Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bugüne kadar gerçekleştirdiğim yüzlerce röportaj arasında, hayranlık değil belki ama imrendiğim bir konu oldu ‘Kadın Yelkenciler’.

        On yıl kadar önceydi.

        İzmirli, birbirinden farklı mesleklerde 6 kadın ‘Safinaz’ adını koydukları yelkenlileriyle çeşitli ödüller almışlardı.

        Kardiyolog profesör Senem Nalbantgil, halı ticaretiyle uğraşan Ayşe Koraltan, Tezcan Galvaniz Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Öngören, eski bankacı Jizlen Atay, banka müdürü Ebru Bekçioğlu, denizcilik firması sahibi Özlem Akdurak tesadüflerle başladıkları yelkencilikte iddialarını anlattılar.

        Tesadüf dediysek, elbette bir yaratıcısı vardı.

        Hayatını yelken sporuna adayan Akdurak’ın arkadaşlarına ‘neden kadınlardan oluşan bir takım kurmuyoruz?’ sorusuyla başlamıştı herşey.

        Ancak yanıt; “çünkü yelken kullanmayı bilmiyoruz”du.

        ‘Orası kolay’ diyen Akdurak’ın öncülüğünde en iyi hocalardan dersler alınarak başlamıştı çalışmalar.

        SAFİ’NAZSINIZ

        Bankacı Ebru Bekçioğlu’nun annesinin çalışmalarını izlerken “safi naz’sınız” yorumuyla Safinaz adını alan grup o günlerde kazandıkları kupaları anlatmışlardı.

        7.5 metrelik küçük bir tekneden sonra artık kendilerine ait 27x7 bir yelkenlileri vardı.

        Kimi trimci, kimi dümenci, ana yelkenci olarak görevleri bölüşen bu kadınlar, teknelerine binen erkek konuklarının azgın dalgalardan ürkerek nasıl telaşla indiklerini gülerek anlattılar.

        Grup üyeleri zaman zaman değişse de Safinaz yeni rekorlar kırmaya devam ediyor.

        Arkadaşlarını profesyonel yelken sporcusu olmaları için teşvik eden Özlem Akdurak ise şimdilerde bu sporu ülke genelinde sevdirmek için kolları sıvadı.

        Boğaziçi Üniversitesi Elektronik Bölümü mezunu ve tam bir yelken tutkunu Akdurak, Türkiye Yelken Federasyonu’nun 5 Kasım’da yapılacak genel kurulu için başkan adayı.

        KULÜP SAYISI ARTMALI

        Türkiye’nin tüm deniz kıyısı ve iç sularında yelken sporunu büyüterek gençlere fırsat eşitliği tanımak istediklerini söylüyor Akdurak. ,

        Yelken dünyasının tecrübeli ismi, güçlü kulüpler kurulduğu takdirde yelkenin zengin sporu olduğu algısının da zayıflayacağı inancında.

        Yeni kulüpler kurarak yelken öğrenmek isteyen herkese fırsat eşitliği yaratmak istediğini söylüyor iddialı aday.

        Evet benim için de baharda yapılacak işler arasında ilk sırada yelken var, tabii yine kadın yelkencileri gördüğümde imrenmek istemiyorsam! İilla yelkenli sahibi olmak da gerekmiyor. Makul şartlarda bu olanaklar var artık.

        Yelken sporu kişilere müthiş bir kondisyon ve takım ruhu aşılıyor. Çocuk ve gençler için başka bir dünya.

        Ayrıca şehirlerin içinde yer alan marinalardaki yelkenliler ve özellikle laserlerin yarattığı görüntüye de bayılıyorum. Adeta huzur içinde bir deniz kentini simgeliyorlar.

        Geçmişte, Türkiye çapındaki organizasyonlarda, örgütlenmelerde İzmirliler’in adını duyardık, son yıllarda adeta hiçbir yerde yokuz.

        Kadınların gücünün de duyulması açısından umarız Akdurak’ın yelkeni fora olur.

        İzmir’i ve hatta ülkeyi, şu kara bağımlılığından, doyumsuz beton sevdasından uzaklaştıracak, denizle bütünleşmesini sağlayacak irili ufaklı her çabanın yolu açık olsun.

        Diğer Yazılar