Önceki gün Etiler'de, iftar saati yemekteyiz dostlarla. Tabağıma yemeğimi servis yapan garson arkadaş "Sağlığınıza" diyerek yemeklerimizi koyuyor. Masada bir arkadaşım, "Ne güzel bir söz teşekkürler ilk kez bir garsonun böyle söyleyerek servis yaptığını duydum" dedi. Servis yapan arkadaş, "Bu saatten sonra astronot olamayacağıma göre yaptığım işin en iyisi olmak istiyorum" dedi.
O mekanda, o servis elamanları arasında en farklısı kendisiydi gerçekten.
Yani farklı olmak istiyor ve bunu da başardı. En azından dikkatimizi çekti. Belli ki titizleniyor ve özen gösteriyor yaptığı işe. İşini seviyor ve güler yüz gösteriyor. Yani ister pazarda limon sat, ister bakkalda çırak ol. İster bir şirketin CEO'su ol, ister kendi evinin patronu. Ne iş yaparsan yap en iyisi ol.
Kendimi bildim bile her zaman, "Pazarda limon bile satacaksan farkını ortaya koyacaksın" derim. Ki öyle de olmalı!!! Farkını ortaya koyan işinde başarılı oluyor.
Eğer farklı olmak, dikkat çekmek, fark yaratmak istiyorsan tarzın olacak arkadaş.
Tarzın ve karakterin yaptığı işe de yansımalı ki, başarı da beraberinde gelsin.
***
Enteresan
Ayça Ayşin Turan, Asiye Acar'a verdiği röportajda "Güzelliğimin avantajını yaşamadım. Hatta bazı iş görüşmelerinde 'Çok güzel olmaz' diyerek reddedildim. Bu bir yerde dezavantaj olarak da karşıma çıktı" dedi ben şok.
Oysa ki, memlekette kabiliyet sıfır ama çok güzel ve yakışıklı olduğu için baş köşeleri tutmuş bir sürü oyuncu var.
Onlar nasıl oluyor da, bu dezavantajı hiç yaşamamış enteresan. Bu kulaklar bunu da duydu ya!!!
Demek astrologların söylediği gerçekleşiyor ve enteresan şeyler oluyor. Hadi hayırlısı!!!
***
Çok haklısın Teoman
Teoman'ın son zamanlarda yaptığı açıklamalara bayılıyorum. Kah kendi ile dalga geçiyor, kah hayata gülümsüyor. Kah zaman zaman esprileri patlatıyor.
Şimdi de, "80 yaşında evleneceğim" demiş.
E çok haklı. Hatta aşırı haklı. 80 yaşında insanların çocukları oluyor. Evlenecek tabii Teoman da. Hem hayat o zaman başlıyor öyle değil mi!!!
Tek yapması gereken Teoman'ın sağlıklı yaşaması. Hepsi bu... Kafasını rahat tutması, toksik insanlardan uzak durması. Kendisini mutlu etmeyen her kuldan, her canlıdan uzak durması.
Olur olur bu iş ben diyeyim. 80'i de görür Teoman, 100'leri de... Böyle hayat ile dalga geçmeye devam ederse görür. Budur yani.
***
Sessizim, nefessizim
Sosyal medyada en sevdiğim hesaplardan Gazetemagazin'in patroniçesi Eylem İpek Şafak'ın sayesinde keşfettim Mustafa Mert Koç’un ‘Sessizim’ parçasını. Herkesin dilinde maşallah. Şarkının melodisini Çağatay Ulusoy ile birlikte bulmuşlar, 17 dakikada da sözlerini yazmış Mustafa Mert. Yollarda arabada ikisi birlikte söyleyince, şarkı patladı ve dillere dolandı.
Dilime dolandı, yapıştı çıkmıyor "Sessizim"i ben de sessiz sessiz söylüyorum. Hazır sessiz kaldığım şu dönem pek iyi geldi.
