Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Çocukluğunu arayanların mezatı, Sinema yazarı Ege Görgün’ün hayata geçirdiği Tophane Mezatı, haftanın 2 günü eski severlerle buluşuyor

        Sinema yazarı Ege Görgün’ün hayata geçirdiği Tophane Mezatı, haftanın 2 günü eski severlerle buluşuyor. Buraya antikacılar da, geçmişin izine düşen yaşlılar da, tüketimden sıkılanlar da, çocukluğuna dönmek isteyenler de geliyor. Anıların izini sürenlerle bir mezata biz de konuk olduk.

        Tophane’de Tayfun Han’ın içerisinde bir dükkân. Adeta bir eskici dükkânı... Bir dolap, hemen yanında bir vitrin ve içerisinde aklınıza gelebilecek her türden obje var. Kitaplar, posterler, süs eşyaları güzel bir sergileme örneğiyle karşımızda. İlgi çekici şekilde yerlerini bulmuş, yeni sahiplerini bekleyen onlarca ikinci, hatta belki üçüncü el eşyalar... Vitrinin önünde uzunca bir masa ve hemen karşısında sandalyeler dizilmiş. Yerlerin bir kısmı dolu, bir kısmı boş. Henüz mezatın başlamasına bir saat var. Sinema Yazarı Ege Görgün ile bu mezatı, eskiyi, eskinin peşine düşen insanları, biriktirme hastalığını konuşacağız. Ben kayıt cihazını çıkarırken fotoğrafçı arkadaşım da objelerin arasına dalıyor. Burada her şey sizi anılara götürüyor. Biraz hüzünlü elbette. Ege Görgün ile ortak fikrimiz şu ki, bu bir deli işi! Ama bir o kadar da zevkli!

        Mezat fikri nasıl çıktı?

        İstanbul’da uzun yıllardır ‘çöp mezatı’ veya ‘tepsi mezatı’ yapılıyor. Gazeteciyim ve özel ilgi alanım kitaplar olduğu için yolum sık sık sahaflara düşerdi. Üç senedir de mezatlara gitmeye başladım. Koleksiyonerlerin uygun fiyata mal bulabileceği bu yerler bana ilginç geliyordu. Bazen çöpten de kıymetli dergiler çıkabiliyor. Bir arkadaşım ile ortak Tarihi Kitap Sevenler Derneği’ni kurduk. Dernek çatısı altında biz de mezat yapıyoruz.

        Mezat eğlenceli ama toplamanın da sonu yok değil mi?

        Kimsesiz eşyaları evlat edindirdiğim için mutlu oluyorum. Bu işe girdikten sonra çocukluğumun çizgi karakter oyuncaklarını, sinema, futbol gibi kendi ilgi alanlarıma yönelik objeleri de toplamaya başladım. Biriktirmek günümüze çok uygun bir iş değil. Ama bir konuyla ilgili doğru bilgiye ulaşmak için internetten değil yazılı kaynaklardan yararlanmalısınız.

        Gazeteler ve gazeteciliğiniz burada öne çıkıyor.

        Mesela sinema ve futbol tarihi üzerine yazılar yazıyorum ve beni internet kesinlikle beslemiyor. Benim yazdıklarım interneti besliyor. Yaşım genç olmasına rağmen bu işe merak sardım. Benim gibi arşivciler çok var ve biz olmasak internet beslenmeyecek. Güzel bir şeyler yazmak istiyorsanız yazılı kaynaklara mecbursunuz. Günümüzde gençler internette gördüklerinin bilginin tamamı olduğunu sanıyorlar. Bunun nedeni kâğıttan uzaklaşmamızdır. Evimde dev bir arşivim var ve bunları gazetelere aktaramıyorum. Çizgi roman tarzı dergilere yazıyorum. Ama gene de biriktirmeye devam ediyorum. Neden yaptığımı ben de bilmiyorum. Bu biraz deli işi.

        ‘MODERN HAZİNE AVCILARIYIZ’

        Buradaki objeler evinizden getirdikleriniz mi, mezatlardan topladıklarınız mı?

        Her ikisi de, evden getirdiklerim de, mezatlardan topladıklarım da var. Arkadaşlara satmaları için aracılık ettiğimiz ürünler var. Alış ve satıştan yüzde 15 komisyon alıyoruz. Popüler kültür arkeolojisi olarak görüyorum yaptığım işi. Buralarda dolaşmak bir nevi meditasyon.

        Kimler gelir daha çok buraya?

        Geçmişteki oyuncaklarını arayanlar ve esnaf yani eşyalarla ilişki kurmuş duygusal insanlar gelir. Şu anki dünyadan mutlu olmayanların kaçış yeri burası. Daha çok erkekler geliyor. Sosyal hayatta bir araya gelemeyecek insanlar burada buluşabiliyor. Bir çöp toplayıcısıyla doktor sohbet edebiliyor, ortak bir dil oluşturuyor, bu çok önemli.

        Sizce eşyalar konuşur mu?

        Sahibiyle konuşur bence. Öyle olmasa aynı yerde uzun süre kalamazsınız. Ben bazen satmak üzere bir obje alırım ama 6 -7 ay kopamam ondan, evimde durur. Belki bir enerji. Ona sahip olmak iyi gelir.

        Çok hüzünlü değil mi?

        Evet. Ne kadar eski eşyalara ilgim olsa da dünyanın faniliğini, geçiciliğini unutmak istemiyorum. Ölürken mezara bir şey götüremeyeceğimi biliyorum. Hayalim ileriki yaşlarımda eşyalarımı da, kendimi de özgür kılmak.

        Sizin çöpünüz başkasının hazinesi olabilir!

        Tophane Mezatı çarşamba günleri 16.00 ve cuma günleri 16.30 saatlerinde yapılıyor. Eski kitaplar, fotoğraflar, plaklar, objeler, el işleri, tablolar, efemeralar 1 TL’den satışa çıkarılarak açık artırma ile yeni sahiplerini buluyor. Uygun fiyatlara istediğiniz şeyi bulabiliyorsunuz ve oldukça eğlenceli. Eski eşyalarınızı atmak yerine değerlendirmek ve mezata katılmak isterseniz tophanemezati.com adresinden ve Facebook sayfasından mezatla ilgili bilgilere ulaşabilirsiniz.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ