Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Şehitlerimiz için değeri global düzeyde kabul edilecek, sanat değeri yüksek bir anıt dikmemizin zamanı çoktan geldi.

        Bu anıt, gelen her şehit haberinde nasıl yıkıldığımızı, nasıl duygu fırtınaları yaşadığımızı hem kendimize hem de yabancılara hatırlatacak, bunu bizlere hiç unutturmayacak çarpıcılıkta olmalı.

        Hakkında global düzeyde konuşulmalı, hatta sadece bunu görmek için bile insanlar başka diyarlardan gelmeli.

        Anıtlar, ulusların kolektif bilinçleridir, onların kolektif duygu kütüphaneleridir.

        Gerekirse uluslararası ihaleye çıkarak büyük bir sanatçıya yaptıracağımız bu “şehitler anıtı” ile şehit gençlerimizi insanlığın kolektif bilinçaltına kazımalıyız.

        *

        Ben yıllar önce Washington’daki Vietnam Savaşı Anıtı’nı ziyaret etmiştim.

        Yıllar sonra bizlerden şehit haberleri tekrar gelmeye başladıktan sonra tekrardan gittim ziyarete.

        Bu anıtın o kadar çarpıcı, o kadar sade bir güzelliği var ki ve bir o kadar da etkileyici ki, “Keşke biz de kendi şehitlerimiz için bunun gibi bir sanat eseri ortaya çıkarabilsek” diye düşündüm.

        Siyah mermer bir duvarda şehit düşen askerlerin ismi yazıyor.

        Uzun bir duvar bu.

        Yakınınızın veya arkadaşınızın ismini aramak için duvara bakarken, sanki yavaşça bir dehlize girer gibi duvar sizi kendi içine çekiyor.

        Ben aynı yolda yürürken aklıma Joseph Conrad’ın “Heart of Darkness” adlı kitabı geldi.

        Nasıl ki o kitapta romanın kahramanı, Kongo nehrinde seyahat ederken hem fiziksel hem de manevi karanlığın içine gömülüyor hissine kapılıyorsa, ben de Vietnam Anıtı’nda aynı duyguları hissettim.

        Mimar Maya Lin, birçok ödül kazanan bu tasarımında savaşın bizleri kolektif bir karanlığın içine nasıl çektiğini anlatmış ve bu duyguyu anıtı her görene yoğun bir şekilde hissettirmiş.

        *

        Her gün gencecik insanların ölüm haberleri geliyor. Bizler de bir karanlığın içine çekiliyoruz.

        Kolektif bilincimiz de karanlıklaşıyor.

        Bugünler de bir şekilde geçecek ama yaşadıklarımızı hiç unutmamamız gerekiyor.

        Cenaze törenlerinde yapılan duygusal konuşmalar yetmez, yetmemeli; bu günleri hem kendi hem de global dünyanın bilincine çakacak ve hiç unutturmayacak bir şeyler yapmalıyız.

        Şehitler anıtı projesi için uluslararası ihaleye bir an önce çıkılmalı.

        Diğer Yazılar