Müslüman demokrasinin doğal lideri Türkiye'dir
Bugünlerde Tunus’ta kendisini Müslüman demokrat olarak tanımlayan Nahda Hareketi Partisi’nin yükselişi ve Mısır’da İhvan hareketi içinde de Müslüman demokrat eğilimlerin güçlenebileceği işaretlerinin gelmesi, hem Müslüman dünyasında, hem de böyle bir değişime gerçekten ihtiyaç duymakta olan global dünyada büyük heyecan yaratıyor.
Çünkü bu dünyada Müslüman ülkelerin huzur içinde gelişebilmeleri ve global dünyada barış ve huzurun sağlanması Müslüman demokratların hâkimiyet kurmasına bağlı.
Tunus’ta güzel gelişmeler olabilir. Mısır’da da olacaktır büyük ihtimalle. Ancak dünyada Müslüman demokrat bir hareket oluşacaksa bunun doğal lideri Türkiye olmalıdır.
Bunun nedeni sadece AK Parti değildir tabii, onun tamamen demokrasi kuralları çerçevesinde yıllardır süren iktidarı Müslüman ülkeler açısından hem gıptayla bakılan hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin önemini gösteren bir gelişmedir.
Cumhuriyetimizi oluşturan denklemdeki dengeleri iyi anladığımızda Türkiye Cumhuriyeti’nin neden Müslüman demokrasinin de doğal lideri olması gerektiğini anlarız.
Cumhuriyetimizi oluşturan denklemin içinde 4 ana öğe vardır: 1- Demokrasi, 2- Laiklik, 3- Müslümanlık, 4- Hayat tarzı özgürlüğü.
Tüm cumhuriyet tarihimiz denklemini oluşturan bu 4 öğe arasındaki ilişki ve dengelerin değişimiyle açıklanabilir.
Türkiye Cumhuriyeti huzuru ve gücü, sadece bu denklemin 4 öğesi arasında dengelerin korunabildiği dönemlerde bulabilmiştir.
Ancak denklemdeki öğelerden bir tanesi diğerlerinin aleyhine güçlendiğinde huzurumuz ve gücümüz ortadan kalkmaktadır.
AK Parti hükümeti iktidar oluncaya kadar denklemdeki öğelerden “laiklik”, diğerlerinin aleyhine, iç dengeleri bozacak düzeyde güçlüydü. Cumhuriyet sistemini oluşturan denklemin bu şekilde bir öğe lehine bozulması huzurumuzu da kaçırdı gücümüzü de azalttı.
AK Parti iktidara gelince iktidarının ilk yıllarında denklemin 4 öğesi arasında dengeyi tekrardan kurmaya başladı. Laikliğe abartılı vurgu yapılmasına son verip “Müslümanlık” öğesine ağırlık tanımaya başladı.
Denklemin 4 öğesi arasında güç eşitliği kurulunca tekrar huzuru bulduk, tekrar büyümeye, güçlenmeye başladık.
Ancak bu fazla sürdürülemedi ve denklem içindeki dengeler tekrar bozuldu. Hükümet, “Müslümanlık” öğesine tüm dengeleri unutup diğer öğeler aleyhine vurgu yapmaya başladı. Böylece cumhuriyetimizin kimyası tekrardan bozuldu.
Tunus’ta ortaya çıkan Müslüman demokrat hareket, aslında Müslüman ülkelerin Türkiye Cumhuriyeti’nin kimyasında -neredeyse genetiğinde- bulunan “sistem dengesi”ni yeni aramakta olduklarını gösteriyor.
Onlar bunu arasınlar tabii ama onların yeni keşfetmeye başladığı bu sihirli dengeyi bizler bu ülkede cumhuriyetimiz sayesinde uzun zamandır biliyor ve yaşıyoruz. Eğer ülkeyi yönetenler cumhuriyetimizi oluşturan denklem içindeki 4 ana öğe olan demokrasi, laiklik, Müslümanlık ve özgürlükler arasındaki dengeyi tekrardan oluşturabilir, birisine diğerleri aleyhine vurgu yapmaktan vazgeçerlerse Türkiye Cumhuriyeti bugün doğal biçimde Müslüman ülkelerin lideri olur hem de aradığı huzura ve güce kavuşur.
DİJİTAL MELEKLER
Bence yakın zamanın en güzel, en şık haberi “Dijital Melekler” başlıklı haberdi. Arkadaşlarımla birlikte her gün hazırladığımız internet sitemiz www. haberturk. tv’de yayınlanan bu şık videolu haber Victoria’s Secret ile ilgiliydi. Basılı kataloğunu artık çıkarmayacağını duyuran Victoria’s Secret yeni koleksiyonunun tanıtımını web sitesinde yaptı. Dijital reklama bundan böyle daha çok önem vereceklerini söyleyen şirketin sitesinde yayınlanan klipte ünlü mankenler Josephine Skriver, Stella Maxwell, Elsa Hosk, Vita Sidorkina, Justin Timberlake’in yeni şarkısı “Can’t stop the feeling” le dans ediyor. O klibe ve habere bizim sitemizden ulaşmak için link şöyle: http:// haberturk.tv/eglence/video/melekler-yaza- merhaba-dedi/186463. Türkiye’nin ve onu yansıtan haberturk.tv’nin gündemini tabii ki takip ediyoruz ama bunun yanında Türkiye’de ve dünyada oluşmakta olan eğlenceli haberler konusunda da antenlerimiz hep açık. “Eğlenerek öğrenmek” istiyorsanız www. haberturk.tv sitemize her gün bekliyoruz.
YAZIN İLK TRENDİ
Bu yaz boyunca omzu açıkta bırakan kıyafetlerin hayli popüler olacağı şimdiden belli olmaya başladı. Gece giymeye uygun kıyafetlerde de omzu açıkta bırakan tasarımların ön plana çıkmasıyla, bu yıl gece hayatından turistik yörelerden verilecek fotoğraflı haberlerde omuz şıklığını görmeye alışmamız gerekiyor. Moda dünyasını yakından takip eden yorumcular bu yaz şıklığının ilk belirgin trendinin bu olduğunda hemfikirler. Şunu da söyleyeyim bu, sokakta, gündelik hayatın içinde kendiliğinden oluşmaya başlayan bir trend. Modacılar şık kıyafetlerde sokağın bu eğilimine uyum sağlamak için yaratıcı tasarımlarla ortaya çıkıyorlar.
GLORİA STEİNEM
1970’li yılların başında sokak hareketleri içinde aktivistliği ile ön plana çıkan bu güzel kadın, modern feminist teorinin kurucu liderlerinden biri oldu. Yıllar içinde aktivist ruhu hiç durulmadı, kendisini sürekli yeniledi ve değişen koşullara ayak uydurdu. Son olarak da modern yayıncılığın öncülerinden olan “Vice”ta çalışmaya başlayan Gloria Steinem, Viceland adlı TV istasyonunda bugünkü feminizmin sorunlarını anlatmaya başladı.
