Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Fenerbahçe açısından “Ya herro ya merro” maçı olduğunu herkes biliyordu. Fenerbahçe’nin ne oynayacağı da az çok biliniyordu. F.Bahçe’nin bir tane ekmeği var; o da mücadele edecek, kavga edecek bir şekilde gol bulup kapanıp kontra arayacak.Bunu yapacakları belliydi, üstelik Advocaat geldiğinden beri orta alanda oynattığı Alper’i de kanada atıp tam anlamıyla savaşkan ekibi orta alana dizmişti. Dolayısıyla maçın gidişatını Başakşehir belirleyecekti. Ev sahibi top rakipteyken Başakşehirli oyuncuları adeta dövdü. Premier Lig seviyesindeki sertlik sonrası kazanılan toplarda da hep bir karambol aradılar. Sertlik işe yaradı ve lider Fener kalesine yaklaşamadı bile.Aranan karambol pozisyonu duran toplardan beklenirken bir kanat organizasyonunda dış şut ve Emre’ye çarpan top ile gelen gol... İlk yarıda ‘tepük’ün; ayağa ‘basmalar’ın; hakeme ‘baskılar’ın; bağrış çağrışın arasındaki futbola benzer tek an da buydu zaten.

        2. yarıda tam anlamıyla Fener’in istediği şekle dönüldü. F.Bahçe golü bulup kapandı mı, onları kimse yenemedi, ManU dahil. Abdullah Avcı zannetti ki Fener yarı sahasında oynayınca üstünlük takımında.Oysa Fener’in olayı bu: Topu rakibe ver, fırsat bulduğunda kontraya çık. Ev sahibi adına dünkü eksik buydu, kontra yapamadılar. Lens çok kötü günündeydi; Alper de savaş baronlarından biri idi. Karavayev’in neden alındığını halen anlamış değilim. Neyse... Başakşehir, yani Avcı, Fener’e hiç pozisyon vermeden nasıl yenildiklerini bir süre düşünecektir. Oysa takımı da sadece 1 pozisyon bulabildi. 51’de Visca ceza alanı içinde vurdu, Demirel kurtardı, o kadar.

        “M.Batdal’a şişirelim; o indirip Visca’ya versin. Geriden Mossoro ve Emre baskılasın, atak tekrarlayalım”dan başka hücum planı olmadığı bir kez daha ortaya döküldü. Caiçara ile bir şeyler denese de Cengiz dışında iyi oynayan hücum hattı oyuncusu olmayınca pozisyon üretilemedi.Hakem Bülent Yıldırım müthiş tecrübesi ve eyyam özelliği ile tam anlamıyla idare-i maslahat’ın harika örneklerini sergiledi. Allah’tan uydurduğu penaltı gol olmadı.

        Gelelim şampiyonluk ihtimallerine...

        Abdullah Hoca şampiyon olmak istiyorsa bazı deplasmanlarda dayak yiyeceğini de bilmeli. Bu baskılı maçları kaldırabilecek farklı taktikler denetebilmeli. Ama gerçekten tok ve ne istediğini bilen takımı ile hala şampiyonluktaki en kuvvetli adaylardan biri

        Fenerbahçe içinse hala başladığım noktadayım. Bu takımın şampiyon olma ihtimali az. Ama 26 maçtır yenilmeyen lideri yenerek ümit tazelediler. Ümit işe yarar mı, yoksa çekilen acıyı artırır mı, göreceğiz.

        ALPER POTUK

        Fenerbahçe’nin en çok uğraşanı, en çok isteyeniydi.

        EDİN VİSCA

        Takımın gol ümidi hiç faydalı olamadı. Yakalanılan tek pozisyonda da kötü vurdu.

        Diğer Yazılar