesela. “Sevdiğim işi yapıyorum bir de bana para veriyorlar” diyorum. Hayatta yaptığım hiçbir işte yegâne motivasyonum para olmadı. Adımlarımı yüreğimle atıyorum. Rol aldığım ‘Gümüş’ ve ‘Genco’ dizileri beni oyunculuk anlamında olgunlaştırdı. Hiçbir zaman keşke demedim. Ancak şunu söyleyebilirim Türkiye’de erkek modellerin iş yapabileceği mecralar kısıtlı.

        Hayatınızda biri var mı?

        Kimse yok. Ama ileride yüreğime dokunan bir hanımla evlenip üç çocuk sahibi olmayı arzuluyorum. 30 yaşında hayatın kıymetini anladım. Aşka gelecek olursak, aşkın organı olmadığını düşünenlerdenim.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ