Yeşilköy'ün yüz karasına el attık
17 Ağustos depreminde hasar görüp boşaltılan, daha sonra da mezbeleliğe dönen bir apartman, çevre sakinlerinin kabusu oldu. Acil Şikayet Hattı olarak bölgeye gidip sorunları yerinde inceledik
YEŞİLKÖY İstasyon Caddesi'nde, pislik yuvası haline gelmiş, tinerci ve berduşların barındığı bir apartman... İçerde çöp yığınları, moloz parçaları, hayvan pislikleri, ne ararsanız var. Bu metruk binada yaşayan madde bağımlısı gençler, taşkınlık yapıp yangın çıkarıyor, çevreye korku salıyor. Yıllardır şehrin göbeğinde bir dizi rezalet yaşanıyor...
ŞİKAYETİN MERKEZİNDEYİZ
Çaresiz semt sakinleri, Alo Habertürk Acil Şikayet Hattı'nı arayarak dertlerini dile getirdi. Biz de bölgeye ulaştık. Ekibimizi görenler, etrafımızı sarıp sorunlarını bir bir anlattı... Koca bir semti tehdit eden bina 17 Ağustos 1999'dan beri boş. Depremde hasar görünce 'oturulamaz' raporu verilmiş. Ancak birtakım hukuki engeller nedeniyle o tarihten beri ne güçlendirilmiş ne de yıkılabilmiş. Sahipleri de ilgisiz kalınca, bina bir süre sonra mezbeleliğe dönüşmüş. Evsizlerin mesken tuttuğu 8 daireli apartman, şimdi mikrop yuvasından beter... Başta Yeşilköy Mahalle Muhtarı Bülent Yurtsever olmak üzere çevrede yaşayanlar, binanın temizlenmesi ve güvenlik önlemleri alınması için çeşitli makamlara başvurmuş, fakat bir sonuç alınamamış. Muhtar Yurtsever,"Böyle bir görüntü kirliliği mahallemize hiç yakışmıyor. İçerde kalan kişiler burayı çöplüğe çeviriyor. Sokak hayvanları çöpleri karıştırıp her yere yayıyor. Tüm mahalleye ağır bir koku yayılıyor. Yaz aylarında pislik nedeniyle sinek istilasına uğruyoruz. Binada kalan berduşlar nedeniyle de çevre sakinleri tedirgin oluyor. Belediye ve kaymakamlığa durumu bildirdik. Yetkililer de bina sahiplerine 'burayı koruma altına alın' dedi. Buna rağmen bir gelişme olmadı. Zaman zaman bina boşaltılıyor, tinerci ve ayyaşların tahliyesi sağlanıyor. Ancak daha sonra yine aynı manzarayla karşılaşıyoruz" dedi.
GÜVENLİĞİMİZ TEHLİKEDE
Mahalle sakinlerinden İkbal Nevriye Güneş ise, "Hemen yan taraftaki binanın yöneticisiyim. On yıldır korku içindeyiz. Her türlü rezilliğe şahit oluyoruz. Şehrin en güzel yerinde böyle çirkin görüntülere nasıl izin veriliyor? Çevrede oturanların güvenliği tehlikede. Yetkililerinn bu binayla ilgilenmesini bekliyoruz" diyerek isyan etti. İhmal ve ilgisizlik nedeniyle Yeşilköy'ün yüz karası haline gelen binayla ilgili yaptığımız çekimler ve çarpıcı görüntüler, Türkiye'nin en çok izlenen haber kanalı Habertürk'te de ekrana gelecek...
Bakırköy Belediyesi temizletti, binaya sahip çıkma sözü verdi
YEŞİLKÖYLÜLER yıllardır çözüme kavuşturulamayan şikayetlerini dile getirdi. Çevre sakinleri, Bakırköy Belediyesi'nin bu soruna karşı ilgisiz kalmasından yakındı. Acaba belediye yetkilileri nasıl bir cevap verecekti? İmar Müdürü İlyas Çınar'ı da yanımıza alarak birkaç gün sonra tekrar bölgeye ulaştık. Bu arada belediyenin temizlik ekipleri, binada temizlik çalışmalarına başlamıştı. Çınar'a on yıldan beri semtin başının belası olan hasarlı ve 'oturulamaz' raporlu binanın neden bir türlü yıkılamadığını sorduk. İlyas Çınar, binanın yıkım ya da güçlendirme sorumluluğunun kendilerine ait olmadığını, yasalara göre bu yetkinin Bakırköy Kaymakamlığı'nda olduğunu söyledi.
"YIKIM BİZİM İŞİMİZ DEĞİL"
"İlgili makamlara bu binayla ilgili tüm uyarılarımızı yaptık. Yıkım, belediyenin yetkisi dahilinde değil, ilçenin en büyük mülki amirliğinin görevi. Burada kalan tinercilere de müdahale edemiyoruz. Çevrenin güvenliğini sağlamak da bizim yükümlülüğümüzde değil. Emniyet güçlerinin sorumluluk alanına giremeyiz" diyen Çınar, bundan sonra binanın temizliğinin periyodik olarak yapılacağını, şehrin göbeğinde ortaya çıkan bu görüntü kirliliğinin önüne geçileceği sözünü verdi.
Nefes almak imkansız
YEŞİLKÖY sakinlerinin ihbarı ihbarı üzerine Acil Şikayet Hattı özel aracıyla binaya ulaştığımızda gözlerimize inanamadık. Kentin en nezih semtlerinden birinde, koca bir apartman harabeye dönmüştü. Çevre sakinlerini, dinledikten sonra Muhtar Bülent Yurtsever ile birlikte içeri girdik. Ancak cam kırıkları, içki şişeleri ve çöplerle dolu bahçede basacak yer bulmak mümkün değildi. Zor bela bina, kapısından girmeyi başardık. Bahçeye hakim olan ağır çöp kokusu, içeriye ulaştığımızda dayanılmaz bir boyuttaydı.
YANGIN ÇIKARDILAR
Dairelerdeki manzara karşısında şok geçirmemek elde değildi. Kapılar, pencereler, fayanslar, yer döşemeleri, tesisat boruları, hatta klozetler bile sökülmüş, poşetler dolusu çöp, bidonlar, şişeler ortalığa yayılmıştı. Duvarlara sinen isten binada daha önce yangın çıktığı da hemen anlaşılıyordu. Muhtar Yurtsever, binaya hırsızlık amacıyla gelen kişilerin ve burada kalanların zaman zaman yangın çıkardığını anlattı. İçerde yürümek de hayli zordu. Çünkü sokak köpekleri her tarafı pisletmişti. Burada yaşamayı bırakın nefes alabilmek bile imkansızdı. Ancak çevre sakinleri ve muhtar, evsiz kişilerin geceyi bu binada geçirdiğini söylüyordu. Burada bir insanın yaşayabileceğini düşünmek bile ürkütücüydü... Pislik ve kötü kokuya daha fazla dayanamadık ve binanın içinde ancak birkaç dakika durabildik.
İLAÇLANMIYOR
Dışarı çıkıp arka bahçeye gittiğimizde ise ikinci bir şokla karşılaştık. Burası da eski eşyalar, odun parçaları ve içki şişeleriyle doluydu. Tabi aynı kötü koku buraya da hakimdi. Arka bahçedeki tek katlı bir binanın içi de her türlü pisliği barındırıyordu. Üstelik bahçede çamaşırlar asılıydı ve burada birilerinin yaşadığı belliydi. Yüzlerce sineğin uçuştuğu bahçede, böcek ve haşereler de cirit atıyordu. Çevre sakinleri, binadan çıkan böceklerin çevre apartmanlara girdiğini söyledi. Uzun süredir ilaçlanmayan bina ve bahçesi nedeniyle özellikle yaz aylarında büyük zorluk çektiklerini anlatıp belediye yetkililerinin tüm mahallede ilaçlama yapmasını istediler.
Çıldırmaya az kaldı çözüm nerede!
İSTANBULLU'ların dillere destan trafik çilesi, alınan tüm önlemlere rağmen bitmek tükenmek bilmiyor. Toplu ulaşım ve raylı sistem için yeni yatırımlar yapılsa da kentin birçok noktasında trafik kilitlenmeye devam ediyor. Her gün 11 milyon kişinin ve 3 milyon özel aracın trafiğe çıktığı kentte, yoğunluğun en çok yaşandığı yerlerden biri de Maslak... Bu yolu kullanmak zorunda olanlar, sabah-akşam eziyet yaşadıklarını, saatler boyunca yolda kaldıklarını söylüyor. İŞTE G. U. adlı bir okurun feryadı... "Buradan her gün binlerce araç geçiyor.Buna rağmen yol iki şeritli. Özellikle de Atatürk Sanayi Sitesi Metro İstasyonu yapıldıktan sonra yol daha da daraldı. Bu daracık yol, bu kadar aracın yükünü kaldırmıyor. Adım adım ilerleyen trafikte çıldırmak üzereyiz. Günün her saati bu nokta yoğun. Özellikle de iş çıkış saatleri çekilmez oluyor. Burada acilen bir düzenleme yapılması gerekiyor. Yolun genişletilmesi gerekiyor. Hem de hiç vakit kaybetmeden... "
Bağcılar'dan çakma su isyanı
KORSAN su şikayetlerine bir yenisi daha eklendi. Geçtiğimiz hafta, şehrin dört bir yanından bu konudaki eleştirileri yansıtmıştık. Bu kez de Bağcılar'dan benzer bir yakınma geldi. Yücel Demirtaş, "Yasak olmasına rağmen bakkallarda bile su satılıyor. Kaçak su dolumu da yapılıyor. Yasal olarak su satışı yapan bayiler ise zor durumda kalıyor. Çakma su nedeniyle su bayileri iflas noktasında. Toplumun sağlığıyla oynanıyor. Yetkililer bu konuda önlem almalı" diyor.
Şehrin göbeğinde asfalt ağlıyor
VATANDAŞIN 'Yollar delik deşik, çukurlardan bıktık' isyanı çığ gibi büyüyor. Dün, Halkalı sakinlerinin isyanına kulak vermiştik. Bu kez de üç ayrı yerden çarpıcı şikayetler geliyor. İlk durağımız Maltepe...
"PERİŞAN DURUMDAYIZ"
Zümrütevler Mahallesi sakinlerinden Arzu Köken, "Handegül Sokak'ta oturuyorum. Burada devam eden bir site inşaatı nedeniyle yollar bozuldu. Birkaç yüz metrelik yol bir türlü asfaltlanmıyor. Perişan durumdayız. Toz-toprak nedeniyle penceremizi bile açamaz olduk. Kış boyunca çamurla mücadele ettik. Şimdi de her yer toz içinde. Çocuklar okula giderken zorluk çekiyor" diyor. Yukarı Dudullu halkı ise, "Hicret ve Şefaat Sokak'ta asfalt yok. Dev çukurlarla dolu yolda ilerlemek mümkün olmuyor. Güya İstanbul'da yaşıyoruz. Ama henüz yolumuz bile yok" diyerek yetkilileri göreve çağırıyor. Güneşli Evren Mahallesi'nde oturan Serdar İlgiç ise, "İstiklal Caddesi'nde yol berbat bir durumda. Arabamla bu cadde üzerinden geçemiyorum. Araçların lastikleri sürekli zarar görüyor. Buradaki durumu kimse görmüyor mu? Belediye yetkililerinin yolların yenilenmesi için harekete geçmesini bekliyoruz" diyor.
İflah olmaz bu lambalar!
AYDINLATMA sorunu da bir türlü çözüme kavuşamayan şikayetler arasında başı çekiyor. Halkalı sakinlerinden Yeter Kaya, yaşadıkları sorunları şöyle anlatıyor: "Çamlıkaltı Mahallesi'nde aydınlatma yok. Akşam saatlerinde, binlerce kişinin yaşadığı mahalle karanlığa gömülüyor. Araçlar yollardan hızla geçiyor. Yolda yürüyen yayaları fark edemiyorlar. Aydınlatma yetersizliği nedeniyle güvenliğimiz de tehlikede. Acil bir çözüm bekliyoruz."
Tren yolunda tinerci korkusu
KÜÇÜKYALI Hemzemin Geçidi olarak adlandırılan tren yolunun yanı, akşam saatlerinde tinerci ve berduş mekanı haline geliyor. Çevre sakinleri de doğal olarak rahatsız oluyor. "Akşam karanlığında madde bağımlısı gençlerin sayısı daha da artıyor. Tren yolunun kenarına oturan ve taşkınlık yapan gençler nedeniyle güvenliğimiz tehlikede. Emniyet güçlerinden bu noktayı kontrol altında tutmasını bekliyoruz" diyen bölge halkı, korkudan dışarı çıkamamaktan yakınıyor.
KISACA
• Üsküdar'daki kesintiler vatandaşı bıktırdı Yavuztürk Mahallesi'nin elektrik ve suyu devamlı kesiliyor. 500 metre ilerdeki mahallede herhangi bir kesinti yaşanmıyor ancak biz kesintiler nedeniyle zorluk yaşıyoruz. Biz de hizmet almak istiyoruz. Hakan Saltık
• İETT hatlarına ek sefer istiyoruz Zincirlikuyu-Rumeliüstü otobüsleri sabah saatlerinde hınca hınç oluyor. Bu hatta ek sefer istiyoruz. Her sabah tıklım tıklım otobüslerde seyahat etmek zorunda kalıyoruz.Gözde Kahraman
• Mecidiyeköy'de her yanı baz istasyonu sardı Gülbahar Mahallesi, Karanfil Sokak'ta bir apartmanın çatısında baz istasyonu bulunuyor. Sağlığımızın bozulmasından endişe ediyoruz. Çocuklarım adına korkuyorum. Yetkililer lütfen bu soruna eğilsin. Bülent Dağıstanlı
• Kartal 'da park yok, çocuklar sokaklarda Hürriyet Mahallesi Mahir Sokak'ta çocukların oynayabileceği bir park yok. Yolun ortasında top oynayan çocuklar, her gün tehlike atlatıyorlar. 2 gün önce bir araba geri giderken bir çocuğa çarptı. Bir oyun alanı yapılması için ille de bir çocuğun ölmesi mi gerekli? Talat Demir
ARAYIN GELELİM SORUNLARI BİRLİKTE ÇÖZELİM
ALO HABERTÜRK / ACİL ŞİKAYET HATTI / 444 4 256
444 4 256'yı arayın veya alo.htgazete.com.tr'ye şikayet mesajınızı bırakın, gelelim ve sorunu birlikte çözelim
FOTOĞRAF GÖNDERİN YAYINLAYALIM
Şikayet konusunun fotoğrafını alo.htgazete.com.tr adresine gönderin, HT İstanbul'da yayınlayalım.
