Dolambaçlı yaptırım silsilesi!
Amerika ve Avrupa Birliği (AB) Türkiye'ye yaptırımın nasıl olacağı tartışırken birbirlerinden ne kadar etkileniyor olabilirler? Mesela S-400 yaptırımlarını da içeren savunma bütçesi ABD Temsilciler Meclisi’nden geçti ama Senato’da ne olacağı merak konusu. Üçte ikilik çoğunlukla geçerse ABD Başkan’ın veto hakkı düşeceği için gözler bu defa senatoda olacak, fakat AB'den düşük profilli bir yaptırım kararının çıkmasından etkilenmeleri söz konusu olabilir mi? Kestirmek zor.
Avrupa’da durum daha karışık, hatta adı konmamış bir yaptırım sorunu yaşanıyor. Yapmış olmak için yaptırım formülü aranıyor gibi bir hava söz konusu. Büyük ihtimalle yaptırım adımı yine Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon kaynaklarını, Türkiye'nin deniz enerji gücünü, sondajları hedefleyecek. Daha önce kafa yorulmuş yaptırım kararının sınırları biraz daha genişletilmeye çalışılacak. Eğer AB çatısı altında bir ittifak olursa sondaj çalışmalarında görev alan önemli kişiler ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) yönelik ilave kararlar alınabilir. Ama Enerji Bakanlığı ve TPAO zaten bugünlere her türlü riski ve gizli engellemeleri göğüsleyerek geldi. Bu sebeple de ülke olarak kısa sürede ciddi tecrübeler ve kazanımlar elde ettik.
Dolayısıyla Akdeniz’e yönelik alınacak yaptırım kararları ne Türkiye’nin faaliyetlerini sonlandıracaktır, ne de tartışılmalara engel olacaktır. Sadece Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Fransa gibi ön yargıyla hareket eden ülkelerin belli oranda gazını alabilir.
Fakat asıl mesele Rus S-400 hava savunma sistemi bahanesiyle ABD-Türkiye ilişkilerinin nasıl bir kırılma yaşayacağının tahmin dahi edilemeyişi. Zaten hali hazırda bile savunma sanayimizin önemli şirketleri ve yetkililerine yönelik görünmeyen veya gizli yürütülen problemler var.
ABD’deki bazı müzmin muhalifler direkt Rusya-Türkiye ilişkilerinin yara almasını hedefleyerek savunma ve enerji alanındaki projelere yönelik kararların alınmasında ısrarcılar. ABD Temsilciler Meclisi’nde ret oyu kullananlar bu yaklaşımın Türkiye’yi ABD’den uzaklaştırarak, Rusya ile daha fazla iş birliğine iteceği endişesini taşıyor. Bölgede kontrolden çıkan bir Türkiye istemiyorlar. Etkileri sınırlı, argümanları güçlü. Türkiye’nin de bu noktada çalışan lobileri var. Bakalım Senato’dan nasıl bir karar çıkacak?