Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi Şebnem Kimyacıoğlu, Birsel Vardarlı Demirmen, Işıl Alben ve Bahar Çağlar HABERTURK'e konuştu

        Gizem Sevinç SELVİ / gsselvi@htgazete.com.tr

        ■ Olimpiyatlara ikinci kez katılıyorsunuz, “Heyecanlı mısınız?” diye başlayayım.

        Bahar: Heyecanlıyız tabii ki, olimpiyat bu. İkinci kez katılıyoruz kadın basketbol takımı olarak. Tecrübelendik, yani en azından ilkine göre daha hâkimiz duruma. Olimpiyata gelen takımların kalitesi de belli, her branş için geçerli bu.

        Şebnem: Bu benim ilk olimpiyatım, ondan heyecanlıyım.

        Işıl: Tabii ki heyecan var ama ben her antrenmana çıkarken de heyecan yaşıyorum. Uzun süredir oynasak da bu böyle. Olimpiyat zaten her sporcunun hayal ettiği bir yer, insan bir kere gidince bir daha gitmek istiyor.

        ■ Işıl siz sahada agresif olmanızla tanınıyorsunuz biraz.

        Işıl: Yok agresif değilim, sahada kazanma isteğiyle ve heyecandan biraz agresif görünebilirim ama günlük hayatımda sakinimdir.

        ■ Ne kadar iddialısınız?

        Şebnem: Hedefimiz madalya, bence ulaşılamayacak bir hedef de değil bu. Şu an orada olan 1-2 takım dışında bence seviyeler çok eşit ve biz de o seviyedeyiz. Hedefimiz madalya, gruptan iyi bir sonuçla çıkarsak, iyi bir performans sergilersek her şey daha olumlu olur.

        Birsel: İddia demeyelim ama senelerdir yakaladığımız bir başarı var, umarım bunu tekrarlarız.

        ■ Bu yıl olimpiyatlara doping skandalları damga vurdu. Basketbolda çok rastlanan bir şey değil, yanılıyor muyum?

        Şebnem: Bizim sporlar sadece atletizme bağlı değil, işin içinde yetenek de olduğu için daha az rastlanıyor. Tabii ki sporun havasına uygun değil doping, hele ki olimpiyata hiç uygun değil çünkü olimpiyatlar biraz daha ruhu olan, ülkeni temsil ettiğin, bir tür gönül işi. Tatsız... Olimpiyat komitesi de direkt tenkit ediliyor, işi federasyonlara bıraktı. İnşallah hak etmeyen kimse orada olmaz.

        ■ 79 milyonun yükünü omzunuzda hissediyor musunuz ya da bu bir yük mü?

        Şebnem: Yük değil, sadece çok gurur duyuyorum. Ülkemizi belki de çok tanınmadığı bir yerde, Güney Amerika’da tanıtmak, temsil etmek müthiş bir şey. Bir yük de var ama bu tür bir baskı altında sporcular, en yüksek potansiyelini ortaya çıkarıyor. O baskı olmasa potansiyelimize ulaşamayız. Ne kadar uzakta olursak olalım, herkesin bizimle gurur duyduğunu ve desteğini hissediyoruz.

        Birsel: Tabii ki milli takımda oynamanın bir sorumluluğu var, sonuçta ülkemizi temsil ediyoruz ama ben bunu baskı olarak görmüyorum.

        ‘EYVAH, BAHAR 3 BAVULLA GELİR!’

        Bir kadın basketbolcu Rio’ya kaç bavulla gider?

        Şebnem: (Gülüyorlar.) Aslında fazla değil. Ama diğer deplasmanları göz önünde bulundurursak malzemeci Barış Ağabey bize beyaz peynir, zeytin ve kuruyemiş getiriyor. Çünkü uzaklarda olunca en çok bunları özlüyoruz. Barış Ağabey sayesinde evimizin bir parçasını kendimizle götürüyor gibiyiz. Onun dışında sadece bireysel spor eşyaları götürüyoruz çünkü orada başka bir şey yapmayacağız. Tatile gitsek farklı olabilirdi. Bu durumda bizi esas mutlu eden zeytin, peynir.

        Birsel: Genelde tek bavul yetiyor ama büyük bir bavul olması lazım. Avrupa’ya giderken öyle yapıyoruz en azından, gerçi şimdi uzak bir yere gidiyoruz. Daha karar vermedim. Bahar: Şimdi başkasına sorsanız “Eyvah Bahar 3 bavulla gelir” falan der ama düşünmedim daha.

        ■ Rakipleriniz arasında arkadaşlarınız var mı?

        Birsel: Var, olmaz mı? Birbirinizi daha iyi tanıyorsunuz, ayrıca iki taraf da kazanmak için oynadığı için pek duygu kalmıyor.

        ■ Hedefiniz nedir?

        Bahar: İlk hedefimiz gruptan çıkabilmek. Zorlu maçlar bizi bekliyor ama sonuna kadar gidebilecek gücümüz olduğunu da biliyoruz. Birsel: Yarı finale kalıp madalyayla dönmek tabii ki.

        ‘TÜYLERİMİZ DİKEN DİKEN OLDU’

        ■ Candan Erçetin’le klip çektiniz, başta rujlar sürülüyor, makyajlar yapılıyor. Nasıldı stüdyoya girmek?

        Birsel: Hep beraber çok eğlenceli bir klip çektik, çok eğlendik. Teşekkür ediyoruz Candan Erçetin’e.

        Işıl: Çok keyifli bir gün geçirdik, onunla birlikte klibi izlerken hepimizin gözleri doldu, tüylerimiz diken diken oldu. Maçlardan önce de gaza gelmek için dinlemeyi düşünüyoruz açıkçası. Şu günlerde de ayrıca anlamlı hale geldi şarkı.

        ‘SERT BİR SPOR YAPIYORUZ’

        ■ Basketbol toplumda hep erkeklere bahşedilmiş bir spor olarak görülüyor değil mi?

        Işıl: Baktığınızda sert bir spor yapıyoruz ama bu mesleğimizle alakalı. Sonuçta her sporu hem kadınlar hem de erkekler yapıyor, basketbolun da bir farkı yok.

        Bahar: Öyle bir bakış açısı var, evet “Erkek sporu” falan deniliyor ama beni tanıyan kimsenin öyle bir yaklaşımı olmadı.

        ■ Bu dönem ekstra bir beslenme düzeniniz, günlük programınız var mı?

        Işıl: Benim günlük hayatımı etkileyen bir şey olmadı çünkü zaten sezonda da, günlük hayatımda da beslenmeme hep dikkat ediyorum. Ama takım olarak bir yükleme dönemi geçirdik; Slovenya’da bir dağ kampında kaldık. Fiziksel olarak kuvvetlenmek ve kondisyonumuzu artırmak için ciddi çalışmalar yaptık.

        ■ En büyük rakibiniz kim?

        Işıl: Bence en önemli rakipten ziyade çeyrek final maçı en önemli maçımız. Çünkü biz madalya hedefiyle gidiyoruz. Kader maçımız çeyrek final maçı olacak.

        Bahar: Bence Amerika...

        ■ Bahar, sizin boyunuz kaç?

        Bahar: 1.90 (Gülüyor.)

        ■ Bu yüzden enteresan şeyler yaşadınız mı hiç?

        Bahar: Yoo. Bazıları hani “Kıyafet mıyafet” diyor ama bazı elbiseler dışında öyle sorun yaşadığımı hatırlamıyorum. Buluyorum her şeyi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ