Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye, Dünya Kupası’na gitseydi, 23 kişilik kadroda, o da varsa, “3 büyükler”in yetiştirdiği futbolcu sayısı, Almanya’da yetişenlerin gölgesine yetişemeyecekti!

        Dünya Kupası’nda Türkiye’den 22 futbolcu var. Hiçbiri burada yetişme değil. Çünkü “yabancı.”

        Ama Arjantin’de Messi’yi İspanyol Barcelona, İspanya’da Pique ve Fransa’daki Pogba’yı (enayice bedava satıp sonra rekor parayla geri alana kadar) İngiliz M.United, Mısır’da Salah’ı İsviçreli Basel yetiştirmiş mesela. Çok örnek var.

        Demek ki...

        “Yetişme”ye çalışıyorsun onlara... Ama “yetiştirme”ye yanaşmıyorsun. Ya da beceremiyorsun! “Genç Türkler”i de, gencecik yabancıları da.

        Altınordu, Bursaspor, Trabzonspor’u istisna sayalım yine!

        Beşiktaş Başkanı Orman, iki şampiyonluk başta, birçok önemli iş yanında, bu yaraya da parmak bastı. Lakin “yara” olarak değil, “işin doğası” gibi:

        “Beşiktaş sonuç takımı. Şampiyon olması lazım. Oyuncu yetiştirme takımı değil. Oyuncuların yaş ve istikballeri önemli ama şampiyon olmak da önemli.”

        Tamam, o devirler geçti ama Seba 5 şampiyonluğu “oyuncu yetiştirme takımı” ile almıştı. Hadi çok uzun sürede diyelim. Ancak üst üste 3 şampiyonluk önemliyse, onlar da “Metin, Ali, Feyyaz... Rıza, Gökhan, Ziya, Fikret, Sinan” gibi, sonra “Nihat, Sergen” gibi oyuncular yetiştiren Hamdi Serpil Tüzün, Adnan Dinçer ve diğerleri imzalı “özkaynak”la geldi.

        Tamam, kabul; mazi kalbimizde yara olsun.

        Fakat bakın şu “sonuç takımları”na:

        Barcelona’nın yetiştirip dünyaya dağıttıkları bir yana; son kadroda Iniesta, Messi, Busquets, S.Roberto, Vidal, Samper altyapısından. “Yetiştirme takımı”ndan şampiyonluk takımına. Pique, Alba da öyle; gitmiş, geri alınmışlar. Xavi, Puyol, Valdes, Fabregas, Reina’yı hatırlıyorsunuz, değil mi? Hatta şampiyon teknik direktörler de ya Guardiola gibi hem genç takım oyuncusu hem genç takım antrenörü, ya Valverde gibi işi o altyapıda öğrenmiş

        “Sonuç takımı” Real Madrid: Son kadroda Carvajal, Nacho, Lucas, Llorente, Majoral, Casilla, Hakimi hep “yetiştirme.” Morata, Mata, Glik, Juanfran, M. Alonso’yu da bilirsiniz. Raul, Guti, Casillas?

        Bir sonuç takımı daha, Bayern: Şampiyon kadroda Müller, Alaba, Früchtl ve gidip gelen Hummels ile Wagner “yetiştirme.”

        Manchester United: Lingard, Rashford, Fosu – Mensah, Perreira ve Pogba.

        Dortmund: Schmelzer, Reus, M. Götze, (Amerikalı Hırvat) Pulusic ve Nuri Şahin.

        Ve para saçan sonuç takımı, PSG: Rabiot, Kimpembe, Nkundu, T. Weah, Areola, Cibois hep “yetiştirme.”

        Kadrosunda tam 14 oyuncusu “altyapıdan” olan Ajax’ı saymıyorum; dünyaya yetiştirmekten yorulmuş olmalı. Artık pek “sonuç takımı” değil!

        Monaco, Leipzig, Porto gibi genç alıp genç satanlar da sonuç takımı sayılmaz, değil mi?

        “Sonuç takımlarımız” Beşiktaş’ta Necip ile Fatih; Galatasaray’da Eray, Fenerbahçe’de Erten, Samed, Yiğithan, Uygar var. Hepsi Mbappe’den büyük ya da o yaşta olmalı! Kaç maç izlediniz onları?

        Tamam ormana bakıyoruz ama ağaçları görmeden; fidanları eze eze!

        Diğer Yazılar