Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Financial Times’a yazdığı yazıda 2015 yılını değerlendiren ünlü fon yöneticisi Muhammed el Erian, tahvil faizlerinin düşmeye ve emtiaların değer kaybetmeye devam edeceğini, rekor kıran borsa endekslerinin düzeltme yaşayacağını tahmin etti. “Merkez bankası politikalarının ayrışacağı 2015’te küresel büyüme de ciddi bir toparlanma kaydedemezse, borsalardaki düzeltme hareketi daha da belirgin boyuta ulaşabilir” diyen El Erian “Hisse senedi yatırımcılarının tahvil ve emtiadaki performansı takip etmesini” önerdi. El Erian hisse senedi tarafında riskin arttığını, buna karşılık tahvil ve emtialarda faiz ve fiyat düşüşleri sonucu yeni fırsatların ortaya çıkabileceğini, yatırımcıların da bu fırsatı kullanmak için tetikte olmalarını tavsiye ediyor.

        - Öncelikle belirtelim ki, borsaların güçlü bir düzeltme yaşaması küresel büyümenin toparlanamamasına bağlı. Çünkü büyüme yoksa ciro, kâr ve temettü artışı da yoktur. Buna göre piyasa değerinin artışı da söz konusu olamaz. Hisse senetleri bire bir ekonomik büyümeye ve sürdürülebilir kâr artışına odaklıdır.

        - Son yılların en değerlenmiş piyasası olarak hisse senetlerinde 2015’te küresel bir düzeltme gelebilir mi? Küresel krizle birlikte ortak hareket eden, faizi ortaklaşa düşüren ve parasal genişlemeyi ortaklaşa yapan merkez bankaları için yol ayrımı geldi. ABD ekonomisi toparlandığı için FED parasal genişlemeyi kesti, faiz artırımı için uygun ortamı bekliyor. İngiltere de aynı yolda.

        - Buna karşılık AB, Japonya ve Çin merkez bankaları yavaşlayan, duran ve resesyona giren ekonomilerine destek için parasal genişlemenin boyutunu büyütüyor. Çin belki faizi de indirecek. Dünyanın birinci parasında genişlemeye son verilip daralma dönemi başlarken, ikinci, üçüncü ve dördüncü büyük para birimlerinde genişleme ve düşük faiz sürecek. Bu da dünya likidite havuzunda bir yandan su çekilmesi, öbür yandan su ilavesi etkisi yapacak. Havuz kurumayacak, suyu azalacak. Böyle bir durum FED’in faiz artışı etkisini yumuşatır. Ama tamamen yok etmez.

        - ABD ekonomisine ilişkin açıklanan veriler iyi gelmeye devam ettikçe faiz artışı yakınlaşacak ve piyasalar gerilecek, bu da satışları tetikleyecek. Ama satışlar da her piyasada ve her ekonomide birbirine yakın olmayacak. Zaten 2014 ve 2015 yıllarının ana eğilimlerinden biri de ayrışma. Ekonomiler, piyasalar, yatırım araçları, para birimleri ayrışıyor, bazılarının performansı negatif, bazılarınınki ki pozitif oluyor.

        - Hisse senedi piyasalarının tarihi en yüksek düzeylerine varması, çoğu piyasanın rekor kırması, dünya büyümesinin de doruklara çıkmasını gerektiriyor. Borsalar ile büyüme biraz gecikmeyle veya biraz erken birbirini izler. Ama Avrupa, Japonya, Çin ve gelişmekte olan ülkelerdeki eğilimler gelecek yılda büyüme için pek umut vermiyor. Büyümenin olmayacağı veya düşük kalacağı belli de, bunun borsalarda ne zaman satılacağına piyasalar karar verecek. Zamanlamayı piyasalar yapacak.

        - 2014’e 2013’ten gelen eğilimlerle kötü başlamıştık, ilk çeyrek sonunda durum değişti. Yılın geri kalanını büyük ölçüde pozitif bir eğilimle geçirdik ve yılı kapatıyoruz. Petrol, emtia, faiz düşüşleri adeta bir milli piyango etkisi yaparak küresel piyasaları iyice rayından çıkardı. Eğilimleri aşırılaştırdı.

        - Ancak emtia ve petroldeki gerilemenin getirdiği ve getireceği faydalar sınırlı ve geçici. Dolayısıyla 2015 yılında küresel bazda farklı finansal piyasalar arası düzeltmeye de, reel ekonomi ile finansal piyasaların ayrışmasından doğacak sert satışlara da hazırlıklı olunmalı.

        - 2015 aynı zamanda 7 yılda bir büyük çalkantı veya kriz beklentisiyle de çakışıyor. 2001’in üzerinden 7 yıl geçti, 2008’de küresel krizi yaşadık. Bakalım 2015’te yaşayacağımız türbülansın boyutu ne olacak?.

        SONUÇ: “Gerçeğin hakkını, sadece hatalar verir.” J. Renard

        Diğer Yazılar