Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İnsan onuruna yaraşır bir yaşam için yapılması gereken “en az harcama tutarı”, “açlık ve yoksulluk sınırı” ile açıklanmaktadır.

        “Açlık ve yoksulluk sınırı” araştırması, çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine bindirdiği yükü belirlemek için aylık periyotlarla yapılmaktadır.

        Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TUİK) “açlık ve yoksulluk sınırı” araştırması sonucu ortaya çıkan verilerle, mutfaktaki yaşanan enflasyon gerçeği çoğu zaman birbiriyle örtüşmemektedir.

        Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (TÜRK-İŞ) araştırmasında “gıda enflasyonu” yüzde 16.35 iken bu oran, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TUİK) araştırmasında yüzde 12.56’dır.

        Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun temmuz araştırma sonuçlarına göre, 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için aylık gıda harcaması tutarı yani “açlık sınırı” 1.177 TL’dir.

        Türk-İş’in verilerine göre yılın ilk 7 ayı itibariyle fiyatlardaki artış oranı yüzde 8.85, gıda enflasyonunun da 12 ay itibariyle artış oranı yüzde 16.35 ve 12 aylık ortalama fiyat artışı da yüzde 12.22 olarak gerçekleşmiştir.

        TUİK’in Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) göre yılın ilk 7 ayında fiyat artış oranı yüzde 8.25, gıda ve alkolsüz içkilerde yıllık fiyat artış oranı yüzde 12.56 ve 12 aylık ortalama fiyat artış oranı da yüzde 11.11 olarak gerçekleşmiştir.

        GELİR, ENFLASYONUN GERİSİNDE

        Gıda harcamalarının yanında konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılan harcamaların asgari tutarı da “yoksulluk sınırı”nı ifade ediyor.

        Gıda harcamaları ile diğer zorunlu harcamaların asgari tutarının toplamı yani (yoksulluk sınırı) 3 bin 834 TL’dir. Buna karşılık çalışan kesimlerin gelirlerindeki artış fiyatlardaki artışın gerisinde kalmaktadır.

        Türk-İş’in araştırmasına göre, Temmuz ayı itibariyle “yoksulluk sınırı”ndaki artış yüzde 16.35 iken asgari ücret artışı yüzde 10.86, en düşük memur maaşı artışı yüzde 8.35, en az işçi ve Bağ-Kur emeklisi aylığı yüzde 9.15 ve memur emeklisi aylığı ise yüzde 13.33 olarak gerçekleşmiştir.

        Bu tablo bize işçi, memur ve emeklinin enflasyon altında ezildiğini, “yoksulluk sınırı”nın altında bir yaşam mücadelesi verdiğini göstermektedir.

        Türk-İş’in araştırmasında Temmuz ayı itibari ile belirlediği yıllık gıda enflasyonu yüzde 16.35, TUİK’in tespit ettiği aynı döneme ilişkin artış oranı ise yüzde 12.56’dır.

        TUİK, toplam tüketim harcamalarında gıdaya giden harcamanın yüzde 24.45 olan ağırlığını düşürerek, genel enflasyondaki yükselişi perdelemeye çalışmaktadır.

        Sonuç olarak: Gerçeği gizlemek, yaşananları gizleyemez.

        Diğer Yazılar