Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Amerika nevi şahsına münhasır, yani kendine özgü karakter ve davranış biçimleri olan bir ülkedir.

        Çoğumuz onu çok iyi tanıdığını, çözümlediğini sanır. Çünkü çoğumuzun Amerika fikri, okuduğu bir kitap veya seyrettiği bir filmin etkisiyle oluşmuştur.

        Kendileri hakkında muhteşem komplo filmleri de yaptıklarından, birçoğumuz Amerika hakkındaki eksik bilgiye dayanan fikirlerini komplo teorileriyle tamamlar.

        Türkiye’nin şu anda içinde bulunduğu ruh hali, her kafadan ayrı bir komplo teorisi çıkmasına müsait.

        15 Temmuz öncesinde bir araya geldiklerinde TV dizisi veya futbol konuşan insanlar, o günden sonra bir araya geldiklerinde yüksek düzeyde global politika ve komplo teorileri konuşmaya başladı.

        Bu belki de kaçınılmaz olan durum, yaşananlar nedeniyle paranoyaya açık hale gelmiş ruh halimizi daha da bozuyor. Gördüğüm kadarıyla Türkiye çeşitli komplo teorilerinin yarıştığı bir ülke haline geldi.

        FETÖ lideri olduğu suçlamasıyla tutuklama kararı bulunan Fethullah Gülen’in şu anda Amerika’da ikamet etmesi, işin dozunu artırıyor.

        BUNLAR MÜMKÜN MÜ?

        Baştan şunu söyleyeyim, Amerika’nın, içinde Fethullah Gülen’in de bulunduğu bir Türkiye operasyonu yapmış olması mümkün değil mi?

        Gayet tabii ki mümkün.

        Gülen o ülkede yaşamaya başladığı andan itibaren, ileride onun gerektiğinde nasıl kullanılabileceği üzerine çeşitli senaryoların oluşturulup devlet arşivlerinin raflarına, ihtiyaç halinde indirilmek üzere kaldırıldığından adım gibi eminim.

        Bu sadece Amerika’ya özgü bir davranış değildir. Kendisine saygısı olan, güçlü gelenekleri bulunan her ülke -ki buna Türkiye de dahildir- aynı şekilde davranırdı.

        Amerika başkanları doğal olarak fazla bilgileri, fikirleri olmayan durumlar hakkında da söz söylemek zorundadır. Bu yüzden olası her durum için farklı senaryoların, farklı opsiyonların her durumda önlerine sunulmasını isterler.

        HANGİ DOSYAYA BAKILIYOR?

        Türkiye hakkında da birçok farklı opsiyonun sunulduğu dosyalar mevcut olmalı, bunun aksi düşünülemez.

        Nasıl ki bir Kürt devletinin oluşturulması yolunda bir dosya neredeyse 30 yıldır varsa, Türkiye’de bir Amerikan yanlısı darbe oluşturulması yolunda bir çalışma olduğuna da eminim ben.

        Aynı türden çalışmaların İngiltere veya Almanya için de var olduğuna emin olun.

        HUKUK DEVLETİ

        Amerika olağanüstü bir hukuk devletidir. Gündelik yaşam da devletin işleyişi de böyledir.

        Başka bir ülkede darbe oluşturmanın da hukuk kuralları vardır Amerika’da.

        Darbenin bile bir prosedürü (due process) vardır. Kongre liderliğini işin içine dahil edeceksiniz; anayasa mahkemesi de bir şekilde işin içinde olacak; ülkenin adalet bakanından bir yönerge alınacak; kabine toplanacak ve gerekli yerlere bildirimler yapılacak ve yazılı talimatlar (on the record) devlet arşivi için oluşturulacak.

        AMERİKA’NIN AMACI NE?

        Bazı insanlar şu anda başımıza gelenlerin Amerika tarafından yapıldığını konuşup yazıyor. Şimdi diyelim ki bu komplo teorisi doğru olsun ve yine diyelim ki bu operasyon ile ilgili dosya raftan indirilmiş bulunsun ve yine diyelim ki yukarda bahsettiğim tüm yasal prosedürlerden de geçilmiş olunsun.

        Yine de bu aşamada “Amerika’nın amacı ne olabilir?” sorusunu sormalıyız.

        Benim şu anda hiçbir şey bilmediğimi düşünseniz bile şundan emin olduğumu bilin:

        Amerika, Türkiye’nin global düzeyde, modern, seküler, demokratik ve Müslüman model bir ülke olmasını umuyor ve bunu desteklemeye hazır.

        Böyle bir Türkiye, Amerika’nın kendi ulusal ve global çıkarlarına uygundur.

        İşte bu nedenle Türkiye’yi riske sokacak, iç karışıklıklarını artıracak herhangi bir işte Amerika’nın parmağını aramak doğru olmamaktadır. Amerika bir türlü huzuru getiremediği bölgemizde son şansının huzurlu, iç barışını sağlamış Türkiye olduğunu düşünmektedir. Gördüğüm kadarıyla senaryo opsiyonları arasında bunun dosyası çok uzun zamandır raftan indirilmiş durumda. Aksini düşünenler Amerika içinde de mevcuttur ama hâkim fikir budur.

        PEKİ GÜLEN NEDEN HEMEN VERİLMİYOR?

        Bu soru herkesin kafasında ve olması da gerekir. Dediğim gibi Amerika olağanüstü bir hukuk üstünlüğü devletidir.

        Bir anımı anlatayım. Yıllar önce orada bir elinde suç aleti ve kan bulunan bir sanığın sadece polis ona haklarını okumadığı için serbest bırakıldığını okumuş ve seyretmiştim. Bu, hukuk devletinde her durumda herkesin yasal hakkını korumak için verilmiş bir karardı.

        “Due process” yani işleri kuralına göre yapmak çok önemlidir Amerika’da. Gülen’in iadesinde bu aşamada zorluk çıkarıyor olabilir ama gecikme olsa da due process içinde aşılacaktır bu.

        ERDOĞAN-ABD GÜVEN TAZELEMELİ

        Gerçi Washington’da “modern, seküler, demokratik, Müslüman ülke Türkiye” model ülke senaryosunu içeren dosya çoktan raftan indirilmiş ve başkana sunulan dosyaların en üstünde durmaktadır ama bu aralar Amerikan yönetimi ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında bir güven krizi yaşanmakta olduğu barizdir.

        İki ülkenin de çıkarları bu krizin bir an önce aşılmasını ve Erdoğan ile Amerikan yönetimi arasında düzgün, karşılıklı çıkarlara uygun bir işbirliği oluştrulmasını gerektirmektedir.

        Son darbe girişimi de bunun yolunu açmıştır. Erdoğan yeni Amerikan yönetimi ile çok daha sağlıklı bir ilişki kurma şansına sahiptir, çünkü iki ülkenin de çıkarları bunu gerektiriyor.

        Diğer Yazılar