Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Medya İnternet medyası Twitter'ın gündemini onlar belirliyor

        Sosyal medyada özellikle kendi mesajını, sorununu veya isteklerini kamuoyuna rahatça duyurmak isteyen gruplar için TT listesine (Twitter üzerinde en çok bahsedilenler) girebilmek büyük fırsat halini aldı. Atılan iletilerin başına "#" imgesi konularak oluşturulan etiketler, insanlara hem gündeme yönelik bazı ipuçları verirken hem de seslerini kamuoyuna duyurmak isteyen kullanıcıların bir araya gelmesini sağlıyor. Sosyal medya uzmanları da Twitter'da çok kolay bir şekilde takip edilen grupların sayısının özellikle Mısır ve Suriye halkına yönelik katliamlardan sonra bir hayli artış gösterdiğini ifade ediyor.

        Twitter'da faaliyet gösteren gruplardan biri olan Sosyal Akıncılar'ın kurucularından Emrullah Öztürk, grubunu, "toplumsal olaylara karşı duyarlı kişilerin bir araya geldiği sosyal medya hareketi" olarak nitelendirdi.

        "Mısır ve Suriye'de kamuoyunu bilgilendirme görevini üstlendik"

        Öztürk, çeşitli meslek örgütlerinden kişilerin öncülüğünde kısa sürede tanındıklarını ifade ederek, "Sosyal Akıncılar fikrinin ortaya çıkmasında Türkiye ve dünyada yaşanan olayların etkisi büyüktür. Özellikle Gezi Parkı olaylarında toplumun nasıl yanlış bilgilerle tahrik edildiğini açıkça görmüştük. Biz de bazı arkadaşlarımızla bu bilgi kirliliğine karşı mücadele ediyoruz" ifadelerini kullandı.

        Mısır ve Suriye'de binlerce insanın vefat ettiği olaylarda da baskıcı rejimlerin izin vermediği görüntüleri ve fotoğrafları sosyal medya üzerinden paylaşarak, kamuoyunu bilgilendirme görevlerini yerine getirdiklerine dikkati çeken Öztürk, yakında grubun internet sitesini hayata geçireceklerini belirtti.

        "Hedefimiz 'sessiz yığınların sesi' olmak"

        Twitter'daki "Birlik" grubunun kurucu Mehmet Fatih Çetin, kurdukları oluşumu bir aile olarak gördüğünü söyledi.

        Çetin, amaçlarının "Mısır, Suriye, Arakan, Gazze ve dünya coğrafyalarında insani değerlere yapılan zulme ve dini değerlere yapılan hakaretlere karşı durarak, insanların içindeki kardeşliği pekiştirmek" olduğunu dile getirdi.

        Toplumu ayrıştırmadan, birlik ve beraberlik duygusunun yüreklerde yeniden tomurcuk açmasını sağlamak istediklerinin altını çizen Çetin, "Grubumuz, sanal alemdeki sivil toplum örgütleri gibi insanların sesini duyurmak için çalışıyor. Sayımız her geçen gün artarken aynı zamanda sanal alem denilen bu mecrada gönül bağımız gittikçe genişliyor" değerlendirmesinde bulundu.

        "İslamafobi" kavramının dünyada giderek yaygınlaşmasıyla Müslümanların yaşadığı ülkelerde zulmün yaygınlaştığına dikkati çeken Çetin, "sessiz yığınların sesi" olmayı hedeflediklerine işaret etti.

        Çetin, şöyle devam etti:

        "Sosyal medyayı kullanırken gençlerin gereksiz konularla hemhal olması, ülke ve dünya meselelerinden tamamen uzak yaşaması dikkatimi çekti. Daha sonra bu grubu kurmaya karar verdik. Zaten grubumuza da Twitter kullanıcısı olan herkes katılabiliyor. Bunun için Twitter profiline grubumuzun ismini # işaretiyle yazmak yeterlidir. Tek şartımız var; o da duyarlı olmaktır. Bireysel menfaatten uzak durmak ve ortak bir ses olabilmek de bizim için çok önemli."

        "TT Aksiyon" grubunun kurucusu Ahmet Melik Koç, 14 Ekim'de kurulan oluşumlarını milli ve manevi duygularına bağlı, ahlak ve maneviyatı benimsemiş kişilerin tercih ettiğine dikkati çekti.

        Koç, hassasiyetlerine ilişkin de "Grup olarak Twitter'dan duyuru yaparak, mazlumların sesi olmak adına mitinglere ya da çeşitli ülkelerin konsoloslukları önündeki eylemlere de katılıyoruz. Sadece Türkiye'de değil dünyadaki olaylara da tepkimizi ortaya koymaya çalışıyoruz. Gündemde olan konuların dışında hassasiyet gösterdiğimiz konularda kendi gündemimizi de oluşturmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

        MY grubunun kurucusu Fahri Bozgeyik de Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüyle ilgili dava dosyasının sürekli gündemde kalması için biraraya geldiklerini belirtti.

        "Muhsin Yazıcıoğlu'nu örnek alıyoruz"

        Bozgeyik, kamuoyunu ilgilendiren bazı olaylara da tepkilerini sosyal medyada göstermeye karar verdiklerini kaydederek, şu bilgileri verdi:

        "Yazıcıoğlu, hayattayken dik duran, düz yürüyen ve doğru konuşan bir insandı. Biz de MY grubu olarak onu kendimize örnek alıyoruz. TT'ye girmesini istediğimiz tabelamızı, ona yakışacak bir üslupla yazıp, takipçilerden destek istiyoruz ve binlerce kişi tabelamıza destek veriyor.

        Mısır'ın Adevviye Meydanı'ndaki haksızlığa uğrayan mazlumların yanında olduğumuz kadar, Doğu Türkistan'da Çin zulmü altında inleyen kardeşlerimizin de yanındayız. Yazıcıoğlu ile beraberindeki beş kişinin vefat ettiği suikastin faili meçhul kalmaması noktasında bir irade görmek istiyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da inandığımız değerler doğrultusunda sosyal medyada mazlumların hakkını savunmaya ve onların sesi olmaya devam edeceğiz"

        TT olmak için neler yapılmalı?

        Sosyal medyadaki bir etiket, kullanıcılar tarafından ne kadar çok paylaşılırsa, TT listesinde bulunma oranı o derece artıyor. İletilerin belirli bir paylaşım hızını da aşması gerekiyor. TT listesinde var olabilmek için fazla tweet atmaktan ziyade birçok kişinin bu konu hakkında ileti yazması şart. Bilinenin aksine önceden TT listesinde bulunmuş etiketin sürekli paylaşılmasının listeye girilmesine bir yararı bulunmuyor. Çoğunlukla Twitter'da takipçisi az olan yeni hesapların paylaştığı etiketlerin listeye girme oranı azalıyor. Twitter'da o konuyla ilgili retweetlere cevap verilmesi, konuyla ilgili etiketle konuşma gerçekleştirmek için ileti yazmak, listeye girmek için önem taşıyor. TT listesine girmek için çabalayan grup üyelerinin, sadece bir konu hakkında çalışması gerekiyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ