Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İstanbul Sözleşmesi’ni fesih kararının yeniden gözden geçirilmesi için Fenerbahçe’den gelen açıklama hem takdir hem de tepki topladı.

        En başta Ekrem İmamoğlu kutladı ama kulübün “kadınlar ve kız çocukları için şiddet ve ayrımcılıktan uzak eşit yaşam hakkı” için verdiği mesaj, LGBT adına açıklama yapıp camiayı “kirlettiğine” varan nahoş yorumlara tosladı. “Siyasete karışmayın, nasıl şampiyon oluruz ona bakın” diyenler, Ali Koç’a “Eşcinsel dayatmalı sözleşme için açıklamanı git holding hesabından yap” diye ayar verenler çıktı. “FB kadın derneği değildir” diye fikir yürüten bile oldu. Galatasaraylı olmasam alınırdım.

        İstanbul Sözleşmesi’nin iptali için nicedir kampanya yürüten gazetenin yazarı ise “Eşcinseller morardı da, Fenerbahçe’ye ne oldu anlamadım” diye soruyordu. Ali Koç’un İstanbul Sözleşmesi ile ne alakası olabilirdi! Cinsiyetsiz toplum dayatması sonucu futbol takımını 5 erkek + 5 kadın ve bir de eşcinselle mi kuracaktı!

        Bilmeyenler olabilir ama İstanbul Sözleşmesi’nin Fenerbahçe’yi ilgilendiren kısmı, duyurunun ikinci paragrafında: Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin, kadın – erkek eşitliğinin sağlanması adına hayata geçirdiği “HeForShe” kampanyasını iki yıldır destekliyor kulüp.

        REKLAM

        FB Başkanı olarak Ali Koç’u ilgilendirmesinin nedeni de “kadınlar için erkeklerin dayanışma sesini yükselttiği” bu misyonu, beş yıl önce kaybettiği ağabeyi Mustafa Koç’tan devralmış olması… Malum Mustafa Koç da Fenerbahçe Kongre üyesi ve 1907 Fenerbahçe Derneği’nin kurucuları arasındaydı.

        BM Kadın Birimi’nin (UN Women) kadına karşı her türlü ayrımcılığın sona erdirilmesi ve çalışma hayatında cinsiyet eşitliği için 2015’te başlattığı HeForShe dayanışma hareketine önderlik eden on global iş liderinden biriydi Mustafa Koç aynı zamanda.

        Barclays, Unilever, Vodafone gibi şirketlerin başkan ve CEO’ları da UN Women’in pilot projesine ortak olmuştu. 2030 yılına kadar istihdamda eşit işe eşit ücret olmak kaydıyla 50/50 eşitliğin sağlanması için taahhüt altına girmişlerdi. On ayrı iş kolunda dünya çapında 1 milyondan fazla insanı istihdam eden bu şirketler sistematik bir yapısal değişimle cinsiyet eşitliğini tesis ettikleri gibi kadının güçlenmesi için diğer şirketlere de model oluşturacaklardı.

        Şirketlerin kurumsal katılımı önemliydi, çünkü cinsiyet eşitsizliği sadece kadınların sorunu değil bir insan hakları sorunuydu. HeForShe’ye destek veren erkekler de yan unsurlar değildi, şirketleri kurmak, çocukları yetiştirmek ve içinde bulundukları topluma borçlarını ödemek için kadınlarla birlikte çalışmalıydı.

        HeForShe hareketinin öncü şirketleri kadın istihdamını yüksek tutmakla birlikte paritenin yetersiz olduğunu itiraf edip iş gücünde cinsiyet dağılımına ilişkin verileri BM’yle paylaşmışlardı.

        Bu verilerle oluşturulan ilk HeForShe raporu 23 Ocak 2016’da Davos Zirvesi’nde açıklandı. O toplantıda Mustafa Koç da bir konuşma yapacaktı, ancak iki gün önce hayata veda etmişti. Anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

        BM Kadın Birimi Direktörü Phumzile Mlambo-Ngcuka dokunaklı bir anma konuşması yaptı; “Kadın erkek eşitliği konusunda iyi bir askerimizi kaybettik. Kendisini çok özleyeceğiz. Onunla gurur duyuyoruz. Huzur içinde uyusun” dedi.

        Mustafa Koç’un ölümünden sonra Ömer Koç, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı’nın yanı sıra HeForShe küresel liderlik misyonunu da devraldı; “Toplumsal cinsiyet eşitliğini merkeze alan zihinsel ve toplumsal dönüşümü gerçekleştirmek için ısrar etmeyi, ‘kadınsız toplum, yarınsız toplumdur’ diyerek çalışmayı sürdüreceğiz” mesajıyla.

        Ali Koç da başkanlığı Aziz Yıldırım’dan devraldıktan sonra “Futbol A Takımı’nın kol sponsoru Tüpraş ile birlikte HeForShe projesinin paydaşı olduk” diye kendisi açıkladı. İstanbul Sözleşmesi’nin yaşatılması için çağrı yapmasa herhalde paydaşlığı iptal etmesi gerekirdi.

        Diğer Yazılar