Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye’nin en eski sirke üreticilerinden Kemal Kükrer, 100’üncü yılında bambaşka bir alana giriyor. 1.5 yıl önce sos ve lezzetlendiriciler konusunda dünyanın en büyük gıda şirketleri arasında yer alan Japon Ajinomoto’ya şirketin yüzde 50’sini 60 milyon lira karşılığında satan Kükre A.Ş. şimdi buğdayın anavatanı Konya’da 10 milyon dolar yatırımla bir noddle fabrikası kuracak. Böylece “Biz ekşiciyiz” diyen Kükrer, ilk kez ekşi olmayan bir ürünü üretmiş olacak.

        Kükre A.Ş. Genel Müdürü Sabri Gülel ile geçtiğimiz günlerde bir araya geldik. 1915 yılında Kemal Kükrer tarafından kurulan şirketi 1999 yılında satın aldıktan sonra pek çok yeni ürüne girmişler. En yenisi şalgam suyu. Gülel zaten titiz, “En iyisi olsun, biz fiyatla değil kaliteyle rekabet edeceğiz” diyor ama yine de Japon ortaklarının titizliğine inanamıyor. “Şalgam suyunun tadıyla ilgili 17 toplantı yaptık, hiçbir işi aceleye getirmiyorlar. Çok teyitçi, çok kuralcılar” diyor gülerek.

        Şirket, şalgam suyuyla yüzde 65 büyüme hedeflediği 2015’te 70 milyon lira ciroya ulaşacak. 2020 hedefi yeni soslar çıkarıp konserve ürünlerine de girerek 150 milyon liralık bir büyüklüğe ulaşmak. Sos tüketiminin, dünya lezzetleri aynen korunarak ürünlerin ithal edilmesi nedeniyle yeterince artmadığını söylüyor Gülel. Onlar, bizim alışık olduğumuz çoban salatanın, mevsim salatasının soslarını üretmeye başlamışlar. Üstelik içine hiç yağ koymadan aynı lezzeti yakalayarak. Henüz rafa çıkmayan ürünleri Sabri Gülel’in ofisinde tattık. Üç salata sosu da eylül ayında piyasada olacakmış.

        ACI, ŞALGAMI BOZAR

        Kükre A.Ş., şalgam suyunu 1.5-2 ayda üretiyor. İşin ustaları, “Acı, şalgamın lezzetini gizler” diyormuş. Onun için üretim esnasında değil, rafa çıkmadan 3 gün önce acı sos şişeye ilave ediliyor. Ama işi bilenlere göre ideali yine acısız içmek. Bu ürün şirketin en çok sattığı ve iddialı olduğu ürünlerden. 140 farklı barkodda ürün satılıyor. Ballı elma sirkesi, vişne sirkesi, hurma sirkesi, son geliştirilen ürünlerden. Şirket çalışanlarının yüzde 30’unu Ar-Ge birimi oluşturuyor.

        SİRKEYE YAKIN OLAN UZUN YAŞAR

        Sabri Gülel tam bir sirke hayranı. Öyle hayran ki sirkeyi gençlik iksiri olarak görüyor. “Sirke bakterileri öldürüyor. Tarihte bütün tıp uzmanları sirkeden her alanda faydalanmışlar. Ateş düşürüyor, mikrop öldürüyor. Sirke olan ortamda mikrop barınmıyor. Bizim fabrikada bir Hasan Usta vardı, sirke tadardı. 65 yaşında, 35 gösteriyordu. O emekli oldu, onun yaptığı işi yapsın diye 200 bin Euro’ya makine aldık. Biz sirke üretiminde mısır koçanı fermantasyonu yöntemini uyguluyoruz. Ve üretim 3.5-4 ay sürüyor” diyor.

        YAĞSIZ, SAĞLIKLI BESLENME SOS SEKTÖRÜNÜ BÜYÜTÜYOR

        Tüm dünyada hızla yayılan sağlıklı yaşam trendi ve obeziteyle mücadele, tuz ve şeker tüketiminin düşürülmesi yanında az yağla pişirilen ürünlerin lezzetlendirilmesi talebini de yarattı. Bu trend önce baharat tüketimini artırdı, ardından soslarda Ar-Ge çalışmalarına yüklenildi. Lezzetlendirici sektörünü büyüten bir başka şey de hızlı yemek yapma kültürü. İşten geç saatlerde çıkıp akşam evde hızlıca bir şey hazırlamak isteyen şehirliler, soslardan destek aldı. Yurtdışındaki marketlerde geniş alanlar kaplayan soslar Türkiye için henüz çok yeni. Ancak örneğin koruk suyu gibi yerel lezzetlerin modern tesislerde şişelenmesiyle önce şehirlerde tüketim artışı yaşanacak.

        Diğer Yazılar