G.Saray'da bir devrin sonu
Özhan Canaydın’a tepkiler çığ gibi büyümüş, Yiğit Şardan’a teveccüh gün geçtikçe artar olmuştu. Şardan’ı istemese, tecrübesiz veya agresif de bulsa; Canaydın’a karşı kim olursa olsun ona oy vermeye niyetli bir kitle vardı. ‘Derin G.Saray’ devreye girdi son gün Alp Yalman seçime katıldı. Muhalif oylar bölündü, Canaydın yeniden başkan oldu.
Tarihte görülmemiş şekilde bir başkanın itibarı ile kendi kongresi oynadı ve idari ibrasızlık diye bir uydurma ile Polat koltuktan indirildi.
Ünal Aysal görevi bırakacaktı. Seçim bağıra bağıra Alp Yalman’a doğru gidiyordu, Yalman’ın ekibinin Adnan Polat destekli olduğu iddiasıyla etekler tutuştu. Son gün son dakikada formül bulundu. ‘Derin G.Saray’, Duygun Hoca’yı geçiş dönemi hükümeti gibi kullandı ve Yalman By-Pass edildi.
Ama kimsenin beklemediği şey kimsenin beklemediği adamdan geldi. Dursun Özbek, Riva-Florya satışı konusunda ‘Derin G.Saray’ı böldü. İnan Kıraç ağır bir yenilgi aldı. Artık ‘Derin G.Saray’ın en ‘derin’inde başka isimler vardı: Hayri Kozak’lar, İrfan Aktar’lar, Serdar Eder’ler, Celal Emon’lar.. Onların yönlendirmesi-tavsiyesi-desteği ne derseniz deyin etkileri ile Dursun Özbek seçim kararını erkene aldı. Muhalefete kala kala “Etik değil” çıkışı kaldı. Zaten eski derinin de yeni derinin de makbulü olmayan Süren ve ekibi ile Polat gibi güçler devre dışı kaldı. Aysal hala etkin bir isim ve onay da kabul de görür. Ama onun da başka açmazları var. Muhalefetin bir kesiminin gelecekte başkan adaylığına düşündüğü Hakan Üstünberk’in de Özbek yönetimine gireceği konuşuluyor. Ha keza Haldun Üstünel’in de.. Eğer Üstünberk de bu yönetimde yer alırsa Özbek ilk defa çok kuvvetli bir yönetimle olacak.
Benim sadece dışarıdan bir gazeteci olarak gözlemlediğim budur. G.Saray’da hem ‘derin’lik paradigması hem de ‘güçler dengesi’ değişmiş. G.Saray adına bir devrin sonu yeni bir devrin başlangıcı 20 Ocak’ta resmileşecek gibi görünüyor.
*************
HADİ HAYIRLISI
beIN Sports istese bu organizasyonu yapamazdı. Terim-Güneş-Kocaman-Avcı ve Çalımbay’lı bir şampiyonluk yarışı bizleri bekliyor. Puanlar çok yakın, hocalar çok iddialı taraftarlar ümitli hemen her camia özgüvenli.. Bizleri harika bir 18 hafta bekliyor. Fatih Terim’e hayırlı olsun diyorum.
*************
KOCAMAN'A SAYGI
Aykut Kocaman hakkında fikirlerim belli. Onun oynattığı, benimsediği futbol felsefesi bana göre değil. F.Bahçe’ye göre de değil bence. Hocaya karşı tavrım kişisel değil felsefi. Onun ile benim futbola bakış felsefelerimiz apayrı. Bence büyük takım hocası olmaya yatkın ‘huy’lara da sahip değil. Buna karşın, tüm eleştirilere, taraftarın tepkilerine, başkan dahil yöneticilerin bir çoğunun karşıt fikirlerine rağmen kendi bildiği doğruyu ısrarla uygulamaya çalışıyor. Katılmasam da bu ısrarına ve bildiği doğrular üzerinde ısrar etmesine saygı duyuyorum. Hep eleştiriyoruz, övmemiz gerektiğinde de övelim.
