Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Reform paketini incelemeye devam ediyoruz. Açıklanan bazı maddeler çok önemli değişikliklere işaret ederken, kimileri gerçek bir reform görünümünde. Bazıları ise geçmiş önerilerin seçici bir biçimde yeniden sunumu şeklinde. Mesele günün sonunda, uygulamaya dayanıyor. En kötü görünen metotlar doğru tatbik ile iyi sonuç verirken, en iyi sözler tutulmadıkça en kötüye gidişi durduramaz.

        Bu bakımdan, uygulama kritik önemde.

        Her şeye rağmen, pozitif bir gündemi tartışmak ve olgular üstünden gitmek gerçekle bağımızı kurmak için en iyi ilaç. Ülkemizin geleceği, gelecekte olacağı yeri ve ‘nasıl’ı konuşmaya gereksinimi var. Yoksa olguların yerini keyfiyet, peşi sıra afaki iddialar ve kutuplaşıp ayrışma alıyor.

        Pozitif gündem iyidir.

        *

        Programın devamında cari açığın yapısal kısmını azaltacak tedbirler sıralanmış. Burada krediye ve teşvik sistemine yaslanan bir iki çözüm var ancak benzerleri denenmiş olduğu için yine uygulama esas olacak demek zorundayız. Binalar, tarım ve hizmet sektörü için enerji verimliliği desteği verilecek olması, uzun vadede yapısal enerji açığımızı azaltmak için iyi bir yol olabilir.

        REKLAM

        İhracatı tabana yaymak için KOBİ’lere dönülecek olması da olumlu gelişmelerden biri. Eximbank’ın yapısının buna uygun olarak yeniden düşünülmesi, küçük ve orta ölçekli üreticilerin ihracat bağlantılarını kurabilmeleri için yardım alacak olmaları kıymetli. Bunların detayları belli oldukça, daha sağlıklı bir açıdan yorumlamak mümkün olacak.

        Ticaret Bakanlığının yayınladığı verilere göre yaşadığımız kur krizlerinden sonra, geçen yıl ilk kez ihracatçı şirket sayısı ithalatçı şirket sayısını aşmıştı. Bu bakımdan, ihracatın tabana yayılması pekala mümkün. Elbette burada da karşımızda ihracatın niteliği sorunu çıkacak. Ancak yine de dünyaya mal satmak kimsenin reddedemeyeceği bir teklif.

        Kredi Garanti Fonunun bu tip üretici ve dışa satan şirketlere daha kolay şartlarda fonlama sağlayacak olması da finansman tarafında yardımcı olacaktır.

        İstihdam cephesinde, yeni işe alımları destekleyecek ve istihdam etmeyi gözetecek bir yapı öngörülmüş. Burada durup istihdamın yapısını ve neden ülkemizde işsizliğin arttığını düşünmek gerekiyor. Sanırım işsizliği kırmanın en iyi yolu makro ortamı daha az dalgalı hale getirmek. İşsizliğin en büyük ilacı bu. Öngörülebilir ve kararların kolay alındığı bir ortam en büyük reforma tekabül eder.

        Keza teşvikle ya da programla, yarın daha çok veya daha karlı üreteceğine inanmayan işletmeleri yeni pozisyon açmaya iştahlandırmak mümkün değil.

        REKLAM

        Reel sektörden gelen ve mesleki yeterlilik ile ilgili çağrıları karşılamaya dönük eğitim ve destek gibi maddeleri ise not etmek gerekir. Israrcı ve isabetli olursa emek piyasasındaki arz / talep açığına olumlu yönde katkı verebilir.

        *

        Tüm dünyada krizden çıkışın anahtarı olarak görülen tek yol yatırım. Bu yatırımların yöntemi ise çevresel, sosyal şartlara uyumlu olmaları. Buradan hareketle, ilk yazıda da belirttiğim gibi küresel değişimin yönünü yakalamaya dönük olarak ‘sanayide yeşil dönüşüme destek’ maddeleri açıklanmış.

        Dünyanın ajandasına ortak olmak anlamında bu maddeler pozitif bir gelişme. Yeşil dönüşümü gözeten AR-GE, üretim gibi unsurları barındıran iş planları desteklenecek. Detayları çıktıkça göreceğiz.

        Burada kısaca durup uzun vadeli planlarımızı gözden geçirmek gerekiyor. Örneğin, yakın geçmişte yaptığımız elektrikli araçların ÖTV’sini katlama kararımız buradaki tutumumuzla uyumlu mu? Paris İklim Anlaşmasında olmama kararımız yarın bize sorun çıkarır mı ve bu hedeflerimizle çelişir mi gibi soruların yanıtlarını vermemiz gerekiyor.

        Özel kesim yatırımlarının korunması ve teşviklerin yeniden düzenlenerek yabancı ve özellikle büyük yatırımların çekilmesini amaçlayan maddeler reform programına eklenmiş. Doğrudan yabancı yatırımlarda son 10 yılda gözle görülen gerileme (2010’dan sonra 16 milyar dolara çıkan yıllık doğrudan yabancı yatırımlar son yıllarda 5 milyar dolar düzeyine kadar indi) bazı değişiklikleri zorunlu kılıyor.

        Kanun ve düzenlemelerdeki sık görülen değişiklikler ve makro ortamın öngörülemez olması bunların başında geliyor.

        REKLAM

        Yurt içinde yapılan yatırımlar da son çeyreklerde toparlanmış olsalar da aşağı doğru giden bir trend izliyor. Bunun çaresinin de kapsayıcı ve tüm paydaşları gözeten uygulamalar olduğunu söyleyebiliriz. Bu bakımdan reform programında gösterilen niyet ve peşi sıra gelecek çabanın anahtar olduğunu bir kez daha vurgulamak gerekiyor.

        *

        Finansal İstikrarı gözetmek için Finansal İstikrar Komitesi (Başkanı Hazine ve Maliye Bakanı) ve Orta Vadeli Plan hedeflerini takip etmek için Ekonomi Koordinasyon Kurulu (Cumhurbaşkanı Yardımcısı Başkanlığında) oluşturulacak. Bu başlıklar, kurumsal yapıların güçlendirilmesi bölümünde ele alınmış.

        Ülkemizin kredi notu indirimlerinde de başrolü oynayan kurumsal yapıdaki zayıflığın giderilme ihtiyacına selam dururken bir kez daha uygulamanın önemine dikkat çekmek gerekiyor bu noktada.

        İç piyasada rekabetin, alış-verişin ve piyasa gözetiminin iyileştirilmesine yönelik maddelerin ise altı doldukça tarafımızdan yeniden ziyaret edilmeleri gerekecek.

        *

        Son olarak, programın bana göre en önemli ve gerçek reformu olan BES’e ilişkin değişikliklerden bahsetmem gerekiyor. Bireysel emeklilik sisteminin katmanları devreye girdikçe ülkemizdeki tasarruf oranları yavaş ancak emin adımlarla ilerliyor. Toplam büyüklüğü 171 milyar TL’yi aşan otomatik katılım ve tercihli sisteme ek olarak yeni program 18 yaş altının sisteme dahil olma imkanını getiriyor. Ayrıca özel sandıkların yüzde 25 devlet katkısı ile sisteme kazandırılması ve hayat sigortaları ile BES’in birleşmesi söz konusu.

        REKLAM

        Türkiye, tasarrufları eksik olduğundan devamlı olarak sermaye girişi ihtiyacı duyuyor. Böylece, bu ihtiyacı bir nebze olsun azaltmak için atılan adım çok kıymetli. Gerçek bir yapısal reform.

        Tasarruf kültürünün oluşması ileride yaşlanacak nüfusumuzun gelir seviyesini koruyabilmesi, tasarruf kültürünün oluşması ve finansal okur yazarlığın artması bakımından da önemli katkılar sunacak bu reform.

        *

        Pozitif bir gündemi baştan alkışlayarak ya da reddederek heba etmek istemediğim için bu üç yazıyı kaleme aldım ve 90 sayfaya yakın bu programı incelemeye çalıştım. Umarım ülkesinde olan biteni herhangi bir gözlük takmadan anlamak isteyenler için faydalı olmuştur.

        Yapıcı eleştirilerin düzeltmek ve yönlendirmek gücü olduğuna olan inancımı koruyorum.

        Diğer Yazılar