Ormanda kibrit yasak, dinamit serbest
Dünyada bizim kadar garip bir ülke var mıdır, vallahi tam bilemiyorum ama bence yoktur.
Bizde yangın tehlikesi nedeniyle ormanlara giriş yasaktır, fakat ormanda dinamit patlatmak serbesttir!
Ormanlarda piknik yapılması yasaktır, ancak orman alanlarında dinamit kullanarak madencilik yapılması serbesttir!
Ormanın çevresinde dolanmak yasaktır, ama ormanın içine termik santral kurmak serbesttir!
Ormanın kılına dokunmak yasaktır, lakin ormanlardaki ağaçların altlarının 6-7 metre oyulup sebze meyve saklama deposuna dönüştürülmesi serbesttir!
Ormanlara kibritle yaklaşmak yasaktır, fakat ormanların içine dinamit deposu yapmak serbesttir!
Ormanlarda odun toplamak yasaktır, ama ormanların içinde patlayıcılarla granit ocağı açılması ve binlerce ağacın kesilmesi serbesttir!
Ormanlara mangal sokmak yasaktır, ancak her gün binlerce kilo patlayıcı kullanarak kum, kireç, çakıl, taş, maden ya da kömür ocağı işletmek serbesttir!
Ormanlara ateşle yaklaşmak yasaktır, fakat ormanların içine enerji santralları kurmak serbesttir!
Ormanda gezmek, dinlenmek yasaktır, ama ormanda onbinlerce ağacın kesilerek otel, golf sahası yapılması serbesttir!
*
Bütün bunlar şaka değil, maalesef gerçek.
Ve tüm bu iç sızlatan gerçekler Orman Mühendisleri Odası’nın yayınladığı raporlarda mevcut.
Ormanları yangınlar kadar ormanlara yapılan bu tür müdahaleler de onları yok ediyor.
Sadece son 10 yılda sadece İzmir’in başına gelenlere bir bakın mesela..
Bu süre içinde İzmir ve Menderes Orman işletmeleri toplam 121 bin hektar alanı orman dışı kullanıma açtı.
Peki, 121 bin hektar ne eder biliyor musunuz?
Şöyle söyleyeyim, İzmir içindeki en büyük yeşil alan olan Kültürpark sadece 45 hektardır.
Bu da demek oluyor ki, İzmir’de son 10 yılda 2 bin 688 adet Kültürpark büyüklüğünde orman alanı yok edilmiş durumdadır.
Ya da bir başka deyişle, yok edilen orman alanı, UEFA standartlarında 15 bin stadyum büyüklüğüne ulaşıyor.
Yalnızca İzmir böyleyse, Türkiye’nin genelini düşünmek bile istemiyorum!
*
Halkın dikkatini yangınlar kadar çekmese bile, her yıl yanan orman alanlarının 4 katı miktarındaki orman alanı bu tür tahsislerle yok ediliyor.
Yanan orman alanlarının tekrar ormana dönüşmesi mümkün.
Ama enerji santraline, maden sahasına, otele, golf sahasına dönüştürülmüş alanların artık ormana dönüşmesinin imkanı yok.
Yılda ortalama 2 bin 706 orman yangınında, 9 bin 704 hektar orman alanı yanıyor.
Bu durumda yangın sayısı, her yıl verilen orman izinlerinin yarısına bile ulaşamıyor.
İzinlerle tahsis edilen orman alanları her yıl yanan orman alanlarının dört katını geçiyor.
30 yılda 30 kez değiştirilen Orman Yasası, tabii ki ormanlarımızı korumuyor, koruyamıyor.
Aksine her değişiklik daha büyük talana ve yokedişe yol veriyor.
Yazık ki ne yazık!..
Güzelim ülkemizi kendi ellerimizle mahvediyoruz.
