Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar 'O güçlü şirketler nerede?'

        Aysun ÖZ KAŞİ / HT PAZAR

        Sean Penn Hollywood'un en aktif, şahsına münhasır yıldızı... Bir değil iki Oscar ödülü var ve Amerikan dış politikasını en çok eleştiren o. "Doğru düzgün film çekmek yerine kendi hesabına parfüm satarak cüzdanı kabartmanın yollarını arayanlar" diye tanımladığı Hollywood yıldızı arkadaşlarına sert çıkan da... Arap Baharı patlar patlamaz insani yardım konusunda fikir edinmek için soluğu Bingazi'de almıştı. Oyuncu ve yönetmen Sean Penn bir yandan da şöhretini dünyanın dört bir tarafında yardıma ihtiyacı olan insanlar için kullanmaya çalışıyor.

        Penn'in en büyük yardımıysa 2010 Haiti depreminde zarar gören Haitililere oldu. Depremin hemen ardından bu ülkeye gidip Jenkins/Penn Haiti Yardım Organizasyonu'nu (J/P HRO) kuran Penn, 9 milyon dolarlık yardım toplamayı başardı. Şimdi de Haiti için "Eski dostum" dediği, 3 yıldır Gana ve Bolivya'da "Acqua for Life" projesini yürüten ünlü modacı Giorgio Armani'yle işbirliği yapıyor. Ünlü aktör, hayatını adadığı Haiti'yi ve 22 Mart Dünya Su Günü öncesi Armani'yle insanları temiz ve sürdürülebilir su kaynaklarıyla buluşturma çabalarını HT Pazar'a anlattı.

        Gerçekten insanlık için önemli çalışmalara imza atıyorsunuz. Peki neden Haiti'yi seçtiniz?

        Depremden önce Haiti'ye hiç gitmemiştim. Deprem haberini alır almaz pek çok insan gibi haberleri takip etmeye başladım, fakat ölü sayısının neden bu kadar yüksek olduğunu bir türlü anlayamadım. Tüm o korkunç manzarayı gözlerimle gördüm; ameliyatlar sadece tek bir ilaçla veya çok az miktarda alkolle yapılıyordu. Oğlum kafasından daha yeni yaralanmıştı ve tüm bu süreçte modern bilimin, doğru tedavinin nasıl hızla sonuç verdiğini ilk elden gözlemleme olanağı buldum. Bulabildiğim tüm ilaçları topladım, ABD Dışişleri Bakanlığı'yla konuştum. Hemen Haiti'nin karmaşık havalimanına doğru yola çıktım. Bizi harap olmuş binalar ve şoka girmiş insanlar bekliyordu. Tüm bu büyük travmanın ardından büyük resme baktığımızda, hepimizi kendimize getiren gerçek bir güç bulduk. Tüm bu yıkıma uğramış şehre, insanların çektiği acıya ve her saniye artan ölü sayısına rağmen "Biz bunu düzeltebiliriz" dedik. Ama helikoptere binip havalandığımız anda, yıkımın gerçek boyutlarıyla karşılaştık. Yıkımın o korkunç etkisi karşısında tamamen şaşkına döndüm. Artık durumu tamamen düzeltebilme fikri uzaktı, en azından elimizden geldiği kadar yardım etmeliydik.

        'MİLYONLARCA DOLARI KENDİ PARAMDI'

        Elinizden ne geldi peki?

        O paranın milyonlarca doları benim kendi paramdı. Maddi anlamda elimden gelen her şeyi yaptım fakat para tek başına sorunun çözümü için yeterli değil. Haiti'deki bu yıkımın bir gün düzeltilebileceğine inanmak bu sorunun çözülmesi için son derece önemli bir adım. İnanılmaz imkânlarla dolu bu ülkeye yapacağı yatırımlarla ilgi çekecek o güçlü şirketler nerede? Bu yapılanma sürecini hızlandırabilecek ama bunun için yardım eli uzatmayanlara yazıklar olsun!

        3 yıldır bu ülkeye ilgiyi nasıl canlı tutabiliyorsunuz?

        Elde edilen başarıları ve mutlu insanları göstermek ve yardımların karşılık bulduğuna insanları inandırmak ilgiyi canlı tutmada çok önemli. Bu yönümüz bizi diğer birçok organizasyondan ayıran çok önemli fark. İşbirliği içinde olduğumuz birçok ortağımız var ve onların yardımlarıyla kaynaklarımızın dinamik, sürdürülebilir bir şekilde kullanıldığını tüm dünyaya gösterebiliyoruz. Haiti de en az bizim kadar bu sürece katkı sağlıyor. Haiti'ye yabancıların desteği oldukça fazla ama her ülkede olduğu gibi burada da yardımların başarılı olması için devletin desteği şart.

        Haiti ile ilgili yardımların yavaş ulaşması eleştirildi ama...

        Evet ama gözden kaçırılan, temel problemin deprem değil yoksulluk olduğu... Bu aslında yoksulluğun yarattığı bir deprem. Bakıyoruz herkes depremden ve yarattığı şoktan bahsediyor. Bunu yakın zamanda New Orleans'ta da gördük. Katrina Kasırgası'nın arkasından çok az kamu binası yeniden yapıldı ve ekonomik olarak süper güce sahip bir ülkede bile bu işler gerçekten zor. İnsanlar o ilk travmayı atlatana, inisiyatif alana ve kendileri için bir şeyler yapmaya başlayana kadar, yağan tüm yardımlara rağmen şehirde önemli bir yenileme çalışması yoktu. Belli bir düzen olmadıkça gördüğümüz sadece bir yığın yardım karmaşası.

        ‘AKROBATIN DÖRT TOPU UYUM İÇİNDE ÇALIŞMALI'

        Aktivist sanatçı denince akla hemen siz geliyorsunuz. Yardım konularında da tecrübelisiniz. Sizce insani yardım çalışmalarının günümüzdeki yeri nedir ve siz bu çalışmalarla nasıl bir bütün oldunuz?

        Haiti'de başlangıçta J/P Haiti Yardım Organizasyonu kurucusu, ülke direktörü ve daha sonra CEO'su olarak çalıştığım birçok insan sıra dışı yeteneklerini, deneyimlerini ve tutkularını bu yola adamayı sürdürüyor. Her afette olduğu gibi küçük büyük tüm yardım kuruluşları, bürokrasi ve beklenmeyen değişimlerin yarattığı sanal bir mayın tarlasıyla karşılaşacaklar. 11 Eylül felaketinde de gördüğümüz gibi, patlama noktasında bir yeniden yapılanma takip eden 5 yıl süresince hâlâ başlamamıştı. Ancak Haiti'de bugün görsel olarak kat edilen ilerlemeyi fark edebiliyoruz. Ayrıca bugün J/P HRO yönetim kurulu üyesi olan Paul Vallas'ın yeniden inşa ettiği okullar haricinde, kasırga mağduru Louisiana'da hiçbir kamu binası yeniden inşa edilmedi. Üzülerek söylemeliyim ki çoğu durumda, en büyük problemler kuruluşların içerisinden çıkar. Akrobatın dört topu; sabır, kararlılık, koordinasyon ve işbirliği hem birbirlerinden bağımsız olmalı ama aynı zamanda bütün olarak büyük bir etki yaratmalı.

        'TEMİZ HAVAYI İÇİME ÇEKİYORUM'

        Tüm bu yıkım ve acıyla çevrelenmiş Haiti'de gerçekten çok uzun bir zaman geçirdiniz. Bu güzel ülke için hâlâ umut var mı?

        Haiti uzun bir süre yağmalandı, kirletildi ve soyuldu. Yerel yoksulluk ülkenin tarihsel koşullarını değiştirdi. Ama Haitililer hâlâ direniyor ve bir gün bu felaketin karşısında galip gelecekleri kesin. Bu sadece bir kişinin görüşü ama benim buna inancım tam. Kamplardaki ortama gerçekten bayılıyorum. Oraya gidiyorum ve kendime "Bu insanlar gerçekten başarabilir" diyorum. Temiz havayı içime çekiyorum ve tüm bu sıra dışı gelişmeleri düşünüyorum. Biliyorum ki tüm ülke bu inanca sahip ve işte bu yüzden herhangi bir şüphe duymuyorum. Bunu görebiliyorsunuz ve içinizde hissedebiliyorsunuz.

        'Sorumluluktan kaçtığım düşüncesi hasta ediyor'

        Giorgio Armani ile güçlerinizi birleştirme kararı aldınız. Nasıl oldu?

        Dostum Giorgio Armani'ye, J/P HRO için yaptığı cömert yardımdan dolayı minnettarım. Haiti'nin yeniden inşası tutkulu bireylerin yıllar sürecek aralıksız gayretleriyle gerçekleşebilir. Burada yaşamdan daha fazla ölüm olduğu sürece benim için herhangi bir çıkış yok. Bu ailelere karşı olan sorumluluklarımdan kaçtığım düşüncesi bile beni hasta ediyor. Bu ülkenin düzeldiğini görmeden kaçarsam nasıl tekrar aynaya bakabilirim ki? Her durumda her zaman bir umut ışığı olduğunu biliyorum. Ve Armani gibi kendini dünya sorunlarına adamış sıra dışı insanların yardımına ihtiyaç duyuyoruz.

        Bunun için, iki eski dostun dayanışması diyebilir miyiz?

        Uzun yıllardır devam eden bir dostluğumuz var. Geçen mayıs ayında Cannes'daki Haiti Karnavalı'yla mükemmel bir başlangıç yaptık. İnsanların farkındalığını artırırken tüm Haiti'deki yıkım karşılığında önemli bir maddi kaynak yarattık. Özellikle, depremin ardından evsiz kalmış insanların sağlam, güvenli ve kalıcı yerlere yerleştirilmesi anlamında çok önemli işlere imza attık. Kaybolan komşuluk kavramını yeniden canlandırdık.

        '100 milyon litre su ulaştırdık'

        Temiz, sürdürülebilir su kaynakları için de işbirliği yapıyorsunuz...

        Giorgio Armani'nin 3 yıldır Gana ve Bolivya'da çok önemli işlere imza attığı Acqua for Life projesiyle ortaklığımız, insanları temiz ve sürdürülebilir suya ulaştırmada çok değerli.

        Acqua for Life'la elde edilen maddi kaynakları nasıl kullanacaksınız?

        Acqua for Life daha önce başardıklarıyla gerçekten çok önemli bir sosyal sorumluluk projesi. Zira 2 yılda yaklaşık 100 milyon litre temiz içme suyu, ihtiyacı olan insanlara ulaştırıldı. Haiti'deki insanların temiz ve güvenli suya erişimini sağlamak ve bu sorun üzerine farkındalığı arttırmak adına da bize çok yardımı olacağına eminim. Armani'yle tüm bu işbirliğinden elde edilecek maddi kaynak, sürdürülebilir su sistemlerinin inşasına, yerel toplulukların hijyen konusunda eğitilmesine ve eski sistemin geliştirilmesine harcanacak. Ek olarak yeni konut yapım projeleri de geliştirilecek.

        Hayat dediğin...

        Oscar ödüllü bir aktör olarak, Hollywood'tan Haiti'ye uzanan hayatınız nasıl dengede tutabiliyorsunuz?

        Hayatınız işiniz, sevdikleriniz, tüm bu gördükleriniz. Ama aslında hiçbir şey, çünkü bunlardan herhangi biri olmadığında diğerleri de çalışmıyor. İşte bu yüzden, çocuklarımı, filmlerimi, Haiti'yi birbirinden ayırmam.

        60 milyon litre temiz su

        Dünyada her gün tam 4 bin çocuk içme suyundan kaptığı hastalıklardan ölüyor. 900 milyon kişinin temiz içme suyuna erişimi yok. 2011'de Gana'da başlatılan Aqua For Life sosyal sorumluluk projesinin 2013 için hedefi, 60 milyon litre temiz içme suyu bağışı yapabilmek. Giorgio Armani, Gana ve Bolivya'da daha çok insana ulaşmak için proje kapsamında mayıs ayında, özel kılıflarla giydirilmiş parfümlerini satışa sunuyor. Her şişe karşılığında 100 litre temiz içme suyu bağışlanmış olacak.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ