Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        I.Q’ nuzun yüksek olması bir işe girmenizde önemli bir faktör olabilir ama o işte başarılı olmanızı sağlayanın E.Q’nuz olduğunu biliyor muydunuz? İstediğiniz kadar analitik zekanız yüksek olsun, duygusal zekanız yeterince yüksek değilse bir yerlerde ciddi sıkıntılar yaşayacağınız anlamına geliyor.

        Duygusal zekanın temelinde duyguları kontrol edebilme ve empati kurma gibi sosyal beceriler yer alıyor. Eğer bu konuda sıkıntılarınız olduğunu düşünüyorsanız, size duygusal zekası yüksek insanların olaylar karşısında nasıl tepkiler verdiklerine ve hangi yöntemleri izlediklerine dair ufak tüyolar verelim. Belki sizde bu şekilde davranışlarınızı kontrol ederek kendinizde bazı değişikler yapmak istersiniz. 2014’ün en çok okunan kitaplarından biri olan Daniel Golemen’in yazdığı “Duygusal Zeka” dan yola çıkarak, duygusal zekası yüksek insanların davranışlarına işte bazı örnekler;

        Hayatın bize ne getireceği belli değil. Bir gün kendimizi şanslı insanlar grubundan sayarken, ertesi gün aksilikler silsilesi içinde olabiliyoruz. Duygusal zekası yüksek olan insanlar ise olumsuzlukları görmezden gelmeyi başarabiliyor. Bunu yaparken de hayal güçlerini kullanıyorlar. Kısacası kendilerini nasıl motive edebileceklerini bildiklerinden ufacık, on dakikalık, molalarla çabucak kendilerini toparlamayı başarabiliyorlar. Bu kimisi için müzik dinlemek, kimi için hayal kurmak, kimisi için ise konuşmak…

        Çevremizde olan insanları çoğu zaman seçme şansımız olmuyor. Bu durum bazen can sıkıcı olabiliyor ancak, kiminle samimi olacağımıza biz karar veririz. İşte bu noktada, duygusal zekası yüksek kişiler çevrelerinde negatif düşünen, sürekli hastalanan ya da sık sık problemlerini dillendiren insanlardan uzaklaşıyorlar. Bu davranışı bilinçli yapmıyorlar. Onların yaşam enerjilerini olumsuz etkiledikleri için bu durumu doğal bir refleksle yapıyorlar.

        Hayatı rutinden çıkarmayı iyi biliyorlar. İlginç aktivitelerde, farklı insanlarla tanışabilecekleri ortamlarda bulunuyorlar ya da kendilerini eğlendirmek adına farklı işler peşinde koşuyorlar. Örneğin; çekingen tavırları bir kenara bırakarak iş çıkışında iş arkadaşlarıyla yemek yemeye gidiyorlar. Önemli olanın yalnız yemek yememek olduğunu düşünüyorlar. Yeni tanıştığı insanlardan da onlara katacakları herşeyi düşünerek insanlara şans tanıyorlar, böylece kendilerine de katkı sağlıyorlar.

        Diğer Yazılar