MHP, yeni parti programını yayımladı

"Bu programla, tüm vatandaşlarımızı 'Her şeyden önce Türkiye' ve 'Herkes eşittir Türkiye' anlayışı ile milli birlik ve kardeşlikte buluşmaya, Türkiye'nin kutlu geleceğini hep birlikte inşa etmeye çağırıyoruz. Partimizin bu programla ortaya koyduğu 'Milli Yükseliş İradesi', Türkiye'yi bağımsız, demokratik, parlak ve müreffeh bir geleceğe kavuşturma ve Kızılelma'ya ulaşma azminin ifadesidir. Milletimize inanıyor, engin ferasetine güveniyoruz."

PROGRAMIN İÇERİĞİNDE NELER VAR?

Program, "Yeni Yüzyıla Türkçe Bakış", "Temel Değer ve İlkelerimiz", "Öncelikli Hedef ve Görüşlerimiz", "İnsan Hak ve Özgürlüklerinin Korunması", "Demokratik Standartların Yükseltilmesi", "Toplumsal Dayanışma ve Uzlaşma", "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi", "Politikalarımız" ve "Stratejik Hedef: 2053'te Lider Ülke ve Süper Güç Türkiye" başlıklarından oluşuyor.

Programda yer alan "Türk Kuşağı"nın tarih, kültür ve ortak değerler etrafında kenetlenmiş Türk toplulukları ve Türk devletleri arasındaki bağların güçlenmesini, diyalog ve ilişkilerin sürdürülebilir bir istikrara kavuşmasını esas aldığı belirtilerek, "'Türk'üm' diyen herkes aynı ülküler, heyecanlar, hassasiyetler ve aynı gelecek hedefleri etrafında buluşarak Türk Kuşağı'nı bir barış adası olarak öne çıkarabilecektir." ifadesine yer verilen programda, "Türk milletinin ve bütün insanlığın barış ve mutluluk içinde insanca yaşayacağı bir dünya ideali, Türkiye merkezli yeni bir medeniyet projesinin hayata geçirilmesiyle gerçekleşebilecektir." değerlendirmesinde bulunuldu.

"YENİ SİVİL BİR ANAYASANIN MİLLETİMİZE KAZANDIRILMASIDIR"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne yer verilen programda, böylelikle örselenip köhneleşmiş parlamenter sistemin yarattığı prangalardan kurtulan Türkiye'nin önünün açıldığı, ufkunun aydınlandığı ifade edildi.

15 Temmuz hain darbe teşebbüsü ve sonrasında yaşananların, siyaset müessesine ertelenemez ve geciktirilemez mükellefiyetler yüklediği ifade edilen programda, şunlar kaydedildi:

"Yeni sistemin uygulanmaya başlamasıyla birlikte Türkiye, bütünüyle küresel bir güç olmaya odaklanmış, milletimizin huzur ve refahını etkileyen terörle yürütülen kararlı mücadelede etkin sonuçlar alınmıştır. Türkiye'nin önümüzdeki öncelikli hedefi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bütün unsurlarıyla hayata geçirilmesi için gerekli tüm düzenlemelerin yapılması, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin özüne uygun, kapsayıcı, katılımcı, özgürlükçü, demokratik yeni sivil bir anayasanın milletimize kazandırılmasıdır."

YOKSULLUKLA MÜCADELE

Programda, gelir dağılımı ve yoksullukla mücadele kapsamında yoksul kesimin vergi yükünün hafifletileceği belirtildi. Her aileden en az bir kişiye iş imkanı sağlanmasının, çalışamayacak durumda olanların sosyal korumadan yararlandırılmasının, iş sağlanana kadar işsizlik yardımı yapılmasının, belirli gelirin altında gelir elde eden ailelere "asgari gelir desteği" ödemesi yapılmasının, her ailenin düzenli bir gelire sahip olmasının hedeflendiği vurgulandı.

Kamuya ait atıl arazilerden kullanılabilir olanların, tarımsal üretim ve istihdam amaçlı olarak işsiz ve yoksul vatandaşlara tahsis edileceği, muhtaç durumdaki ailelere aylık temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri harcama kartları "HİLALKART" verileceği ifade edildi.

Emekli aylıklarındaki artışların, genel enflasyon endeksi yerine, bu kesimin tüketim kalıplarını ve hayat standardını dikkate alan özel bir endekse göre yapılmasının sağlanacağı belirtilen programda, ekonomik büyümenin sağladığı refah artışının emekli aylıklarına yansıtılacağı, emeklilerin aylık ödemelerinin yanında diğer ödemelerle de desteklenerek hayat şartlarına karşı korunacağı, refah düzeylerinin artırılmasının sağlanacağı ifade edildi.

SIĞINMACI SORUNU

Düzensiz göç olgusunun, işgücü piyasası için bir risk, asayiş ve aynı zamanda da demografik beka nedeniyle milli güvenliği yakından ilgilendiren bir mesele olarak değerlendirildiği programda, şunlar kaydedildi:

"Sığınmacı sorununun Türkiye'nin uzun yıllar taşıyabileceği ve tahammül edeceği bir sorun olmaktan çıktığını ancak bu durumun ülkemizde misafir edilen sığınmacılara cephe açmak, sosyal ve ekonomik hayattan tecrit etmek anlamına gelmeyeceğini, bu süreçte yabancı düşmanlığını ve ırkçılığı teşvik eden söz, yazı, açıklama ve eylemlere karşı titizlik gösterilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye'nin sığınmacı akınına ve düzensiz göçe karşı alacağı önlemlerin geniş çaplı, gerekçesi ve hedefleri net olarak belirlenmiş milli siyaset planlamasıyla şekillenmesinin gerekli olduğunu değerlendiriyoruz.

Düzensiz göçmen akınının durdurulması için sınır boyunca her türlü güvenlik tedbiri alınacak, ülkemizdeki sığınmacıların güvenli, onurlu ve kendi istekleriyle ülkelerine dönmeleri sağlanacaktır. Ülkemizde geçici koruma altında olan sığınmacıların toplumsal huzur ve asayişe yönelik tehdit oluşturmasını engellemek üzere geniş kapsamlı sosyal, ekonomik ve siyasi tedbirler alınacak."

*Haberin görseli AA tarafından servis edilmiştir.