Osman Baydemir: 12 Eylül'e de 16 Nisan'a da hayır diyoruz

HDP Sözcüsü ve Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir, Anayasa değişikliği paketi ile 12 Eylül Anayasası arasında hiçbir fark olmadığını savunarak "Al birini vur ötekine. İkisine de 'hayır' diyoruz. Anayasalar bir toplumsal uzlaşma metnidir, dermandır. Oysa bu pakete baktığımızda bu anayasa derman değildir. Ötekilere adeta fermandır. Biz bu dayatmayı bir kez daha yüksek sesle reddediyoruz, 'hayır' diyoruz" dedi.

Osman Baydemir, HDP TBMM Grup toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.

Kadınların ve cezaevinde bulunan HDP'nin kadın milletvekilleri ile belediye başkanlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlayan Baydemir, birçok ilde kadınların 8 Mart etkinliklerini gerçekleştiremediğini savundu.

Hukuk, adalet ve özgürlüğün herkese lazım olacağını belirten Baydemir, şöyle devam etti:

"4 Kasım darbesinden sonra Anayasa Mahkemesi, kendi kararına sahip çıkmıyor. Balbay ve Haberal kararına sahip çıkmıyor. Anayasa Mahkemesinin Balbay ve Haberal kararında imzacısı olan hakimlerin kimileri halen heyet içerisinde bulunuyor. Hiç şüpheniz olmazın, hukuk ve adalet bir gün onlara da lazım olacak. Bizler onlar gibi adaletsiz olmayacağız."

Almanya'ya faşizm eleştirisi yapıldığına işaret eden Baydemir, "Eğer bu ülkede adaletsizlikler, yasaklar, yasaklanan etkinlikler, hukuksuzluklar listelense bütün kabinenin bakanlarını üst üste koysanız hepsinin boyunu aşar." diye konuştu.

AK Parti'nin 15 yıldır iktidarda olduğunu, ancak her defasında mağdur olduğuna değinen Baydemir, "Kusura bakmayın bu edebiyat bu yüz artık paspas olmuş. Bütün dünya bu yüzü tanıyor ve bu paspasın şu anda üzerindedir." ifadesini kullandı.

"ŞİMDİ BERABER GİDİYORSUNUZ"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Türk bakanların toplantılarına izin vermeyen Almanya'ya tepki gösteren Erdoğan'a destek vererek "beraber gidelim" dediğini aktaran Baydemir, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Zaten berabersiniz. Sayın Demirtaş, 'mutlaka başkan olmak istiyorsan Devlet Bahçeli'ye başkan ol' önermesinde bulunmuştu. Şimdi beraber gidiyorsunuz. Hangi yollarda biliyor musunuz? O yağmur yağan yollarda değil, kan döktüğünüz yollarda beraber gidiyorsunuz ve beraber ıslandınız. Yağmurda değil ama dökmüş olduğunuz kanda ıslandınız.

Hiç şüpheniz olmazsın, bu paket özü itibariyle cumhurbaşkanı tarafından abidik, gubidiklerle doldurulacak bir hükümet oluşturma paketidir. Abidik, gubidiklerin oluşturacağı bir sisteme buradan bir kez daha hep beraber 'hayır' diyoruz."

Referandumda bir risk olduğunu ve bunun da "hırsızlık riski" olduğunu öne süren Baydemir, "Haziran seçimlerinde trafolara giren iki ayaklı kedilere bakın. İki ayaklı kedilere önlem almak hepimizin boynunun borcudur. İki ayaklı kedilerden sandıkları korumak için sahip çıkmanız çağrısında bulunuyorum. Gelin hep birlikte milletin iradesini koruma altına alalım." diye konuştu.

"İKİSİNE DE 'HAYIR' DİYORUZ"

Baydemir, referandumda "hayır" kampanyası güçlü yürütülmesin diye HDP Eş Genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın cezaevinde tutulmaya devam edildiğini iddia etti.

Anayasa değişikliği paketi ile 12 Eylül Anayasası arasında hiçbir fark olmadığını savunan Baydemir, şunları kaydetti:

"Al birini vur ötekine. İkisine de 'hayır' diyoruz. Anayasalar bir toplumsal uzlaşma metnidir, dermandır. Oysa bu pakete baktığımızda bu anayasa derman değildir. Ötekilere adeta fermandır. Biz bu dayatmayı bir kez daha yüksek sesle reddediyoruz, 'hayır' diyoruz."

HDP'DEN REFERANDUM BROŞÜRÜ

HDP Genel Merkezi, referanduma ilişkin "Hayır Hepimiz Kazanalım" ve "Hayır Geleceğimizi Kazanalım" başlıklarıyla broşür ile parti teşkilatlarının çalışmalarda yararlanması için "Özgürlük ve demokrasi için halklar 'tek adam rejimine' hayır diyor" başlıklı kitapçık bastırdı.

İlk etapta 4 milyon baskısı gerçekleştirilen ve bütün illere dağıtımına başlanan "Hayır Hepimiz Kazanalım" ve "Hayır Geleceğimizi Kazanalım" başlıklı broşürlerde anayasa değişikliğine ilişkin bilgilere yer verildi. Broşürde, "Tek kişilik devlet mi olur? Bağımlı mahkeme mi olur? Ülke fermanlarla mı yönetilir? Güdümlü Meclis mi olur? Hesap vermeyen yönetici mi olur? Bu şekilde anayasa mı hazırlanır? Ülkenin tapusu tek kişiye mi verilir? Bütün toplumu bir parti başkanı mı temsil eder?" soruları yönetilerek bu sorulara yanıt veriliyor.

Broşürlerde ayrıca, "Hepimizin anayasası nasıl olmalı?" başlığı altında HDP'nin anayasa konusunda beklentileri sıralanıyor.

Öte yandan HDP, il ve ilçe başkanlarının referandum çalışmaları sırasında yararlanması amacıyla "Özgürlük ve demokrasi için halklar 'tek adam rejimine' hayır diyor" başlıklı 16 sayfadan oluşan bir kitapçık basarak parti teşkilatına gönderdi.