Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem İstanbul Hafriyat kamyonu terörü devam ediyor

        Hafriyat kamyonları yollarda terör estirmeye devam ediyor. Öyle ki kazaya karışmadıkları gün geçmiyor. Yasak saatte yollarda boy göstermeleri, aşırı yük taşımaları, sol şeridi kimseye bırakmamaları ve aşırı hız yapmaları nedeniyle can yakmayı sürdürüyorlar. Hal böyle olunca hafriyat kamyonu ve beton mikserlerinin kaza bilançosu da çok ağır oluyor.

        Gazete Habertürk'ten Can Mete'nin haberine göre, 2017 Ocak’tan bu yana yaşanan 45 kazada 15 kişi yaşamını yitirirken 67 kişi de yaralandı. Son olarak pazar günü Etiler’de, önceki gün de Kadıköy’de karşıdan karşıya geçmeye çalışan iki kadın kamyon terörüne kurban gitti. İBB, GPS sistemine sahip kamyon sayısını artırma kararı aldı fakat geçen yılın ortasından itibaren gündemde olan sistemin trafikteki 13 bin kamyona nasıl etki edeceği merak ediliyor. Biz de kazaları ve alınması gereken önlemleri uzmanlara sorduk...

        ‘SEFER BAŞINA PARA ALIP YARIŞ EDİYORLAR’

        Karayolu Trafik ve Yol Güvenliği Derneği İstanbul İl Temsilcisi Selçuk Dedeoğlu, psikoteknik eğitimin önemini vurguluyor: “Şoförler sefer başına para alıyor, dolayısıyla iş tamamen yarışa dönüyor. Bir an önce işi teslim edip, yeni bir iş alma peşindeler. Yine aynı sebepten ötürü tonajlara da dikkat etmiyorlar. Ne kadar taşırsam kârdır mantığı var. Aşırı yükleme asfalta da zarar veriyor. Her ne kadar istatistiklere yansımasa da tekerlerinden dökülen çamurlar yolu kayganlaştırdığı için birçok kaza yaşanıyor. Tüm bunların önüne geçmek için belirli noktalarda çevirmeler ve belge kontrolü yapılıyor fakat bu uygulamalar kazaların önüne geçmek için yeterli değil. Öncelikle sürücülerin psikoteknik eğitimleri tamamlaması gerekiyor. Ben çoğunun ruh sağlığının yerinde olduğuna inanmıyorum. Trafik kurallarını yok saymaları, aşırı sürat yapmaları, diğer sürücü ve yayalara saygısız davranmaları bunun en net göstergesi. Trafik Daire Başkanlığı gerekli eğitimler için sorumluluk almalı. Ancak bu noktadan sonra GPS sistemi gibi teknik detaylar fayda sağlar.”

        Trafik Mağdurları Derneği Başkanı Yeşim Ayöz, kaza denince akla sadece denetimin gelmemesi gerektiğini söylüyor: “Gündüz vakti Bağdat Caddesi’nin üstünde peşi sıra 3-4 kamyon ve mikser gidip gelebiliyorsa, hız limitine dair en ufak bir kaygı taşımıyorlarsa ve tüm bunlar olurken etrafta bir tane bile trafik polisi yoksa ‘denetim şart’ demekten başka bir çaremiz kalmıyor.”

        ‘TEK SORUMLU ŞOFÖR DEĞİL’

        Ayöz, GPS’in çözüm olmadığı görüşünde: “Uygulanması gereken bir trafiğe çıkış saati var mesela, uygulandığına hiç şahit olmadım. Özel izinle çalışmaları bir şeyi değiştirmiyor, çocukların okul çıkışından vızır vızır geçiyorlar. Ayrıca trafikte cüsselerine güvenerek hoyratça hareket ediyorlar. GPS sistemiyle takip etmek çözüm değil. Madem bu araçlar mutlaka şehir içine girecek, saatlerin buna göre düzenlenmesi lazım. Yerel yönetimler yetkilendirilip denetim mekanizmasına dahil edilmeli. Her davada araçlardaki kör nokta bahane edilip bir şekilde işin içinden çıkılıyor. Cezai müeyyidelerin dev boyutlarda olması lazım. Tek sorumlu şoför değil. Sürücü hatalarından şirketlerin de canının yanması lazım. Sistem böyle kurulursa araçlara eğitimi ve bilinci tam sürücüler işe alınır ve birçok sorun başlamadan çözülür.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ