Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AMERİKA ve Rusya, Suriye’nin geleceği için siyasi çözüm vurgusunu yaptılar. Ayrıca ikisinin ortak başkanlığında Viyana’da başlatılan Uluslararası Suriye Destek Grubu (USDG) çalışmaları sürüyor.

        Ama tarafların Suriye’nin geleceğinde söz sahibi olma ve kendilerine uyan çözüm formüllerini empoze etme manevraları da perde arkasında bütün hızıyla devam ediyor.

        KRİTİK GÜNLER BAŞLADI

        Bu hafta, işte bu manevraların, siyasi ayak oyunlarının özellikle kızıştığı bir hafta olacak. Ana oyuncularının Türkiye, Rusya ve İran olduğu Astana sürecinin yeni toplantısı 22 Kasım’da başlayacak.

        Suudi Arabistan bir karşı atağa geçti ve tam Astana’nın başladığı gün Riyad’da Suriye’deki muhalif güçleri bir araya getireceği toplantı düzenledi. Riyad’daki toplantının amacının, Suriye’nin geleceği için muhalefetin ortak bir çizgiye getirilmesi olduğu belirtiliyor.

        Washington’da bu süreçleri izleyenler, eskiden muhalif güçleri yönlendirmek için Türkiye ile Suudi Arabistan’ın uyumlu hareket ettiğine, şimdi Türkiye, Astana süreciyle kendisine ayrı bir yol çizdiği için Suudi Arabistan’ın da Riyad toplantısıyla karşı atağa geçmiş olduğuna dikkat çekiyorlar.

        Astana sürecinde Türkiye’nin birlikte çalıştığı İran’ın da Riyad’daki toplantıya karşı olduğu ve bunu kendisine karşı yapılmış siyasi bir manevra olarak gördüğü söyleniyor Washington’da.

        İran’ın bölgede artan etkinliğinden çok rahatsız olan Washington’un, Viyana sürecinde Rusya’yla ortak çalışma içinde olmasına rağmen Riyad’daki toplantıyı da desteklediği belirtiliyor.

        KÜRTLER DE HAREKETLENDİ

        Suriye’nin geleceğinin belirleneceği siyasi manevralarda en fazla problem çıkaracak olan konu Suriye’nin kuzeyindeki durum. Muhaliflerin bir araya getirileceği Riyad’daki toplantıya Kürtler davet edilmedi.

        Buna karşılık YPG-PYD’nin katılımıyla Suriye’nin kuzeydoğusunda Kürtlerin ve bölgedeki diğer etnik grup temsilcilerinin katılacağı bir toplantı yapılacak.

        Kürtler, Esad rejimiyle de görüşüp Suriye’nin kuzeyinde özerk bir alan tanımlamaya çalışıyorlar. Kürt temsilcilerini hem Cenevre’deki Birleşmiş Milletler denetiminde yapılmakta olan görüşmelere hem de Viyana sürecine katmak isteyen Rusya, ayrıca Suriye için hazırladığı anayasa taslağında konfederatif yapı içinde Kürtlere otonomi verilmesi önerisini getiriyor.

        SOÇİ’DE TOPLANTI

        Rusya ayrıca 2 Aralık’ta, Astana sürecinin dışında olmakla birlikte onunla uyumlu olmasına çalışacağı bir önemli toplantıyı da Soçi’de düzenliyor.

        Washington’daki uzmanlar, Rusların “Suriye Ulusal Diyalog Kongresi” adını verdikleri bu toplantının, Riyad’da muhaliflere yönelik atılıma karşı yapılmış bir manevra olduğunu düşünüyorlar.

        Rusya, Suriye’deki tüm etkili fraksiyonları buluşturacağı bu toplantıya 1300 kişinin katılımını bekliyor. Ayrıca Suriye’nin kuzeyindeki Kürtlerin temsilcilerini de toplantıya sokmayı planlıyor.

        ORTALIK TOZ DUMAN

        Görüldüğü gibi Suriye için manevralar çoğalmış, ortalık toz dumana karışmış durumda. DEAŞ’la savaşa kilitlenmiş olduğu için bu tür siyasi süreçlerin içindeki etkinliği hayli zayıflamış olan Washington ise önümüzdeki günlerde yapılacak tüm görüşmeleri dikkatle izliyor.

        Washington için öncelikli konunun, Viyana sürecinde Ruslarla ortak tavır alabilmesine elverişli bir anlayışın çıkması ve Suriye’nin kuzeyinde Kürtleri ortalıkta bırakmayacak bir sürecin başlatılması olduğu belirtiliyor.

        Amerika’nın önceliğini bu şekilde anlatan kaynaklar, Türkiye’nin de kuzey Suriye konusunda elindeki kozların zayıflamaya başlamış olabileceğini, siyasi çözüm konusunda anlaşan Rusya ile Amerika’nın bir aşamada Kürt oluşumu hakkında da ortak tavır almaya gidebileceğini, bunu da Türkiye’nin yakından takip etmesi gerektiğini söylüyorlar.

        Diğer Yazılar