Suriyeli mültecilerden sınır hattında eylem!

AFAD, İdlib kentinin güneyinde devam eden çatışmalardan kaçan ailelere yardım konusunda öncü kuruluşlar arasında yer aldı. AFAD, Suriye'nin İdlib kenti kırsalındaki çadır kent ve kamplarda yaşayan ailelere krizin ilk on gününde 8 bin adet gıda kolisi dağıtımı yaptı.

Aşırı sıcak havalar nedeniyle İdlib’teki kamplarda barınan ailelerin yaşamsal ihtiyaçları da artmış durumda. İdlib’te bulunan çadır kent ve kamplarda yaşayan aileler sıcak hava şartları nedeniyle zor günler geçiriyor. Savaşın devam ettiği ülkede asgari yaşam malzemelerini dahi temin etmek zorlanan onbinlerce insan bulunuyor. Ailelerin gıda ihtiyaçlarını gidermek amacıyla kamplarda 10 bin adet gıda kolisi dağıtımı yapıldı.

Dağıtılan kolilerin içerisinde kuru bakliyat, kahvaltılık ürünler, salça ve sıvı yağ gibi malzemeler, hijyen malzemeleri bulunuyor.

SURİYELİ MÜLTECİLER HABERTÜRK'E KONUŞTU

Zeytin ağaçlarının altında Türkiye’den gelen yardımları bekleyen ve kendileri için açılan çadırlarda hayatta kalma mücadelesi veren Suriyeliler Habertürk’e konuştu.

Meryam Zeydan: Allah bize bu yardımları ulaştıranlardan razı olsun. Bu güneyin bağrında ölümle burun burunayız. Allah Türklerden razı olsun. Korkumuz hala devam ediyor. Ama hiç değilse bize gelen yiyeceklerle hayattayız. Evimin kapını bir daha açılmayacak bunu biliyorum.

Ayişe Kanco: Evimizin kapılarını bile kapatamadan kaçtık. Nasıl kaçtık nasıl dağ yollarını geçtik bir ben bir Allah bilir. Çocuklarımın canını kurtardım. İki kardeşim savaşmak için kaldı. Umudumuz kalmadı. Bilmiyorum ne kadar kalacağız çaresiz insanlarız. Dünya görmüyormu mu bu zulmü…. Erkeklerimiz çaresiz yüzümüze bakamaz oldu. Evimize gidecek umudumuz yok. Çocuklarımızın önüne bir lokma yiyecek koyamıyorduk. Allah razı olsun Türkiye elini soframıza ulaştırdı.

Muhammed Hamid: Ölüm yolcuğumuz bitmiyor. Çocuklarıma ne diyeceğim bilmiyorum. Bir çocuğumu kaybettim. Diğerleri yaşasın diye kaçtım. Kardeşim hala savaşta. Rejim ölümle bizi terbiye etmeye çalışıyor.

Emine Minhalef: Çocuklarımız, erkeklerimiz bu savaşın cephedeki kurbanı oldu. Bizde yollarda sürünerek ölen tarafı olduk. Ölümden ne farkı bu yaşadıklarımızın. 4 gün boyunca güneşin altında açlıkla yaşadık. Türkler yardım gönderdi. 4 gün boyunca çocuklarıma sadece su verdim. Yardım geldi. Çocuklarımıza kadınlarımıza yardım eli uzandı.

Ahmed Mustafa: Dayanacak gücüm kalmadı. Allah şahittir. Dayanacak gücüm kalmadı. Ölümle imtihan ediyor bizi Esad. Allah vicdan korkusu yok. Ölüm çocuklarımız için acıdır. Biz en yakınlarımızı kaybettik. Şimdi çocuklarımız aynı kaderi yaşamasın diye kaçtık. Tek güvencemiz Türkiye. Eşimi kaybettim. Bir çocuğum kayıp... Allah biliyor artık ayakta duracak gücüm kalmadı. Yuvam yıkıldı. Çocuğuma baktığımda ne yapacağım diye aklımı kaybediyorum. Allahım ben ne yapacağım bilmiyorum. Bir çadır var ve başımızı onun altına koyduk. Türkler geldi ekmeğimizi suyumuzu çocuklarımın ihtiyaçlarını verdi. Yarın gelecekler mi diye bekliyorum. Korkuyorum. Türklerin yardımı gelmezse ben bu çocuklara nasıl bakacağım? Bize bu zulmü yapanlardan allah elbet intikamımızı alacak. 4 gündür yollardayız. Evde zaten hiçbirşey kalmamıştı. 4 gündür bu çocuklar açtı. Su içirdim. İdlib’in içinde Türkler kutular verdi. Açtım yemekler vardı. Bir anneyim çocuklarımın önüne koydum. Allah razı olsun gönderenlerden. Kampa geldik çadırımızı kurduk. Su ve ihtiyaçlarımız geliyor. Şükür allaha...

SINIR HATTINDA EYLEM

Türkiye'nin Reyhanlı sınırındaki İdlib kentinde Rusya ve rejimin saldırılarından kaçan Suriyeliler sınır hattındaki iki noktada eylem yaptı.

Babul hava sınır kapısında ve Atme Kampı'nda eylem yapan siviller Türkiye'nin sınır kapılarını zorladı. Suriyeli eylemciler rejim bombardımanın durdurulmasını ve Avrupa'ya geçiş için sınırların bir an önce açılmasını istiyor.

DÜNYADAKİ HER 3 SURİYELİ SIĞINMACIDAN 2'Sİ TÜRKİYE'DE

9. yılında olduğumuz Suriye krizinde en az 500 bin insan öldü ya da kayboldu. 5.7 milyon Suriyeli ülkesinden ayrılmak zorunda kaldı ve başka ülkelere iltica etti.

Türkiye, savaştan ve ölüm tehlikesinden kaçan 3.6 milyondan fazla Suriyeliye kapılarını açtı. Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre Dünya’daki her 3 Suriyeli sığınmacıdan 2’sine Türkiye kucak açtı. BM’ye göre Türkiye, 2015’ten beri Dünya’nın En Fazla Mülteciye Ev Sahipliği Yapan Ülkesi durumunda bulunuyor.

Fırat Kalkanı Bölgesi'ne 6.000’den Fazla İnsani Yardım TIR’ı Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgelerinde Suriyelilere AFAD koordinasyonunda hizmet veriliyor.

Türkiye’nin Suriyelileri teröristlerden kurtardığı Fırat Kalkanı Bölgesi’nde 1.1 milyon insan yaşıyor. 210 binden fazlası ise bölgedeki kamplarda kalıyor. Türkiye, İki buçuk yılda bölgedeki 285 yerleşim yerine AFAD koordinasyonunda 6.000’den fazla İnsani Yardım TIR’ı ulaştırıldı. Barınma malzemelerinden bebek maması ve bezine, gıdadan temizlik malzemelerine, kıyafetten yakacak malzemeye kadar 70 milyon$ aşan tutardaki yardımla insani ihtiyaçları karşılandı.

Bölgedeki ihtiyaçları karşılamak için Al Rai’de (Kilis Çobanbey karşısı) 66 dönümlük bir alanda büyük bir AFAD lojistik deposu kuruldu. Yardımlar, buradan ulaştırılmaya devam ediyor.

AFRİN'E İNSANİ YARDIM

Afrin’in içerisinde yer aldığı Zeytin Dalı bölgesine AFAD koordinasyonunda yardım götürülüyor.

TSK’nın Afrin halkını özgürlüklerine kavuşturduğu gün, Afrin kent merkezine insani yardımlar da ulaşmaya başladı. AFAD Başkanı Dr. Mehmet Güllüoğlu’nun bizzat başında bulunduğu AFAD İnsani Yardım Ekibi, saatler içerisinde Afrin kent merkezine yardım götürdü.

1 yıl 3 ayda 337 dağıtım noktasından 12 milyon doları aşan tutardaki insani yardım malzemesi Afrinlilere ulaştırıldı.