Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BU öğretim yılının en tartışmalı uygulamalarından biri okullarda 4 yılını dolduran müdürlerin görevlerinde kalıp kalmayacaklarının “oylama” ile belirlenmesi oldu. Aynı okulda 4 yılını dolduran yaklaşık 16 bin müdürden 7 binden fazlası okulun iki öğretmeni, seçilen öğrenci, veli ve ilçe milli eğitim müdürü, şube müdürlerinin “değerlendirmesi” sonucunda görevden alındı. 75 puan ve üzerinde alan müdürler ise aynı okulda bir 4 yıl daha görev yapmaya devam etme hakkı kazandı.

        Ancak “Evet” ve “Hayır” yanıtıyla doldurulan değerlendirme formları ile yeni müdür atamalarında yapılan sözlü sınavlarda yöneltilen “futbol topunun ağırlığı” gibi sorular bu değerlendirmelerin objektif olup olmadığının tartışılmasına da yol açtı. Üstelik birçok eğitimci görevine son verilen müdürlerin muhalif sendikalara üye olduklarını savundu. Görevden alınan okul müdürleri yerine getirilen yeni müdürlerin neredeyse tamamının da yalnızca bir sendikanın üyeleri olması bu atamaların tarafsızlığına gölge düşürdü.

        Görevden alınan müdürler haklarını aramak için yargıya gitmeye başladı. Kayseri’de 75 puan alamadıkları için 4 yıldır görev yaptıkları okullarında müdürlükleri son bulan iki eğitimcinin “hukuksuzluk var” diyerek açtıkları davada idare mahkemesi açılacak tüm davalara emsal olabilecek bir karar verdi ve yürütmeyi durdurdu.

        Mahkeme, müdürler için oluşturulan Değerlendirme Formu’nda yer alan “eğitim öğretim süreçlerinde resmi yazışma ve dosyalama sistemini zamanında ve usulüne uygun yapar, MEBSİS, e-okul vb. kurumlara ait elektronik sistemleri zamanında, eksiksiz ve usulüne uygun olarak kullanır, eğitim kurumunun tertip ve düzeni ile hijyen kurallarına uygun olarak temizliğini sağlar” gibi kriterlere “Hayır” yanıtı verebilmek için eğitimciyle ilgili soruşturma ya da disiplin cezası olması gerektiğini belirterek, böyle bir durumun olmadığını hatırlattı. Söz konusu müdürlerin “başarısız” ve “yetersizliği” için de somut bilgi ve belgelere ihtiyaç duyduğunu ancak bunların gösterilemediğini belirten mahkeme tüm değerlendirmelerin nesnel ve somut ölçme ve değerlendirme kriterlerine dayanmadığını, bu haliyle de objektif olmadığını ve hukuka aykırı olduğuna işaret etti. Kararında ise “Bu işlem nedeniyle davacının görevi ve görev yeri değişecek, bu değişiklikler silsile halinde il düzeyinde diğer görevleri etkilecek. Hukuka aykırılığı açık olan işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğacak” diyerek, yürütmenin durdurulması kararı verildi.

        Hatırlayalım, 2011 yılında da bakanlık okul müdürlerine rotasyon getirmiş, Türkiye’nin en köklü okullarının müdürlerinin birçoğu ilköğretim okullarına gönderilmiş ancak hepsi de yargı kararıyla geri dönmüştü. Ancak tüm bu görevden alma ve yerlerine yenilerinin atanması, ardından da eski müdürlerinin okullarına geri dönmesi bir kaos ortamına yol açmıştı.

        Bu yıl da mahkemenin “objektif kriterlere göre görevden alınmadıklarını” söylediği müdürler eski okullara dönmek istediklerinde yerlerine ne olacak?

        Diğer Yazılar