Çankaya'nın eski yüzü yeni yüzü!
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün özel fotoğraflarının da yer aldığı "Fotoğraflarla Çankaya" kitabı, Köşk'teki merak edilen değişimi gözler önüne seriyor
SÜLEYMAN KURT / HT PAZAR
Çankaya Köşkü’nün Resepsiyon Salonu’nda, zamanında fiyatı epey polemik konusu olan avizeler artık depoda. Semra Özal’ın beğenisiyle alınan ünlü Avusturyalı Bakolovitz avizeler öyle meşhurdu ki 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, yıllar önce bir grup gazeteciye avizelerin tükettiği elektrik miktarını anlatırken, küçük bir kasabayla kıyaslamıştı. Bir uzman ise, eski avizeler tümüyle yakıldığında salonun ısısının 2.5 derece yükseldiğinden bahsederdi. Resepsiyonlarda salon dolunca ısı daha da artıyor, neredeyse nefes almak imkânsız hale geliyordu. Yerlerinde klasik tipte büyük avizeler var artık. Ama Köşk’teki değişim, avizelerin çok ötesinde.
Köşk’te fotoğraflara yansıyan değişimin öyküsü, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından başladı. Ama öyküyü hakkıyla anlatmak için biraz daha geriye, 1980’lerin sonuna gitmek gerekiyor. Pembe Köşk, yıllarca cumhurbaşkanları tarafından hem çalışma mekânı hem de ikametgâh olarak kullanıldı. Zamanla ihtiyaçları karşılayamaz hale geldi. Yeni hizmet binasının temeli 1986’da Kenan Evren döneminde atıldı. İnşaat sırasında Köşk’te Turgut Özal vardı, eşi Semra Hanım, avizelere varıncaya kadar bütün ayrıntılarla yakından ilgilendi. Ancak Özal’ın vefatıyla, açılış 29 Ekim 1993’te Süleyman Demirel’e nasip oldu.
Demirel döneminde (1993-2000) bina yeni olduğu için tadilat gerekmedi. Ahmet Necdet Sezer (2000-2007) döneminde de hiçbir yenileme ya da tadilat yapılmadı. Abdullah Gül, 28 Ağustos 2007’de Çankaya’ya çıktığında binanın yenilenmesi için profesyonel bir ekipten danışmanlık hizmeti alındı.
Salonlardan kartvizitlerine, makam odalarından yemek takımlarında kullanılan Cumhurbaşkanlığı armasına kadar pek çok noktada uyumsuzluk tespit edildi. “Kurumsal kimlik” çalışmaları, tadilatlarla beraber yürütülecekti. Bugün Abdullah Gül’ün ikametgâh olarak kullandığı Dışişleri Konutu’nun tepeden tırnağa yenilenmesinde katkısı bulunan Hayrünnisa Gül de kurumsal kimlik çalışmaları ve yenilenmeyle yakından ilgilendi.
İlk etapta yenilenen salonlardan biri Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantılarının yapıldığı mekândı. Salon, 2009’un ilk toplantısına yetişti. Neo klasik özellikleri dikkat çeken mekâna ses geçirmez kapılar ve camdan lazer dinlemeye karşı dış cephesine alüminyum perde aparatları yerleştirildi. Bir de özel halı tasarlandı. MGK Salonu’ndaki yenilikleri, Cumhurbaşkanlığı makamı, elçi kabullerinin de yapıldığı ‘Kırmızı Salon’ ve nihayetinde herkesin yeni haliyle dikkatleri çeken Resepsiyon Salonu izledi.
Kurumsal kimlik çalışmalarının gerektirdiği gibi salonlar arasında uyum da sağlanmaya başlamıştı. Resepsiyon Salonu, ilk kez 2010 Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda görücüye çıktı. Ardından törene ve yemeğe ev sahipliği yaptı. Yanındaki iki küçük salonla birleştirildiğinde 2500 konuğu aynı ayda ağırlayabiliyor. Neo klasik tarz, bu salona da hakim. Üstelik salon yeni kimliğine kavuşturulurken Türk tarihinden de esinlenildi. Aralara, Selçuklu motifleri serpiştirildi. Dolmabahçe Sarayı’ndaki süsleme ve halı motifleri, Çankaya için özel dokutulan halılarda kullanıldı.
Salon yenilenirken, iklimlendirme, ses, görüntü ve sahne sistemlerinde teknolojiden faydalanıldı. Tadilatlar sırasında depreme karşı güçlendirme çalışmaları da unutulmadı. Çankaya Köşkü’nden bahsederken unutulmaması gereken bir şey daha var. O da herkesi büyüleyen Ayvazovski’ler. Ermeni asıllı ünlü Rus ressamın imzasını taşıyan 7 yağlıboya tablo, şimdi makam odası gibi prestijli mekânları süslüyor.
KIRMIZI SALON TAMAMEN YENİLENDİ
- Çankaya Köşkü’ndeki iki salon, mekândaki hakim renklerle “kırmızı” ve “mavi” salon diye anılıyordu.
- Kırmızı Salon’un resmi adı da “Elçi Kabul Salonu.”
- Yabancı ülkelerin büyükelçileri güven mektuplarını burada sunuyor, kabuller de burada yapılıyor.
- Kırmızı Salon artık geride kaldı, sil baştan yenilendi.
- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ABD Devlet Başkanı Barack H. Obama’yı çalışma yemeğinde ağırladığı salonda artık kırmızı değil pastel tonlar hakim.
- Salondaki halı ve aksesuvarlar ile tavanda, aralara atılmış küçük turkuvaz renkler dikkat çekiyor.
KISACA ÇANKAYA KÖŞKÜ
- Cumhurbaşkanlığı Köşkü, bulunduğu ilçenin adıyla anılıyor.
- 438 dönüm bir alan üzerine kurulu.
- Rakımı yıllardır telaffuz edilenin aksine 864 değil 1071 metre.
- Yerleşke içindeki önemli binalar, Müze Köşk, Çankaya Köşkü (Pembe Köşk), Camlı Köşk, Yeni Hizmet Binası ve Başyaverlik Binası olarak sıralanıyor.
- Bir kaç yıldır yerleşke içinde organik tarım da yapılıyor. Buradaki meyve ve sebzeler Cumhurbaşkanı’nın sofrasına gidiyor.
