Rektör adayları Alman Büyükelçiliği'ne takıldı
İSTANBUL’da Türk ve Alman hükümetleri tarafından kurulacak Türk- Alman Üniversitesi’ne rektör seçimi “Alman Büyükelçiliği”ne takıldı. Hatırlarsanız geçtiğimiz nisan ayında Türkiye’de Türk-Alman Üniversitesi kurulmasına ilişkin kanun Meclis’ten çıkmıştı. Mevzuata göre kurulacak bu üniversite mühendislik, fen, hukuk, iktisadi ve idari bilimler, kültür ve sosyal bilimler fakülteleriyle yabancı diller yüksekokulu ve fen bilimleri ile sosyal bilimler enstitülerinden oluşacak. Üniversitenin hedefi de 2011-2012 öğretim yılında eğitime başlamak.
Kanuna göre bu üniversitenin rektörü olmak için 67 yaşından büyük olmamak, “profesör” unvanı taşımak ve devlet memuru olmaya engel hali bulunmamak gerekiyor. YÖK, bu nitelikleri ilan ederek, üniversite için rektör aradığını duyurmuştu. Bu duyuruya da 29 aday başvurdu. Bunlar arasından YÖK, 13 Mayıs’taki Genel Kurulu’nda 3 isim belirledi. Bu isimlere gelince YÖK üyesi Prof. Dr. İzzet Özgenç, Prof. Dr. Mehmet Emin Köktaş ve Prof. Dr. Ahmet Erman Tekkaya.
YÖK, birinci sırada Özgenç olmak üzere bu üç isimden oluşan listeyi içlerinden birini rektör ataması için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sundu. Bir süre önce Özgenç, hem adaylıktan hem de YÖK üyeliğinden istifa edince liste, YÖK’e iade edildi ve “rektör arama süreci“ zorunlu olarak tekrar başladı.
Özgenç’in istifasının altından ise Almanya Büyükelçisi Eckart Cuntz’un rektör adaylarıyla “görüşme talebi” çıktı. YÖK de, Büyükelçi’yle görüşmesi için baskı yapınca Özgenç de hem adaylıktan hem de YÖK üyeliğinden istifa etti.
Peki Büyükelçi’nin rektör adaylarıyla görüşmesi normal mi? Benim bildiğim ikili anlaşmayla kurulan bir başka üniversite daha var o da Galatasaray Üniversitesi. Galatasaray’da “Rektör ile Büyükelçi arasında ilişki nasıl işliyor?” diye soracak olursanız; Büyükelçilik, rektör adaylarıyla görüşme talebinde bulunmuyor. Atama yapıldıktan sonra rektörü ziyaret ediyor, tanışıyorlar. Yurtdışından gelecek öğretim üyeleri ve yurtdışı işbirlikleriyle ilgili ortak çalışma yürütüyorlar. Ancak Türk Alman Üniversitesi’nin kurulmasıyla ilgili imzalanan protokolde ne yazdığını bilmiyoruz. Kimbilir belki de “Rektör adayları büyükelçiliğin onayından geçecektir” maddesi yer alıyordur.
