MHP'de nefesler tutuldu
MHP; parlamentonun, siyasetin, demokrasinin ve sosyal dokunun “denge” unsurudur. Bu nedenle; MHP’deki gelişmeler sadece MHP’yi değil; ülkenin tümünü ve mevcut siyasi koşullarda da AK Parti’yi yakından ilgilendirmektedir.
MHP’de nefesler tutuldu, gözler 19 Haziran’a çevrildi. MHP’nin seçmen nezdinde itibar kaybederek zaafa uğraması ve ilk seçimde “baraj” altında kalma olasılığı, tüm dengeleri değiştirebileceği gibi MHP’yi kamuoyunda da ilgi odağa haline getirmiştir.
MHP’nin parlamento dışında kalması; AK Parti’nin anayasayı muhalefetle uzlaşma ihtiyacı duymadan tek başına değiştirmesini sağlayacak bir sayısal çoğunluğu elde edeceği bir sonuç doğurabilecektir.
Bu nedenle; AK Parti’nin dikkati MHP’deki gelişmemelere yoğunlaşmıştır.
BAHÇELİ’YE DESTEK
AK Parti; MHP’de yönetim değişikliğinin yaşanmamasının ve Bahçeli’nin liderliğinin devam etmesinin kendi stratejisine uygun olacağı hesabıyla örtülü-açık Bahçeli’ye destek vermektedir.Yapılan kamuoyu araştırmaları ve buna dayalı değerlendirmeler; Bahçeli’nin liderliğinde gidilecek bir seçimde, MHP’nin parlamento dışında kalabileceğini güçlü bir olasılık olarak öngörmektedir.
Buna karşılık; aynı araştırma ve değerlendirmeler MHP’deki yönetim değişikliğinin ve Meral Akşener liderliğindeki MHP’nin büyük bir sıçrama yaparak ilk seçimde “oy” oranını %20 bandının üzerine çıkaracağını göstermektedir.
Ortaya çıkabilecek böylesine bir sonuç; tek başına AK Parti iktidarını önleyebileceği gibi MHP’ye de koalisyon ortağı olma yolunu açabilecektir.
Bu süreçte, Bahçeli’nin Yargı kararını bir anlamda amacından saptırarak MHP 6.Olağanüstü kurultayının 10 Temmuz’da toplanacağını açıklaması ve yargının görevlendirdiği “çağrı heyeti”nin 19 Haziran’daki Olağanüstü Kurultay Kararını “yok” sayması, bunun “korsan”, “gayri meşru” kurultay olacağını ve Genel Merkez’in de 19 Haziran’daki Olağanüstü Kurultaya katılmayacağını söylemesi MHP’deki belirsizliği ve kaosu iyice derinleştirmiştir.
YARGI KARARI
MHP Genel Başkanı Bahçeli Konya’da, iftar yemeğinde yaptığı konuşmada, “MHP’nin daha fazla tartışılmasına, yıpratılmasına izin vermedik. 10 Temmuz’da Olağanüstü Kurultay kararı aldık. 19 Haziran dayatması; art niyetlidir, MHP’ye darbe girişimidir, Ülkücülere ilan edilmemiş bir savaştır” dedi. Bahçeli, daha önce de “MHP’yi paralel yapıya teslim etmeyeceğiz” demişti.
MHP tabanında ve kamuoyunda ilgi gören, yaptığı her toplantı “miting” havasına dönüşen Genel Başkan adaylarından Meral Akşener de, Bahçeli’nin söylemlerine karşılık olarak, “yargı kararı gereğince MHP Olağanüstü Kurultayı 19 Haziran’da toplanacaktır. Çoğunluk sağlanamazsa 7 gün sonra 26 Haziran’da toplanacaktır. Abbas yolcu” şeklinde konuştu.
MHP Genel Merkezi’nin Parti içi uzlaşmayı, sağduyulu davranma yolunu seçmesi, “barış” stratejisi uygulaması; hem MHP, hem de demokrasinin esenliği, ülkenin istikrarı açısından yaşamsal önem taşımaktadır.
Sonuç olarak: MHP; demokrasinin, ülke bütünlüğünün yeminli birliğin sigortası olma işlevini kaybetmemelidir.
