Türkiye'deki bisiklet basiretsizliği
Bizim memlekette nedendir bilinmez ama bisiklet hep bir üvey evlat muamelesi görür. Söze gelindi mi de, herkes bisikletin faydalarından bahseder durur. Yok efendim Amsterdam’da her yere bisikletle gidebilirsin, New York gibi bir metropolde sokakta bisikletiyle işe gidenleri görürsün gibisinden millet konuşur durur. Bana kalırsa buradaki amaç bisikletin faydalarından ziyade “Bakın ben kaç memleket gördüm demek” ya hadi neyse… Bir şekilde bu bisiklet olayını ballandırıyoruz ama icraata geçiremiyoruz. Çünkü: İstanbul trafiğinde sele üstünde olmak kimsenin işine gelmiyor; bisiklete ayrılmış yol yok, sürücüye zaten saygı yok. İyisi mi dağ, bayır gibi hava kalitesinin yüksek olduğu, araç trafiğinin pek olmadığı bölgelerde bisiklete binelim. Bu zamana kadar ben de bu durumu kabullenmiştim ancak geçenlerde öğrendiğim bir liste fena halde canımı sıktı.
Copenhagenize Design firması 2015’in bisiklet sürmeye en uygun şehirleri listesini açıklamış. Bu liste 13 farklı kritere göre oluşturuluyor. Yolların uygunluğu, bisiklet kültürünün olması, bisiklet altyapısı, bisiklet turları, cinsiyete göre kullanım, güvenlik, politik durum, şehir planlaması, trafik koşulları vb gibi daha pek çok kritere göre bağımsız olarak oluşturulan komisyon tarafından şehirler oylanıyor ve elbette ne üzücüdür ki biz o listede yokuz!
Nüfusu neredeyse İstanbul kadar olan Danimarka ve Hollanda ise listenin göz bebekleri gibi! İki yılda bir yapılan bu sıralamada dünyanın her yerinden şehirlere puanlar verilerek bisiklet kullanımı için en iyi 20 şehir açıklanıyor. Bu yıl ki sıralamada sırasıyla; Kopenhang (Danimarka), Amsterdam(Hollanda), Utrecht (Hollanda), Strazburg (Fransa), Eindhoven (Hollanda), Malmö (İsveç), Nantes (Fransa), Bordeaux (Fransa), Antwerp (Belçika), Seville, Barselona (İspanya), Berlin (Almanya), Ljubljana (Slovakya), Buenos Aires (Arjantin), Dublin (İrlanda), Viyana (Avusturya), Paris (Fransa), Minneapolis (ABD), Hamburg (Almanya) ve Montréal (Kanada) şeklinde. Sizinde fark ettiğiniz gibi şehirlerin bazıları tabiri caizse bizim köylerimiz kadar yerler. Hadi diyelim ki İstanbul’da bisiklete binmek işkence ama en azından başka şehirlerimiz bu listede olsaydı fena olmazdı. Örneğin; Ankara’nın yolları gayet gayet bisiklete uygun ya da Muğla’nın ya da Konya’nın... Olayı sadece İstanbul’un listeye girememesi şeklinde görmemek gerek. Bana kalırsa bir şehrin tanıtımını en iyi bisiklet turları sağlar. Onlarca insan bu bisiklet turları sayesinde şehirlerin en uç noktalarını bile görür. Bakınız; Fransa bisiklet turu! Buna rağmen bizim halen daha bisiklet konusunda bu kadar geriden geliyor oluşumuz çok üzücü.
