Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar "Genelevde bir ‘madam’ı oynayabilirim", Bo Derek, Habertürk'e konuştu, Dilek BİRGEN / HT PAZAR

        Dilek BİRGEN / HT PAZAR

        Bir neslin seksi kadın sembolü Bo Derek, 60’ına merdiven dayadı ama güzelliğinden pek de bir şey kaybetmemiş. Bunu da doğal yaşama ve atlara bağlıyor. California’da bir çiftlikte yaşayan Derek, sorularımızı cevapladı.

        Bir zamanların “seksi kadın” tanımının karşılığı Bo Derek ya da gerçek adıyla Mary Cathleen Collins. 17’sinde büyük bir aşka tutunup 18’inde John Derek ile evlense de ne setlere veda etti ne de en cüretkâr sahnelerde vücudunu sergilemekten çekindi. Şimdi 58 yaşında, ABD California’da bir çiftlikte yaşıyor. Kendini atlara ve doğaya adayan oyuncu, yüzmeye de bayılıyor. Hatta geçen yıllarda Çanakkale Boğazı’ndaki yarışlara bile katılmıştı! Bo Derek’i Santa Inesse’de yaşadığı çiftlikte bulduk.

        “10” filmiyle tanıdık seni. Bir gecede şöhret oldun, sonra...

        1979’da direktörlüğünü Blake Edwards’ın yaptığı “10” adlı filmle adımdan söz edilmeye başlandı. Dudley Moore ve Julie Andrews’le oynadık. Bu film sayesinde bir gecede merak edilen, konuşulan bir kişi oldum.

        Bu senin için tatmin edici oldu mu?

        Çok daha fazlasını yapabilirdim. Film sektörü benim için büyük fırsatlarla doluydu. Çok güzel kapılar açılıyordu. Hani bir kere şansınız döner ya! Fakat çok hırslı bir tip değildim. Hiçbir zaman da olmadım. O kadarı yeterli geldi.

        Bugün filmlerine baktığında kendini nasıl değerlendiriyorsun? Profesyonel mi, yoksa seksi mi?

        Nedense kendimi ekranda seyretmekten hoşlanmıyorum.

        Senin gibi güzel ve seksi bir kadından bunu duymak şaşırtıcı...

        Gerçekten öyle. Kendimi çok inceliyorum. “O kadar felaket değilmişim, idare edermişim” demekle yetiniyorum.

        Seksi kadın olarak anılmak mı seni rahatsız etti?

        Hayır hiç olmadı. O sadece filmlerdeki bir karakterdi. Her zaman özel hayatım ve profesyonel hayatımı ayrı tuttum.

        Peki bir kadını seksi yapan özellikler neler?

        Bu konuyu pek bilmiyorum desem! Erkekler çok daha iyi anlar. Fakat kendine güvenen kadını çok seksi ve çekici buluyorum. Tabii ki onurlu olan kadın da bana göre çok çekici!

        ‘Atlardan çok şey öğrendim’

        Doğayı ve hayvanları çok sevdiğini ve doğayı korumaya kendini adadığını söyleyebiliriz. Neler yapıyorsun?

        Doğaya saygı ve sevgi duyarak büyütüldüm. Ünlü olduğunuzda daha çok dinlenilip daha çok takip ediliyorsunuz, algıyı değiştirme şansınız oluyor. WildAid için çalışıyorum. WildAid’in misyonu, nesli tükenmekte olan yaban hayvanlarına tüketicinin talebini azaltmak. Bu basit bir söz gibi gelir ama doğru; “satın almayı azalttığında, öldürmeyi yavaşlatırsın”.

        Belki insanlar doğaya yardım etmek yerine kendi haline bıraksalar, bu en büyük çözüm olacak.

        WildAid’in misyonu da o. Bazı konular çok hassas ve karışık. Özellikle gelişmekte olan ülkeler için. İnsanları fildişi, gergedan boynuzu veya kürk tüketimi konusunda bilinçlendirebilirsek hayvanların ölmelerini de azaltabilir, gerekirse tamamen durdurabiliriz. Bu bizlerin elinde.

        Doğayı koruma amaçlı başka organizasyonlarda görev alıyor musun?

        California Yarış Atları Komisyonu’nun başkan yardımcısıyım. 7 yıl önce Arnold Schwarzenegger California Eyaleti Valisi’yken bana atları koruma amaçlı bir dernekte görev almak isteyip istemediğimi sordu. Seve seve kabul ettim. Hatta çok onurlandım. Burada çok şey öğrendim. Yarış endüstrisinin içerisinde atların hayatını riske sokan çok fazla şey olabileceğini gördüm. Bu arada sizin ülkenizde çok sağlıklı ve güzel yarış atlarının olduğunu duydum.

        “Hayatım boyunca ne öğrendiysem, atlardan öğrendim” diyorsun. Neler öğrendin atlardan?

        İnsanlarla nasıl başa çıkabileceğimi, iletişimi, her şeyi. Atlar çok hisli hayvanlar. Özellikle erkek atlar. İnsanlar bazen gerçekte hayvan olduklarını unutuyor.

        Profesyonel yüzücü olduğunu biliyoruz. Dünyanın her yerinde büyük maratonlara katılıyorsun. En son Çanakkale Boğazı’nı yüzerek geçme yarışmasına katıldın. Nereden aklına geldi bu fikir?

        Ben Lynn Sherr’in “Swim-Why We Love The Water” adlı kitabından çok etkilendim. Yüzmeyi, suyla aramızda olan ilişkiyi çok güzel anlatmış. Çanakkale Boğazı’nı yüzerek nasıl geçtiğinden bahsetmiş. Kız arkadaşım Shehkar’a bahsettim. O da “Harika fikir” dedi. Birbirimizden güç alarak başladık.

        Çanakkale Boğazı’nı geçebildin mi? E

        vet Çanakkale Boğazı’nı geçtim. Yarışta çok çok gerilerdeydim ama olsun, en azından tamamlayabildim.

        Kendini üç kelimeyle anlatır mısın? Şanslı, meraklı ve memnun.

        ‘En çok Jessica Chastain’i beğeniyorum’

        Yaklaşık 25 filmde oynadın, favori filmin hangisiydi?

        “10”. Bu film hayatımı değiştirdi, sonrasında çok fazla teklif aldım. Bugün bile hâlâ bu filmle anılıyorum. Hayranlarının seni gördüğündeki iltifatları, seni tanımak istemeleri bence harika bir duygu.

        Yeni nesilden en çok kimi beğeniyorsun?

        Jessica Chastain en beğendiğim oyuncu. Ona baktığım zaman çok güzel ve güçlü bir kadın görüyorum. Angelina Jolie hâlâ beni çok etkiliyor. Bir ikon ve kendini yeniliyor. Kariyerinizin en üst noktasında; çocuklar, yardım faaliyetleri ve eşinizle ilgilenebilmek çok güç. Ancak Jolie bunu çok güzel başarıyor.

        Bugün nasıl bir filmde oynamak istersin?

        Kovboy filmlerinde oynamak isterim. Genelevde bir madamı da oynayabilirim. Tek özlemediğim şey filmlerdeki çıplaklık.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ