Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi Chopin’in torunlarıyız!

        Goodbye” isimli şarkısıyla müzik listelerini altüst eden Fransız DJ Feder, geçtiğimiz hafta İstanbul’da, Roxy sahnesindeydi. Evet; şarkı çok ünlü ama Feder’in kim olduğuna dair pek kimsenin fikri yok. Kendisini gördüğümde küçük çaplı bir şok geçirdim, zira başkası olsa saklanmak bir yana çoktan görüntüsünü avantaja çevirmiş, genç kızların yeni sevgilisi olarak dergi kapaklarındaki yerini almıştı. Buna rağmen Feder, “Ben müzisyenim” diye bas bas bağırıyor. “Birlikte “Hayata” desteğiyle gerçekleşen gecenin öncesinde buluştuğumuz Feder’i tanıdık, hakkında ilk ağızdan bilgi edindik. Hazırsanız buyurun. n Şarkınız çok meşhur ama hakkınızda hiçbir şey bilmiyoruz. Kimdir Feder? Herkes aynı şeyi söylüyor! İzin verin kendimi tanıtayım öyleyse; 27 yaşındayım. Gerçek adım Adrian. İtalyan ve Rus kökenli bir Fransızım, Paris’te yaşıyorum. 3-4 yıldır müzik yapıyorum. n Daft Punk’ın izinden mi gittiniz yoksa? Yani bu kadar gizemli olmak bir tür strateji miydi? Strateji değildi ama sanatçıların gizemini koruması hoşuma gidiyor. İnsanların kim olduğuma değil müziğime yoğunlaşmasını istedim. Ama şimdi yüzümü de gösterme fikri normal geliyor. Çünkü artık birileriyle tanışmak, iletişim kurmak, dans etmek istiyorum. Daft Punk olmak gibi bir derdim yok yani. n Daft Punk, favorilerinizden değil sanırım... Harika işler yapıyorlar, çok cool’lar ama ben biraz daha farklı şeyler dinlemeye başladım. En büyük hayranlarıyım diyemem. Herhangi bir DJ’e ya da müzisyene büyük hayranlık beslemek bana göre değil.

        ‘Yüzümü göstermek için doğru zaman’

        Fransızlar elektronik müzikte başarılı. Havasından mı suyundan mı, sırrı ne bunun?

        Fransızlar müziğe meraklı. Klasik müzikte Chopin gibi birçok büyük besteci çıkarmış bir millet. Bununla gurur duyuyorlar ve devam ettirme çabası da var. Bizler onların torunlarıyız, başarılı olmamız çok normal. n Bundan sonrası için planlarınız neler? Hep daha iyisini yapmak için yaşıyorum. Ve yüzümü dünyaya göstermek için doğru zaman. Daha iyi müzik, iyi müzisyenlerle işbirliği yapmak.

        ‘Goodbye acı bir aşk hikâyesi’

        Goodbye tüm dünyada resmen patladı. Tek şarkıyla bu kadar ünlü olmanın sırrı ne?

        Goodbye bana uluslararası bir ün kazandırdı, bu çok cool bir şey. Umarım bir sonraki şarkım da aynı başarıyı yakalar. Başarısının bir sırrı var mı bilmiyorum ama Goodbye acı biten bir aşkı anlatıyor. Bazen bir ilişki bittiğinde söylemek isteyip de söyleyemediğiniz şeyler olur ya, Goodbye işte o sözleri söylüyor. Bir mesaj barındırdığı için bu kadar vurucu oldu. Tabii bu mesajın deephouse tınılarıyla verilmesi de dans etme isteği uyandırıyor ve “Tamam artık, bitti bu iş ve hayat devam ediyor” deyip önünüze bakıyorsunuz. Bir yandan pozitif yani. n Türkiye listelerinde de 1 numara oldunuz. İstanbul’a ilk gelişiniz mi? Evet, ilk kez geliyorum ama birçok Türk arkadaşım var, hatta en yakın arkadaşlarımdan birinin adı Gizem. Etrafı gezmeyi çok istiyorum, gelmeden önce “Orayı da görmelisin, burayı da görmelisin” diye bir sürü yer söylediler. Bir sonraki gelişimde daha uzun kalmayı planlıyorum.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ