Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Diğer ‘Alex’i biz gönderdik’ diyen Türk futbolcu kim? - Futbol Haberleri

        GEÇTİĞİMİZ pazar gecesi ‘Bizim Stadyum’ programımızdan çıkıp eve gittim ve sabaha karşı saat 03:00 sularında Show TV’de bir program tekrarına rast geldim. O saatte tekrarı yayınlanan Orta Saha programıydı. Sevgili dostum Melih Gümüşbıçak’ın sunduğu programda Murat Fevzi Tanırlı ile yine gazeteci arkadaşımız Altan Tanrıkulu daimi konuklar olarak yer alıyordu. Sevgili Cem Dizdar’ın konuk olduğu programda Altan Tanrıkulu bana göre bomba bir haber verdi. Aykut Kocaman-Alex tartışmasında hep Kocaman’ın yanında duran Altan Tanrıkulu, o programda yorumdan öte çok kritik bir bilgi verdi. Bugüne kadar bekledim ama sanırım herhangi bir mecrada haber olmadı. Şimdi müdürüm Halil Özer de bana sitem edecektir; “Madem biliyordun bize neden söylemedin?” diye... Açıkçası bu köşeye sakladım. Altan Tanrıkulu o programda takımın çok önemli bir ismiyle konuştuğunu anlattı. Altan’ın konuştuğu Türk futbolcu şöyle demiş: “Abi Kasımpaşa maçının sonunda soyunma odasında iş öyle bir hal aldı ki artık dönülmez bir nokta oldu. Biz de hocamızın yanında yer aldık. Biz hocanın yanında durmasak hoca ayrılık kararından vazgeçmezdi. Bir anlamda Alex’i biz

        gönderdik...”

        Tanrıkulu ayrıca hafta içi HABERTÜRK Spor gazetesinde yayınlanan bir haberi de teyit etti. Çünkü Altan’ın konuştuğu oyuncu aynen HTSpor’da yayınlanan haberdeki gibi şunu da söylemiş: “Alex’e çok teşekkür ediyoruz. Sayesinde çok şeyler kazandık ama artık egosunu yönetememeye başladı..” Altan Tanrıkulu’nun konuştuğu futbolcu muhtemelen Aykut Kocaman istifa ettiğinde ardından gidenlerden biridir. Bana göre futbolcunun Altan’a söylediği çok önemli bir geleceğe işaret ediyor. Şimdi Alex gitti diye “Futbolcuya dayalı düzen bitti” diyenler var diye söylüyorum; asıl futbolcuya dayalı sistem şimdi başladı. Kocaman artık Alex gibi çok önemli bir aktörle yaşadığı bir krizde istifa da etmişken arkasında durup Alex’in gidişini hızlandıran adamlarla tartışabilir mi? Onları yedek bırakabilir mi? Adalet terazisini artık tam ortadan tartabilir mi? Fenerbahçe’de Alex’in gidişini dahi kendi kuvvetlerinden bilen bazı oyuncular varsa; bu kulübün düzelişi için sadece 2A’nın daha gitmesi yetmeyecek demektir...

        Tanju-Ali Şen-Daum-Emre ve Alex ama hep Kocaman haklı!..

        Aslında yazının özü başlıkta saklı. Kocaman’ın, futbolculuk döneminde Tanju Çolak ile yaşanan problemler malum. Sonrasında Ali Şen’in kararı ve ardından yaptığı “Ben Aykut’u sevmem. Oğuz ile bir problemim yoktu. O idari bir karardı” açıklaması. Sonra Daum ve yarım sezon sonra Andre Santos’un açıklamaları... Kendisine ağza alınmayacak küfürler eden Cristian ve sırf bu sebeple Cristian ile kavga eden Emre ile yaşananlar... Sonrası Emre de malumunuz... Alex’in gidişi ve Alex’in açıklamaları... Detaylandırmaya lüzum yok. Bu kadar isim, bu kadar birbirinden farklı karakter bu kadar birbiri ile zıt fikirli adamın tek bir ortak noktası var; Aykut Kocaman ile problem... Bir tespit: Bunca isme, bunca olaya karşın hala saygı duyulan ve görevine sıkı sıkıya bağlı olan Kocaman, Fenerbahçe camiasının en çok desteklenen ismidir... Ve bir basit soru: Bunca isim, onca problem... Hep Aykut Kocaman mı haklı?

        Sen bu Ali Yıldırım’a çok güvenme Dirk Kuyt

        Alex’in açıklamalarından ortaya çıkan sonuç şu:

        1- Aziz Yıldırım problemleri insanın yüzüne bakarak anlatıyor. Haklı da olsa haksız da olsa delikanlı gibi insanın yüzüne söylüyor.

        2- Ali Yıldırım ise tercüman vasıtasıyla “Hatasını bekleyeceğim” mesajı gönderip gizliden gizliye mobbing uyguluyor. O yüzden abisinin aksine ona saygı duymuyor.

        3- Fenerbahçe’de bırak kurumsallığı yönetici bile yok. Kulüp Aziz Yıldırım; Ali Yıldırım ve şike sürecinde yönetim kurulu odası basan Galatasaraylı Acar Yıldırım ve Yıldırımlar’ın 4. Kardeşi olan Aykut Yıldırım (Kocaman) tarafından yönetiliyor. Yöneticiler de “Ben yöneticiyim” diye yalandan ortalıkta dolaşıyor.

        *****

        Şimdi Yıldırımlar’ın, Alex’in yerine aday gösterdikleri; pohpohlayıp durdukları; Kocaman’ı arattırıp “Aman istifa etme” dedirttikleri; taraftara “İşte yeni Alex’iniz” diye sundukları Dirk Kuyt’a sesleniyorum. Sen sen ol bu isimlere çok güvenme. Bilhassa şu an senin yanından hiç ayrılmayan Ali Yıldırım’a... Baliç’i sor; öğren. Baliç için “Ailemizden biridir” diyordu. Emre manevi oğullarıydı. Bir ara fırsat bulup Tümer ile de konuşabilirsin. Alex’e bugün erkenden uğra; sana ilk 5 yılını anlatsın. Ya da en kestirmeden Hooijdonk ile bir kere daha konuş. Sen de 1 yıl sonra 33 olacaksın o zaman da yeni prenslerine seni yedirecekler. Söylemedi deme...

        Ünal Aysal yanıtlamadan ikna edemeyecek

        Sayın Aysal diyor ki “Eleştiri değil teşekkür bekliyoruz. Borç 315 milyon dolardan 217 milyon dolara indi.” Sayın Başkan; diyorsunuz ki borç azalttık. Doğru. Açıklamanızın sonunda borç alacak farkının 31 Ağustos 2012 itibariyle 375 milyon TL denildi. Başkan olduğunuzda dolar kuru 1.565 TL idi. Şimdi 1.815. Yani başkan olduğunuzda borç 493 milyon TL idi şimdi 393 milyon TL. Borç alacak farkı diye açıkladığınız rakamı (375 milyon TL) dikkate alırsak 118 milyon TL borç ödemişsiniz.

        Sorular şu:

        1- Yatırımcı tarafından suç duyurusunda bulunulan bedelli sermaye artırımı ile 250 milyon TL kazandınız. 118 milyon TL borç ödediniz. Aradaki 132 milyon TL’nin akıbeti nedir?

        2- Bu seneki transfer harcamaları ile birlikte oluşan yaklaşık 250 milyon TL’lik ilave kaynağı nasıl tamamlayacaksınız? Yine mi sermaye artırımı geliyor?

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ