Başbakan açıkladı: Eylemin arkasında iki farklı örgüt var
"İkinci saldırganın irtibatları konusunda araştırmalar yürüyor. Bunlar iki farklı örgüte ilişkin bulgular içeriyor. Örgütler arası işbirliği var mı onu çıkarmaya çalışıyoruz. İki iz üzerinde yürüdüğümüzü söyleyebiliriz, bu izlerin detaylarına girmeyelim"
Bülent AYDEMİR / GAZETE HABERTÜRK
Başbakan Ahmet Davutoğlu, gazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya gelerek Ankara’daki canlı bomba saldırısına ilişkin önemli bulgular paylaştı. 1 Kasım’dan sonra yeni bir siyasi dil ve siyasi kültür oluşturulması için de çağrı yapan Davutoğlu’nun mesajları ve sorulara verdiği yanıtlar şöyle:
BULGULAR VAR: İki iz üzerinde yürüyor arkadaşlar. İkinci saldırganın irtibatları konusunda da araştırmalar yürüyor. Bu meselenin önceden planlanması konusunda da mesafe kat ediliyor. Bunlar, iki farklı örgüte ilişkin bulgular içeriyor. Örgütlerarası işbirliği var mı onu çıkarmaya çalışıyoruz. İki iz üzerinde yürüdüğümüzü söyleyebiliriz, detaylarına girmeyelim.
YELEKLİ VE ÇANTALI: İki bombacının olay yerine nasıl geldiğini çıkardı arkadaşlar, birinin çantayla, diğerinin yelekle. Eylemin nasıl yapıldığına dair bilgilere, ceset parçalarından ulaşılmış durumda. Faili meçhul bırakmayacağız bunu, sonuna kadar gidilecek. Kim bu katliamı yaptıysa tespit edilecek, bağlantıları varsa tespit edilecek. Karşılık anlamında gereği yapılacak.
BİRLİK ÇAĞRISI: Bu saldırı, “Türkiye’ye yöneliktir, halkın bütününe yöneliktir, demokrasiye yöneliktir” dedim. Türkiye’ye yöneliktir, çünkü son dönemde dünyanın her yerinde Türkiye’ye dönük çok olumlu bir algı oluşmaya başladı. Bunda da mültecilere yönelik tavrın etkisi var. Merkel gelecek. Özellikle insani diplomasi bağlamında çok ciddi şekilde dünya gündemine geldiği bir anda AB ile ilişkilerde yeni ufukların görünmeye başladığı bir anda Türkiye’nin bu terör saldırısıyla itibarının doğrudan hedef alındığı aşikâr. Halkın bütününün hedef alındığı -çünkü saldırı lokal bir yerde sadece bir gruba yönelik planlanmamış- bilinçli bir şekilde Türkiye’nin her yerinden katılımın olduğu miting hedef alınıyor.
Başbakan Davutoğlu, gazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya geldi.
FAY HATLARI: Türkiye’nin her bölgesine etki eden, her yerde yürekleri yakan ve Suruç saldırısıyla benzerlik bağlamında özellikle hassas kesimlere yönelik bir saldırı. Mezhep ve etnik fay hatlarıyla ilgili sonuçlar doğurabilecek, halkın bütününe yönelik bir saldırı birkaç sonucu birden doğurur. Burada böyle bir tablo var. Onun için daha da soğukkanlı, dikkatle, teenniyle karşılamamız gereken bir tabloyla karşı karşıyayız.
ZAMANLAMASI MANİDAR: 19 gün sonra seçime gidiyoruz. Bu seçimin hangi sonuçlar doğuracağı önem taşıyor. Türkiye’nin geleceği itibarıyla, seçime gölge düşürmek, belli mayınları seçim sathı mailine yerleştirmek, o nedenle zamanlaması manidar.
PROVOKASYONA YÖNELTTİ: (Demirtaş) Daha suçlularla ilgili çalışma devam ederken, “Bu cinayeti devlet işlemiştir” diyerek toplumu açık bir provokasyona yöneltti. Sanki o bombayı koyanlar bizlermişiz, sanki bu alçakça saldırıyı yapanlar bizlermişiz gibi bir hava oluşturarak halkı 6-8 Ekim olaylarına benzer bir tabloya yöneltmek istedi.
UNUTTURACAK SONUÇLAR: Ondan sonra organizatörleri aradım. DİSK, KESK ve Tabipler Birliği ile konuştum. Mimarlar Odası, telefonla görüşme talebimize olumlu cevap vermedi. “Sakın ola ki buradan başka bir acı üretmek isteyenlere fırsat vermeyelim” dedim. Sosyal bir çatışma, mezhebi bir etnik çatışma riski ortaya çıkmış olsaydı, tren garını unutturacak sonuçlar çıkabilirdi. Ama çok şükür bu oyuna gelinmedi.
RUTİNİ BİLİYORLAR: Arkadaşları çağırdım, sorduğum ilk soru şu oldu: Patlamanın yaşandığı yer miting yeri içi mi dışı mı? Denildi ki ‘Miting meydanının dışı.’ Peki arama nerede başlıyor? Sıhhiye’de. Bunun ciddi bir zaaf olduğunu, değişmesi gereken bir uygulama olduğunu söyledim. Bir rutin uygulama varsa, terör örgütleri biliyor, o rutinin dışında saldırı yapmayı tercih edebiliyor. Bu konuda hem idari soruşturma yürüyor, hem Bakanlar Kurulu’nda talimat verdim. Bu yerleşik uygulama, rutinleri gözden geçireceksiniz ama hiçbir yerde tahmin edilebilir rutin uygulama olmayacak. Yeni bir güvenlik konsepti ile ilgili çalışmalar yürüyor.
KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞME:
(Kılıçdaroğlu’nun bir terör örgütünün ismi ve 14 maddelik listeyle geldiği yönündeki haberler) Bu bilgi yanlış, 14 madde diye bir şey yok. Kılıçdaroğlu, Suriye ile ilgili bir örgüt adı zikredince Emniyet İstihbarat Daire Başkanı’ nı çağırdım, “Hayır efendim yok böyle bir bilgi” dedi. Sayın Kılıçdaroğlu’na dedim ki size bu bilgiyi kim verdiyse, emniyetten arkadaşlara doğrudan bilgi versin. MİT Müsteşarı’na da talimat verdim.
CİZRE'DEKİ İKİ POLİSİN GÖREVDEN ALINMASI
(Kuvvet komutanlarının da katıldığı bir güvenlik toplantısında alt kademelerin söz alıp “Bu, bizim mücadelemize en büyük darbeyi vurmuştur, meşruiyetimize gölge düşürmek isteyen bir tavırdır. Gereğini yapınız” dediklerini belirterek) İki gün önce, “Nerede bu Cizre raporu?” dedim. “Efendim bugün geliyor” dediler. Rapor geldi, hemen görevden alınması talimatı verdim. Bu konuda da (Ankara saldırısı) bürokraside de bir ihmal varsa onun da gereği yapılır ama sırf o anki psikolojiyi yönetmek için daha soruşturma yapmadan bir bürokratı görevden almak doğru değil. Rapor geldiğinde kimsenin gereğini yapacağımızdan şüphesi olmasın. Ne Cizre olayında yaptık, ne de burada. Üstü örtülmeyecek, gereği yapılacak.
'SİLAHLARI YOK EDERİZ'
(PKK’nın PYD aracılığıyla ABD’den Stinger füzesi istediği ve ABD’nin PYD’ye silah ve mühimmat yardımı yaptığı konusu) ABD nezdinde gerekli diplomatik girişimler yapılacak, bunu hiçbir şekilde kabul etmediğimiz kendilerine bildirilecek. Amerika, Musul’da Irak ordusuna en sofistike silahları verdi değil mi? Irak ordusu çekildi, bu silahlar DEAŞ’a kaldı. Şu anda PYD’ye verilen yardımın PKK’ya gitmeyeceği konusunda hiç kimse bize inandırıcı bir gerekçe söyleyemez. Irak’ta, Türkiye’de kullanıldığını tespit edersek, PKK’ya yaptığımız müdahaleyi yapar, bulunduğu yerde silahları yok ederiz. Bunu hem ABD’ye hem Rusya’ya ilettik.
PKK'NIN EYLEMSİZLİK KARARI
Çatışmasızlık değil, silahların bırakılması konuşulabilir. Onun dışında çatışmasızlık üzerinden tekrar terör örgütünün mezarlık görüntüsü altında işkencehaneler, haraçhaneler kurması, silah depolaması türü yaklaşıma izin vermeyiz.
