AK Parti'de sürpriz yoktu CHP'de tek sürpriz var..
AK Parti’den sonra CHP’nin de Ege illeri için başkan adayları kesinleşti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, pazar günkü Parti Meclisi toplantısında listeyi son kez gözden geçirecek ve muhtemelen o gün tüm isimleri resmen de açıklayacak.
Ama artık sürprize yer yok, genel tablo şekillendi.
Aydın‘da Özlem Çerçioğlu zaten Türkiye’de resmen ilk açıklanan başkan adayıydı.
Orada bir değişiklik yok.
İzmir‘de Aziz Kocaoğlu‘nun adaylığı, AK Parti’den Binali Yıldırım’ın aday yapıldığı gün netleşmişti.
Orada da değişiklik yok.
Muğla‘da 10 yıldır başkanlık yapan Osman Gürün‘ün devam edeceği de açıkça belliydi.
Orada da değişiklik yok.
Manisa‘ya milletvekili Özgür Özel‘in aday gösterilmesi bekleniyordu, o beklenti doğru çıktı.
Orada da değişiklik yok.
Balıkesir‘e 2004’te de aday olan ancak kaybeden Naim Durmaz‘a yeniden şans verilmesi benimsenmişti.
Orada da değişiklik yok.
Uşak‘a ise sürpriz bir isim geliyor. MHP’den ihraç edilen ve bağımsız olarak hizmet veren Uşak Belediye Başkanı Ali Erdoğan‘ın aday gösterilmesi bekleniyor.
Orada da değişiklik olmaz.
Ama iki kentte, hala iki isim arasında gidip geliniyor.
Denizli için avukat Kazım Arslan ile emekli vali yardımcısı Nadi Kılıçaslan arasından bir tercih yapılacak.
Kim seçilir derseniz, inanın hiç fikrim yok.
Keza, Çanakkale’de de iki aday çekişiyor. Mevcut başkan Ülgür Gökhan ile eski başkanlardan İsmail Özay‘ın adları geçiyor.
Burada sanki Gökhan biraz daha ağır basıyor gibi.
Ancak, pazar günü listeden Özay da çıkabilir.
Başbakan Erdoğan, Ege adaylarında sürpriz yapmamış ve üzerinde konuşulan isimleri açıklamıştı.
Kılıçdaroğlu ise, bana göre sadece Uşak tercihiyle “tek sürprizi” yaptı ve o da listesini fazla şaşırtmadan oluşturdu.
AK Parti ekibinde de, CHP takımında da oldukça güçlü isimler bulunuyor.
Bu da demektir ki, Ege’de ciddi anlamda çekişmeli bir seçim dönemi geçireceğiz.
Tablo bunu çok net gösteriyor.
Hemşirelerin feryadını
duyacak kimse var mı
Türk Sağlık Sen’in yaptığı anketi okuyunca irkildim.
Hemşirelerin hastanelerdeki çalışma koşullarında epey sorun yaşadığını biliyordum da, bu kadarını tahmin etmiyordum.
Meğer..
- Yüzde 69’u şiddete maruz kalıyormuş.
- Yüzde 86’sı mobbinge uğruyormuş.
- Yüzde 72’si hastane yönetiminden memnun değilmiş.
- Yüzde 51’i iş güvencesini kaybetmekten korkuyormuş.
- Yüzde 80’i ailelerine yeterince vakit ayıramıyormuş.
*
Ve bütün bu ağır şartların neticesinde de..
- Tükenmişlik sendromu yaşamışlar.
- Uykusuzluk problemiyle karşılaşmışlar.
- Depresyona girmişler.
- Dayanacak güçleri kalmamış.
*
Peki, sorunların çözümü için neler yapılması lazım?
Aslında hepsi belli.
- Kreş sayıları fazlalaştırılmalı.
- Nöbet ve iş yükü hafifletilmeli.
- Aile hayatı korunmalı.
- Şiddete, mobbinge önlem alınmalı.
- Süt ve doğum izni artırılmalı.
*
Sorunlar ve çözümler böylesine ortadayken, ortada olmayan tek şey, bu feryatları kimin duyacağı, ateşe kimin su dökeceği..
Aslında o da belli de, bugüne kadar hiç kıpırdamadıkları için, bu çağrılara da kulak verecekleri pek düşünülmüyor.
Bu zirve, en harika zirve..
İŞKUR İzmir İl Müdürlüğü’nün iş gücünü arttırmak ve işsizliğin önüne geçmek amacıyla bu yıl ikinci kez düzenlediği ‘İstihdam Zirvesi‘nden bahsediyorum.
İş arayanlar ile eleman arayanlar burada buluşuyorlar, uygun koşulları yakalayanlar salonlardan mutlulukla ayrılıyor.
İki taraf için de oldukça yararlı bir organizasyon.
İŞKUR‘un hakkını teslim etmem lazım.
Son yıllarda büyük bir değişim ve yapılanma içine girdiler.
Hantallığı üzerlerinden atarak, işsizlere iş imkanı sağlamak, eleman arayanlara da ciddi katkıda bulunmak için çok farklı yöntemler uygulamaya başladılar.
Yaptıkları etkili çalışmalarla da oldukça büyük başarılar yakaladılar.
Ki, bizim işsizler genelde iş beğenmiyorlar.
Gerçekten çalışmak isteyene iş çok çünkü..
