Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye’nin en acil güncel ihtiyacı; “milli mutabakat” ortamını oluşturması ihtiyacıdır. Ne varki; PKK terör örgütünün zehirlediği çatışma ortamı, siyasal ve toplumsal gerginlik ve kutuplaşma; yaşanan “duygusal kopuş” süreci, “ “milli mutabakat”ımızı kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya getiriyor.

        PKK; özgür siyasetin üzerinde bir “silahlı vasayet” oluşturarak Türk-Kürt kardeşliğini dinamitliyor.

        HDP; kendisinden beklenen sorumlu siyasetten her geçen gün biraz daha uzaklaşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu durumu; “Türkiye’nin provakatör siyasetçiye değil; sorumlu siyasetçiye ihtiyacı var” sözleriyle dile getiriyor.

        PKK ve KCK’nın Güneydoğu’da adeta bir “paralel yapı” oluşturarak devlete başkaldırmasını HDP’nin desteklemesi; sorumlu siyasetle asla bağdaşmaz.

        Devlet; Güneydoğu’da “kamu otoritesi”nin ve “kamu düzeni”nin bozulmasına, kaybolmasına izin vermemiştir, veremez de.

        Devlet; “meşru güç” kullanan yegane organizasyondur. Devletin dışında hiçbir yapı, “silahlı güç” kullanamaz.

        Devletin aldığı tedbirler ve kullandığı “silahlı güç”; “meşru”dur ve anayasanın kendisine yüklediği kamu düzenini sağlama ve koruma yükümlülüğüdür.

        Yurttaş olarak hepimizin ve demokrasinin “ister muhalefete, ister iktidarda olsunlar” vazgeçilmez unsurları olan siyasi partilerin devletin “meşru güç”ünün arkasında durmaları kaçınılmazdır, aksi bir durum; siyasi partilerin varlık nedenini ortadan kaldırır.

        BARIŞI İNŞA EDELİM

        Çatışmayı, hoşgörüsüzlüğünü, kini, nefreti yok edelim, uzlaşmayı, dayanışmayı ve kardeşliği kendimize rehber edinelim.

        Bu cennet vatanın “cinnet” vatana dönüştürülmesine asla izin vermeyelim.

        Bu arada; bölücü terör örgütü PKK’nın Güneydoğu’da meydana getirdiği tahribatı, yıkımı ortadan kaldırmak için Devletin uygulayacağı ekonomik, sosyal ve psikolojik onarım ve rehabilitasyon çalışmalarına ulus olarak destek verelim.

        Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtuluş’un verdiği bilgiye göre; Hükümetin Güneydoğu’da uygulayacağı ekonomik ve idari tedbirlerin yanı sıra “kamu diplomasisi” devreye sokulacak.

        Terörle mücadele parantezi kapandıktan sonra, Hükümetin hazırladığı 303 başlıklı eylem planı uygulamaya konulacak.

        Öngörülen tedbirler arasında;

        Terörün bitirilmesi,

        Sivil halkın uğradığı maddi ve manevi zararların giderilmesi,

        Kamu diplomasisi, devlet, vatandaş kaynaşması,

        Kardeşlik sürecinin devamının sağlanması da var.

        Sonuç olarak; Nefreti, kini değil; sevgiyi ve kardeşliği hakim kılalım.

        Diğer Yazılar