Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        7 Haziran seçimleri hiçbir partiye tek başına “iktidar çoğunluğu”nu vermedi. Bunun doğal sonucu ülkenin koalisyon hükümetiyle yönetilmesidir.

        Gelişmiş batı demokrasilerinde koalisyon hükümetleri, çoğu kez, tek parti iktidarından daha verimli olmakta ve başarılara imza atmaktadırlar. Esasında koalisyon demokratik rejimlerde oluşan bir yönetim şeklidir. Demokrasinin olmadığı yerde koalisyon da olmaz.

        Koalisyon uzlaşarak bir arada yaşama kültürünün ürünü olan “ortak yönetim”dir.

        Uzlaşarak “ortak payda”da buluşmak ve “birlikte yönetim” anlayışı sergilemek, “kapsayıcı” olmak; çatışmanın, gerginliğin, kutuplaşmanın “panzehir”idir.

        İyi işleyen koalisyon modelleri, “adalet” ve “aidiyet” duygusunun gelişmesine katkı sağlar. Ortak yönetim şemsiyesi altında toplumun geniş kesimleri kendisine yer bulur.

        Bu da huzura, barışa ve dayanışmaya katkı sağlar.

        Toplum olarak kurulacak koalisyon hükümetinden önemli beklentilerimiz var, bunlar:

        - Demokrasinin standardının yükseltilmesi,

        - Eğitimin kalitesinin artırılması...

        - Kalkınma hamlesinin başlatılması...

        - Gelir dağılımı adaletsizliğinin giderilmesi, kadın ve genç işsizliğinin önlenmesi, kapsayıcı bir büyümenin sürdürülebilir kılınması...

        - Sürdürülebilir büyüme için yapısal reformların gerçekleştirilmesi...

        - İşsizliğin ve yoksulluğun önlenmesi...

        - Bölgesel kalkınmışlık adaletinin sağlanması, az gelişmişliğin ortadan kaldırılması...

        - Bölgesel çatışmalarda çatışmanın bir tarafı haline gelinmemesi, barış zemininin oluşturulmasında “arabulucu” pozisyonunun kazanılması...

        - Tasarrufu ve üretimi artıracak, kalkınmayı sağlayacak, refahı yaygınlaştıracak ekonomi politikalarının uygulanması....

        - Gerginliği azaltacak, uzlaşmayı ve yumuşamayı sağlayacak geniş tabanlı ve kapsayıcı birliktelik...

        KONUŞMALARDAKİ ŞİFRELER

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Haziran sonrasındaki konuşmalarında azınlık hükümetini değil uzun ömürlü bir koalisyon modelini öne çıkarmaktadır.

        Erdoğan’ın “temel meselelerde anlayış birliği olan partiler koalisyon kurmalıdırlar. ürkiye’nin geçmişini tartışan değil; mevcut sorunların çözümü ve geleceğin inşası konusunda irade ortaya koyacak bir koalisyon hükümetine ihtiyaç var...” şeklindeki sözleri bir anlamda koalisyon çalışmalarının da “yol haritası” niteliğindedir.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerindeki şifrelerin çözümü şöyledir.

        7 Haziran öncesinde yaşanan olaylara saplanıp kalmayan, Cumhurbaşkanlığı makamını tartışma konusu yapmayan, koalisyon müzakeresinin bir parçası haline getirmeyen, Cumhurbaşkanı sendromu yaşamayan, geçmişi kurcalamayan ve enerjisini geçmişi eleştirmek yerine geleceği planlamada kullanan partiler bir araya gelerek koalisyonu kursunlar.

        Cumhurbaşkanlığı makamının sürekli tartışma konusu yapılması koalisyonu engeller, erken ya da “tekrar” seçime davetiye çıkarır.

        Sonuç olarak: Koalisyon demokrasinin doğasında var, uzlaşma ve bir arada yaşama kültürünün gereğidir. Koalisyondan korkmayalım, ürkmeyelim.

        Diğer Yazılar