Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Tuncay Özkan’ın kampanyası

        Tuncay Özkan’ın CHP’nin lideri olmak istediği sır değil, bunun farkında olan Kemal Kılıçdaroğlu da onu hep belli bir mesafede tutuyor. Aslında elinde olsa milletvekili bile yapmak istemiyordu ama Özkan’ın haksız ve çok uzun hapis yılları sonrası oluşan taban baskısına dayanamadı. Dikkat ettiyseniz partide bir görev de vermedi.

        Ancak Özkan geçenlerde gayri resmi olarak liderlik yarışını başlattı. Hem de çok stratejik bir hamleyle, Selahattin Demirtaş’ı hapiste ziyaret ederek. CHP’nin belki de en büyük ayıbı, birkaç İzmirli teyze korkusundan HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kalkmasına sessiz kalmasıdır. O gün bugündür CHP sistemin en kötü örneği benim için: Hiç değilse başkalarının demokrat olma iddiası yok.

        İşte Tuncay Özkan tam da bu büyük lekeyi onarmakla başlıyor işe. Şaşırtıcı bir şekilde HDP’nin uyguladığı Türkiye partisi olma formülünü CHP’ye uyarlamaya çalışıyor. Tutar mı? Bilmiyorum, ama keşke CHP gerçekten Türkiye partisi olsa. Tuncay Özkan’dan parti lideri olur mu? Olur tabii, ama parti lideri olmanın hiçbir anlamı yok ki artık. Bir tür müdüriyet artık siyasi parti yönetmek, gündelik bürokrasi demek. Toplumu sürükleyecek bir başkan adayı çıkacaksa bu mevcut partilerin rutin işleyişinden olmayacak.

        Birand’a büyük ayıp

        GAZETECİLİK mesleğini yok etmek için ellerinden gelen ne varsa ardına koymayan bir grup düşük liberalin gazetecilik öğretmek için kurduğu P24 derneği “Mehmet Ali Birand Konuşmaları” başlığı altında etkinlik düzenliyor.

        Yabancı konuklar basın özgürlüğü temalı konuşmalar yapıyor...

        Derneğin kurucuları arasında yüzlerce masum insanın hayatını kaydıran manşetleri atan, yalan belgeleri geldiği gibi basan Yasemin Çongar, uyduruk davalara inanıp savunuculuğunu üstelenen Hasan Cemal ve FETÖ kaçkını Yavuz Baydar yer alıyor.

        Son 15 yılda basında çürümüşlük adına ne yaşandıysa bizzat başrolünde olan isimler.

        Güya Birand’ı saygıyla anıyorlar.

        Rahmetli pek çok konuda eğildi büküldü, hataları vardı, yer yer yanıldı belki ama o bile hiçbir zaman bunlar kadar kirlenmedi. Kendilerini temize çekmek için Birand mirasına sığınmak çirkinliklerinin bir başka örneği.

        Leydi’nin kırık topuk sesleri

        SELİN Sayek Böke’yle ilgili tam kararımı veremedim, istifa mektubundaki gerekçeleri haklı bulsam da. Öte yandan, Kemal Kılıçdaroğlu’yla istifa pazarlığı yapıp sonra mektupta bambaşka gerekçeler sayması da iyi bir izlenim bırakmadı. Gerçekten bir balon mu, yoksa hakikaten donanımlı bir siyasetçi mi? Kesin olarak bildiğimiz, medyanın onu çok sevdiği ve pompalamak için her şeyi yaptığı. Türkiye’de son 15 yılda bütün taşlar yerinden oynadığı gibi eskiden işleyen formüller de başarıya ulaşmıyor. Yani manşetlerle siyaset belirlenmiyor artık, atamaları köşe yazarları yapmıyor.

        Selin Sayek Böke’nin talihsizliği, eski ezberlerinde ısrar eden birtakım eski medya kuruluşlarının bu sefer onu gözlerine kestirmiş olmaları belki de. En azından Muharrem İnce gibi kapı kapı dolaşıp “Beni parlatın ne olur” diye yalvarmadı ya da belgesi yok. Belki de isteksizce piyango ona vurdu, o da medyada görünürlüğün iyisi kötüsü olmaz diye bu desteği sorgulamadan kabul etti. Ama tutmadı.

        İstifasının medya gazıyla olmadığını kanıtlamak için bir örnek işte... Kaçıncı örnek kim bilir...

        #KodakBırakılsın

        Kendisi içeride ama...

        MIAMI’deki Rolling Loud müzik festivalinde sahne alması beklenen 19 yaşındaki Kodak Black şartlı tahliye koşullarını ihlal ettiği için şubat sonunda yeniden hapse girdi. Bu genç ve yetenekli rap’çinin suç sicili epey kalabalık, pek de uslanacağa benzemiyor.

        Tabii hapis cezası festivale katılmasına mâni oldu. Ama konser verebilse bu kadar etkili olur muydu bilmiyorum.

        Hemen her sanatçı setlerinin bir noktasında “Kodak’a özgürlük” deyip “Tunnel Vision” şarkısını çaldı. Üç gün arka arkaya dinleyince “Tunnel Vision” dilime yapıştı ve gerçekten muhteşem.

        Geçen gece tek başıma defalarca dinledim tek bir şarkıyı. Bir kulak kabartın, anında dinleyiciyi yakalayacak kancalar mevcut şarkıda.

        Diğer Yazılar