Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BUNDAN yaklaşık iki yıl önce bir yazı kaleme almış ve "sürtünmeli bütün siyasal-sosyal-fiziki" sistemlerin "güç kaybettiğini" belirterek bir genel çıkarıma atıfta bulunmuştum: Çan eğrisinden dönüş yok! Her dinamik başlar, tepe noktasına ulaşır ve tam tepedeyken yeni bir genleşme yaratamazsa yani zirveyi yukarı taşıyamazsa, dönerek dibe doğru yol alır!

        Sevgili dostlar, bu çıkarımı Türkiye'deki siyasal sistem için de uygulamış ve bu genelleme eşliğinde siyasi-sosyal-ekonomik anlamda yeni bir patlama yapamazsa; AK Parti iktidarının da bu sona maruz kalıp kalmayacağını sorgulamıştım.

        Bugün geldiğimiz noktada eldeki verilere göre çan eğrisinin siyasi tablomuz için hayata geçmediğini görüyorum. Bu durumu sorgulamaya geçmeden yukarıda bahsettiğim yazımdan bazı bölümleri alıntılarla paylaşmak istiyorum:

        "...Dünya tarihinde çan eğrisinin tepesini diğer tarafa aşıp da geri dönen siyasi akım yok! Hatta imparatorluk ve/veya devlet yok! Bu gerçek aynı zamanda doğanın da bir kuralı! Siz hiç aşınıp da kullanıldıkça yenilenen bir araba lastiği gördünüz mü? Veya başka bir eşya! Daha değişik bir açıdan bakarsak; biten duyguların ardından aynı kişiye ikinci kez gerçekten âşık olan! Olur ama sübjektiftir! İlki ya aşk değildir ya da tam yaşanamamıştır! Siyasetçiye güven, siyasi teze inanç da böyle bir şeydir. Yaşanır, zedelenir, bir süre daha devam eder ve sonra biter! Fizik kuralları da farklı değildir... Ekonomik krizi tahmin ederken kullandığımız 'entropi' kavramını hatırlayın. Bir sistem genleşirken her saniye yeni güç katılımı gerektirir, durduğu anda sistem duraklar ve çökmeye başlar. Yani çan eğrisinin tepesine değer ve ömrünü yarılayıp düşüşe geçer. Yaşadığımız evren şimdilik bu yapıdan farklı. Şimdilik diyorum çünkü evrendeki genleşme durduğu an, duraklayıp, üstüne çökmeye başlayacak... Modeli kuran 'büyük zekâ', 'yüce yaratıcı' evreni bu gerçekten korumuş veya henüz çözemediğimiz bir zaman kodu koymuş! Her saniye genleşen ve dışa doğru açılarak büyüyen bir evren modeli içinde yaşıyoruz. Genleşme olmasa çöküş ve kaos kaçınılmaz! O da gelecek ama zamanı biz bugün için bilemiyoruz! Uzun lafın kısası; genleşemeyen her sistem, ister siyasi, ister fiziki, ister duygusal olsun, duraksar ve kendi üstüne büzüşmeye başlar. Hiç kimse bu kuraldan ayrı tutulamaz! Hükmederken bunu anlayıp adil olanlar minnetle anılır, hükmederken bu kuralı anlayamayıp sonsuza kadar zirvede kalacağını sananlar da tarih çöplüğüne atılırlar! Sadece siyasette değil, hayatımızın her alanında genleşme-büzüşme veya 'çan eğrisi' modeline göre yaşıyoruz. Şimdi durup lütfen bir düşünün 'hayatınızın alanlarını birbirinden ayırın' ve sorgulayın; hangi 'gerçeğinizde' tepedesiniz, hangilerinde daha varamadınız veya aşağı döndünüz?..."

        Sevgili dostlarım, 2009 yılında yani bu yazıyı yazdığım dönemde "Bir sonraki seçimde ne olacak" sorusu en çok sorulan soru olmakla birlikte o günden bugünü görmek zordu. Bugün geldiğimiz noktada, eğer 90 gün içinde bir sürpriz olmazsa, var olan siyasi otoritenin "çan eğrisi" kuralından kurtulan "ilk" olduğunu göreceğiz...

        Daha açık yazayım; kamuoyunda tartışılan anket sonuçları doğruysa; Türkiye'de ilk defa bir siyasi parti 3. genel seçimde "eğrinin zirvesini" daha da yukarı taşıyacak ve "1938 sonrası tarihimizde çan eğrisinden dönen ilk" olacak...Bu noktada ana soruyu soralım; böyle bir durum ortaya çıkarsa bunun altındaki "temel dinamik" ne olacak? Hangi açılım-genleşme buna yol açacak?

        Sonuç: Yukarıdaki analizi objektif bir açıdan değerlendirmek ve özellikle "Türkiye bundan sonra nereye gider" sorusuna cevap aramak açısından nedenlerini iyi analiz etmek gerekli. Bu noktada muhalefet partilerine de bir tavsiyem var; siyasi sübjektiviteden sıyrılarak nasıl olduğunu doğru analiz edemezseniz, alternatifpolitikalar geliştiremezsiniz!

        Son söz: Çan eğrisinden dönüşün siyasi-sosyal-ekonomik gerekçelerini doğru analiz edemeyenler, ana dinamiği ıskaladıkları için asla "yerine geçme" politikası geliştiremezler!

        Diğer Yazılar