Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BU başlığı ilk kez 2 Kasım 2012 tarihindeki yazımda atmışım. Bu bizim kâbusumuza dönüşen harita konusunu aslında yıllardır yazıyorum. Örneğin 21 Temmuz 2012’de, “Ben Yeni Türkiye’nin Haritasını 21 Yıl Önce Gördüm” başlığıyla yazmışım. IŞİD olaylarının başlangıcında 26 Ağustos 2014’te “Büyük Kürdistan” başlığıyla konuya dönmüşüm.

        Bölgemizde haritaların yeniden çizilmesi kararı çok eskiden alınmıştır. Bu kararı alanlar için Sykes-Picot geleneğinin sürdürücüleri diyebilirsiniz.

        Cumhurbaşkanı’nın dediği gibi, bir “üst irade” sınırlarımızla oynamaya çalışıyor. Ve bu üst irade, bölgede bağımsız bir Kürt devleti kurulmasını arzuluyor. Bu üst iradenin en büyük sorunu, oluşması istenen Kürt devletinin Türkiye’den nasıl toprak alacağını bir türlü formüle edememesidir.

        Sınırlarımızda yaşanılan her sorun, Suriye karışıklığının Türkiye’ye yansımaları, Türkiye içinde yaşanan son karışıklıklar, zar zor sürdürülen çözüm süreci görüşmelerinde yaşanan sancılar, IŞİD’in Türkiye sınırındaki davranışları ve tabii ki son olarak da Kobani meselesi, hep bu temel sorunla, yani “Kürt devletinin oluşumunda Türkiye’nin yeri ne olacak?” sorusuyla ilgilidir.

        Burada önemli olan, böyle bir fikrin, üst iradenin olduğunu görmemiz ve bu fikrin hayata geçirilmesi için yapılanların bize yansımalarının farkında olmamızdır. Kobani, bağımsız Kürt devletine gidişin Türkiye’yi de içine alarak nasıl kurulacağının provasıdır. Kobani’de kurulan güç ilişkileri ve ittifaklar, ilerideki yolun bir provasıdır.

        Bunu başarıp başaramayacakları önemli değil, şimdi önemli olan bunun için çalışmakta olmalarıdır. Türkiye içinde yaşadığımız karışıklıklar, Kürtlerle yaşanılan gerginlikler, çözüm sürecinin gergin devam etmesi hep bu süregiden çalışmayla bağlantılıdır.

        Ben 23 sene önce o malum kâbus haritayı gördükten sonra Kürtlerin siyasi hareketine, en ücra köydeki terör hareketine, şehirlerdeki siyasi gelişmelere hep bu haritanın gölgesinde kalarak baktım. Yaşadığımız güncel problemlerin uzun dönemli temelinde bir bağımsız Kürt devleti kurulması iradesinin yattığını hep bildim.

        23 sene önce ne yaşamıştım? Tekrar olacak ama yine özetlemeye mecburum.

        Bir defasında Pentagon’da sivil memur olarak çalışmakta olan kaynağıma biraz erken gittim. Bir odada olduklarını öğrendim. Kahvemi alıp odanın kapısını açarak içeriye girdiğimde bir masanın etrafında bu arkadaşla birlikte oturmuş olan Washington’daki Talabani temsilcisi, Barzani temsilcisi ve PKK’nın temsilcisinin, önlerinde büyükçe bir kâğıda çizilmiş harita üzerinde çalıştıklarını gördüm. O haritada Türkiye’nin güneydoğusunu da içine almış bir bağımsız Kürt devletinin sınırları görülüyordu. O arkadaş tek başına çizmiş değildi tabii ki bunu, o var olan bir haritayı anlatıyordu onlara. Daha sonra 11 Eylül bahane edilerek ve saldıranlar arasında tek bir Iraklı olmamasına rağmen Irak işgal edilip ülkenin bölünmesine başlandı; çünkü Kürt devleti oluşturulmak isteniyordu.

        Ve nitekim bir Kürt devletinin nüvesi de oluşturuldu başarıyla. IŞİD aslında bu yüzden Amerika’yı çok kızdırıyor, Kobani Amerika için bu yüzden çok önemli. Çünkü IŞİD, ilerİde oluşması istenilen bir Kürt devletinin çıkarlarına tehdit olarak algılanıyor. Peki ama Amerika, Kürtleri onları bilemediğimiz nedenlerle çok mu seviyor yoksa demokrasi idealleri için mi Kürtlere yardım ediyor?..

        Yok canım ne alakası var. Cumhurbaşkanı’nın bahsetmiş olduğu üst iradenin, bölgemizde kalıcı bir istikrarın sağlanması için seküler, modern, Müslüman ve demokrat bir güce ihtiyacı var. Bunun Kürtler olacağı düşünülüyor. Bir süre bunun Türkiye olacağı da düşünüldü ve bu haritanın gündemden çıkarıldığı dönemlere bakın, o günler mutlaka Türkiye’nin bu rolü oynayacağının düşünüldüğü zamanlardır.

        Ne zaman ki Türkiye, seküler, modern ve demokratik bir Müslüman güç olma konumundan kendisini çıkarsa, bağımsız Kürt devleti kartı ve haritası bu rolü oynaması için tekrar gündeme sokuluyor. Tekrar ediyorum, üzerimizde büyük bir oyun oynamaya çalışıyorlar. Bu oyunun temelinde bağımsız bir Kürt devletinin kurulması ve bu devletin Türkiye’den neleri alabileceği sorusu var.

        Üst irade de bölgedeki yeni dinamikleri kullanıp bu amaca yönelik olarak farklı Kürt grupları arasında uzlaşma sağlamaya çalışıyor.

        Diğer Yazılar