Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Donald Trump/ Serdar Turgut'un yazısı

        Serdar TURGUT / GAZETE HABERTÜRK- PAZAR

        Emlak kralı Donald Trump, biliyorsunuz Amerikan başkanlığına aday oldu.

        O bunu bireysel eğlencesi, harcayarak bitiremeyeceği servetine yeni eğlence kapıları açmak için yapıyor olabilir.

        Ama onun başkanlık adaylığı, sadece kişisel tatmin boyutuyla değil, yeni dünyamız hakkında anlattıklarıyla da çok önemli.

        Trump, tamamen sosyal medyanın bir adayı olarak görülebilir.

        Sosyal medyada, çok ciddi görüşler ortaya koyanlar olsa da genelde katılımcılar pek içeriği bulunmayan, yüzeysel, gelip geçici fikirlerle eğlenip bunlara daha kolay angaje olabiliyorlar.

        Milyonlarca kullanıcının taleplerine karşılık veren, bu talepleri karşılayan her fikir ve davranış anında kabul görüyor, paylaşım mekanizmalarıyla da etkileri katlanarak artıyor.

        Trump, bir başkanlık yarışının gerektirdiği hiçbir ciddi fikre sahip değil ve bununla da övünüyor.

        Kampanyasını da bir stand-up komedyen gibi yürütüyor.

        Espriler yapıyor, rahatsız edici sözleri bile bile vurgulayıp seçmeni eğlendiriyor ve bu yüzden de bir sosyal medya fenomeni haline dönüştü.

        Şimdi başkanlık yarışında etkisi de artıyor ve insanlar onu mecburen ciddiye almaya başladı. Sosyal paylaşımların gücü de burada zaten.

        Her iş dalında olduğu gibi başarıya ulaşma yolu, sosyal medyadan geçiyor.

        Medyada da olsanız, bir hastanede de çalışsanız, siyasetçi de olsanız sosyal medyayı etkili kullanmalısınız, artık bunun başka çaresi yok.

        Çağımızda başarının formülü bu. Bu nedenle ciddiyetin bile tanımı değişiyor ve fikir üretme süreçleri, sosyal medya nedeniyle tamamen farklılaştı.

        Artık yoğun içerikli fikirler değil, yüzeysel, gelip geçici, tercihen insanı gülümseten fikirler rağbette.

        Bu siyasetin tanımını da değiştiren bir 21’inci yüzyıl fenomeni.

        Siyasetin ciddiyetle karıştırıldığı Türkiye’de, partilerin genç insanlara ulaşmaktaki zorluklarının temelinde, bu temel değişimi anlayamamaları yatıyor olabilir.

        Trump, kazayla Amerikan başkanı olursa ben buna hiç şaşırmam.

        Eğer bu gerçekleşirse, Being There adlı filmde Peter Sellers karakterinin başına gelenlerin gerçek yaşamda tekrarı gibi bir şey olur.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ