Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Akli melekeler kaçtı kaçacak! Ofiste yaşanan can sıkıcı olaylar, patronla anlaşamama, geciken ödemeler, iradeyi sınayan çılgın trafik derken hayatımızda kontrolümüz dışında gerçekleşen bir sürü şey oluyor. Fiziksel olarak olmayabilir ama zihinsel olarak fazlasıyla yorgunuz. Kafada balon gibi şişince insanın ne işine ne de çevresindekilere bir faydası oluyor. Kendimizi dinlendirmek adına bir takım işler yapıyoruz yapmasına ama ne kadar yeterli oluyor? ya da gerçekten bu konuda başarılı olabiliyor muyuz?

        Herkesin kendini rahatlatma yolu farklıdır ancak, bu zihin yoğunluğunun her daim üstesinden gelebilen insanlar var. İyi ama onlar bu işin üstesinden nasıl geliyor? Bu konuda Amerika’nın her köşesinde eğitimler veren ve yaptığı konuşmalarla adından söz ettiren Zihinsel Beceriler Koordinatörü Justin Sua şunları öneriyor:

        Hayıflanmayı Bırakın

        Şikayetçi olmak mevcuttaki durumu değiştirmez. Koşullar sizin için ideal olmayabilir ve sürekli olarak olayları olumsuz tarafından görüyor olabilirsiniz. Olumsuzluğu görmek iyidir. Çünkü; problemin ne olduğunu kavramayı kolaylaştırır. Bundan sonraki süreçteyse “ Olan oldu; önümüzdeki durumu nasıl düzeltebilirim?” aşamasına geçmek sağlıklı olandır. Aynı noktada takılıp kalmak sizden götürmeye başlar.

        Sanırım burada Justin Sua: İşinden memnun değilsen önce onu değiştirmek için çaba sarf et diyor. Şu şans oyunu oynamadan paranın çıkmasını bekleyenler gibi olmamalıyız galiba.

        Kontrol Edemeyeceğiniz Olaylara Yoğunlaşmayın

        İnsanları ya da durumu olduğu gibi kabul etmek hayatı kolaylaştırır. Böylece insan kendi yol haritasını daha rahat çizebilir. Zihnen rahatlamayı bilen insanların çoğu, değiştiremeyecekleri durumlara zaman harcamayı reddederler. Çünkü bunu boşa zaman kaybı olarak görürler. Sizlerde kontrolünüz dışında gerçekleşen olayları değiştirmeye çalışmayın.

        Şahsen bu kısımda trafiği kastettiğini düşündüm. Akşam saatlerinde evine gitmeye çalışanların curcunasına katılma, otur yarım saat daha ofiste koru kendini.

        Başka İnsanlara Gereğinden Fazla Zaman Vermeyin

        Başka başka insanları memnun edeceğim derken, kendi zamanınızdan harcamayın. Öncelikli olarak siz ne istediğinize, tutkularınıza zaman harcayın sonrasında yaptığınız işten diğerleri de memnun kalacaktır. Aksi takdirde çok fazla başkaların ne düşündüğünü önemsediğinizde yapacağınız işte, sırf kaygılarınız ya da hırsınızdan ötürü, başarısızlığa uğrama olasılığınız artar.

        Patronun gözüne gireceğim derken fazla mesaiyi abartırsan farklı anlamlar doğabilir! Justin’in bu dediğini biz “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma” deyimi ile tek hamlede özetleriz.

        Değişikliklere Adapte Olun

        Olayları değiştirmek, geliştirmek her zaman işe yarar. Mevcuttaki değişikliklere göre hareket etmeyi başarırsanız, bu sizi iyiden en iyiye doğru götürür. Değişim karşısında başarısız olabilirsiniz: önemli olan başarısızlıkların sebebinin ne olduğunu görebilmek. Bu sizi yeniden değişime götürecektir ve en sonunda başarıya ulaştıracaktır. Değişiklikten çekinmeyin!

        Ofis taşındı, sistemi değiştirdiler diye “Of dünyam başıma yıkıldı!” modundan “İyi o zaman bizde yenisini kurarız” a geçebilmek. Azıcık bipolarlıktan zarar gelmez galiba…

        Diğer Yazılar