Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Eğer siz halen daha Lily James’in Sindirella ve Cate Blanchett’ın kötü kalpli üvey anne rolüyle karşımıza çıktığı “Modern Sindirella” yı izlemediyseniz çok şey kaybetmişsiniz demektir. Kabul, filmin başarılı olmasında oyuncu kadrosunun, yönetmenin ve görsel efektlerin etkisi büyük ama konusu da güzel. Yani bilirsiniz biz kızları peri masallarıyla büyütüyorlar, yaşın ilerlese bile masaldan, azıcık sihirden kimseye zarar gelmez öyle değil mi? İhtiyaç olur mu bilmem ama bu dediğimi savunmak gerekirse eğer: Benzer şeyler erkekler içinde geçerli. Action Man büyüdü ve Marvel onu içimizden biri yaptı. Süper kahramanlar hayat buldu… Bazı şeylerin yaşla hiç ilgisi yok.

        Uzunca bir aradan sonra tekrar Sindirella’yı iyi bir rol model olarak izlediğimde şunları öğrettiğini gördüm:

        Cesur ve kibar ol: Sindirella’nın gerçek annesi ölmeden evvel kızına son bir nasihat verirken bu kelimeleri “Cesur ve kibar ol” kullanıyor. Her ne kadar annesinin bu dileğini yerine getirmekte zorlandığı anlar olsa dahi Sindirella annesinin isteğini yapıyor. Burada da aslında bize cesur ve kibar olduğunda mutlaka ilerleyen zamanda faydasını göreceğini öğretiyor.

        Şans ver ve sınırını koru: Karşındakinin nasıl bir insan olduğunun önemi yok. Sana ona layık değilmişsin ya da kötü biriymişsin gibi davranmasına izin vermemek gerekiyor. Onların değişebilme ihtimaline karşılık şans verebilirsin ama seni olduğundan daha farklı bir şekilde görmelerine izin vermemeyi öğütlüyor.

        Ne kadar kötü şey olursa olsun kendine sadık kal: Bazen hayat herkes için zor olabiliyor, önemli olan böyle zamanlarda bile kim olduğunu unutmaman. Durum ne kadar kötü olursa olsun, seni sen yapan özelliklerden vazgeçmemelisin. Sindirella baloya annesinin eski elbisesini giyerek katılmak istediğinde elbisesini parçalayan üvey annesi ve kız kardeşlerinin yaptıklarını hazmedemez. Üzgün ve sinirli olduğu o zamanda, yaşlı bir kadın gelir ve ondan “ekmek ya da süt” ister. Sindirella yaşadığı durumu bir kenara atar ve karşısındaki kadına yardım eder. Çünkü; o iyi kalpli biridir.

        Şarkı söylenecek bir şeyler her zaman olur: En umutsuz anlarda bile hafiften sevdiğin müziği mırıldanırsan kendini iyi hissedersin. Ne kadar kötü olursa olsun duygularını şarkılarla ifade et. Günümüzde belki bunda biraz “atarlı” şarkıları da kullanabiliriz.

        Azıcık sihire inanmanın kimseye zararı olmaz: Tamam peri annenin balkabağından at arabası yaptığı, farelerin at olabildiği bir dünyada yaşamıyoruz ama güzel şeyler mucizevi şekilde başımıza da gelebiliyor. Neden ya da nasıl diye sormayın işte, orasını bende bilmiyorum ama güzel tesadüfler yaşanabiliyor.

        Ne ekersen onu biçersin: Birilerine karşı ne hissediyorsan aynı da sana dönüyor. O duygular nasıl sekerek sana geri dönüyor, orası biraz muamma ama bir şekilde takdiri ilahi şaşmıyor.

        Affetmeyi öğren: En zoru da bunu yapmak işte. Canı yanan bir insan, onu üzeni affedebilir mi? Bu sonradan edinilebilen bir duygu. Kin, nefret ve öfkeyle bir müddet yaşayabiliyor insan ama sonrasında bu negatif duygular insanın yeni güzel şeyleri yaşamasına yer açmıyor, açamıyor. O yüzden affetmeyi yine kendi iyiliği için öğrenmeli insan. Kötü kalpli birine yapılacak en iyi şey onu affederek cezalandırmak.

        Mutlu sonların olabileceğine inan: Prensin nasıl geldiğinin bir önemi yok. Önemli olan onun bir gün mutlaka geleceği. O gelene kadar da kendine olan güvenini, zarafetini kaybetme yeter.

        Herkesin biraz kendini bulabildiği bir hikaye olan Sindirella, bence en güzel peri masallarından biri. Siz de izleyin Modern Sindirella’yı bakalım sizin gördükleriniz neler olacak.

        Diğer Yazılar